16. Bölüm

12.1K 673 121
                                    

Hoş geldiniz kuzular,

Bir projemi bitirdiğim an buradayım görüyorsunuz. Ha gayret kavuşmamıza altı gün kaldı altı gün sonra kitaplara sırayla bölüm yazacağım Rastgele hariç o zor.

Bebeklerim sizden bir şey isteyeceğim bu bölüm. Yorumlarınıza biraz olsun dikkat ederseniz sevinirim. Öncelikle canım arkadaşlarım sırf çok yorum olsun diye emoji bol bol emoji atan noktalarla dolduran ya da hayatını anlatan arkadaşlarım biliyorum iyi niyetle yapıyorsunuz ama siz böyle yaptıkça benim yazma hevesim kaçıyor. Çok yorum yapmak istiyorsanız kitap ile ilgili ya da konuyla ilgili yorum yapın ki gerekirse sizinle bu konuda muhabbet edelim. Diğer türlü bana ayıp oluyor farkında mısınız bilmiyorum. Lütfen bunu şımarıklık olarak yorumlamayın. Ben hakkım olanı istiyorum. Tekrar ediyorum, LÜTFEN YORUMLARI EMOJİ, NOKTA VE KENDİ HAYATINIZLA DOLDURMAYIN LÜTFEN.

İkinci konu hikayeyi sevmeyebilirsiniz arkadaşlar sıkıntı yok zaten hikayenin değiştiğini gösteren sembol var sevmediğiniz yeri geçin gitsin canlarım. Unutmayın sizin sevmediğiniz hikayeyi seven okurlarda var. Sürekli bitirmem için baskı yapmayın rica ediyorum.

Oy sınırı 380

Keyifli okumalar dilerim. 🌸

■■■
Sessizce önündeki yemeğini yiyen kızın içinde adeta fırtına kopuyordu. Neler yaşamışlardı öyle, neler yapmıştı. Yaptıklarından pişman değildi yaşadıklarından da ama çok utanıyordu. Yanındaki adamın yüzüne bakamıyordu bile.

Yataktan çıktıktan sonra banyoya ilk Asya girmiş kendini temizlemişti. Sonrada Cemal girmişti. Cemal banyodaken yemeği koyan Asya Cemal gelince onunla birlikte sessizce yemek yemeye başlamıştı.

Sessiz giden yemekte gözlerini kaldırıp karşısındakine bakan kişi ilk Asya olmuştu. Esmerdi Cemal öyle koyu esmer değil güneşin yaktığı esmerlerdendi. Hafif kemerli burnu daha önceleri gözüne batardı, içten içe, ne çirkin burnu var, derdi. Şimdi ise utanıyordu o dediğine. Burnu Cemal'e yakıştırıyor onun erkeksiliğini ortaya çıkardığını düşünüyordu. Ne çok yanlış düşünmüştü onun hakkında. Başta babasıyla anlaşma yaptığı için kızmıştı ama şimdi babasının elinden kurtardığını düşünür olmuştu. Şu kısacık zamanda babasının bir Cemal olmadığını görmüştü. Şimdi yapması gereken kocasına sahip çıkmaktı. Kocasını mutlu etmeliydi.

Kafasındaki düşünceler Cemal'in kaşığı tutan ellerinin görüş açısına girmesiyle değişti. Büyük elleriyle yavaşça kaşığı çorbaya daldırıp ağzına atışını ve yutkunurken adem elmasının hareketli gören kız hayranlıkla izlemişti o anı. Çok geçmeden karısının bakışlarına dayanamayan adam gözlerini karısının gözleriyle buluşturmuştu. Kendisine hayranlıkla bakan yeşil gözlere karşı gülümseyince karısı utançtan gözmerini çekti. Kendiside çok fazla tutamamıştı gözlerini Asya'nın üzerinde, o da utanıyordu. Mahrem anlarını yaşamıştı az önce onunla. Heyecanlı bir mutlulukla beraber bu anları yaşamış olmanın verdiği toyluğun utancı vardı içinde. Mutluydu bunu Asya ile yaşadığı için ama yine eksikti sanki o an. Elindeki kaşığı yarısı çorbayla dolu olan kaseye bırakıp geriye yaslandı.

Karısının beyaz tenini süslemiş kızarık yanaklarına bakarken çatılı olan kaşları biraz düzelmeye yaklaşsa da kendini hemen toparladı. "Asya," dedi sakince ona bakan yeşil gözlere bakıp diyeceklerini söylerken gözlerini kapatmamak için kendini kasmıştı. "Cengiz ağabeyimi," dedi yutkunarak. "Ne zaman sevmeye başladın?"

Kocası konuştukça utanç duygusu bu sefer yaptıkları için doğmuştu. Onunla nişanlıyken evlenen Cengiz'e içli içli bakması gelmişti gözünün önüne. Hata etmişti hem de büyük bir hata etmişti. Sonra korku çöreklendi içine. Yine mi eskisi gibi olacaktı Cemal'le?

Gönül YangınıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin