7. Bölüm

12.8K 728 84
                                    

Merhaba canlarım,
Çok çok özür dilerim kuzularım bir haftadır yazmak için kol sıvıyorum ama hep bir iş çıkıyor bu yüzden yarım kalıp durdu. Anlayışınız için de çok teşekkür ederim bu arada.

Bu bölüm 160 oy olsun canlarım satır arası yorumlarınız ve düşünceleriniz beni mutlu eder ve yazma zamanımı hızlandırır.

Keyifli okumalar canlarım 🌸

●●●
Sakin ve sessizdi ortam. Tek olduğu için değil tam tersine yalnız olmadığı için. Gerginliğin verdiği yoğunluğu artık hisseder olmuştu. Nedeni ise bildikleriydi. Bilseydi o sözleri duyacağını gider miydi Asya'nın peşinden mutfağa ya da bilseydi gözüne kestirdiği yıllardır göz hapsinde tuttuğu sonrasında kaş çatışıyla bile yüreğini sıkıştıran bu kız ağabeyini seviyor babasına Asya'yı istediğini söyler miydi? Pişmanlıktı onun için aldığı kararlar geç kalınmış bir pişmanlıktı.

Düğünlerine üç hafta kalmıştı. Geçen her günde yüreği sıkışan Cemal bu işi bozmanın yolunu bulamayınca mecbur uyumlu davranıyordu da gönlü bir türlü gerçekleri kabullenip bir şey yokmuş gibi davranamıyordu.

Bir yanında sabah düğün için çarşıya çıktığı Asya diğer yanında çarşıdan döndüğünde onu görüp yemeğe çağıran kaynatası karşısında ise Asya'nın alti yaşındaki kardeşi Kerem vardı. Küçük yer sofrasında oturmuş bir yandan aceleyle yapılmış çorbayı zorlukla içerken diğer yandan kendisine gözlerini dikmiş kaynatasının bakışlarına takılmamaya çalışıyordu.

"Eeee Cemal oğlum düğün hazırlıkları nasıl gidiyor?"

Kendine gülerek bakan adamı dibinde sırıtırken görünce şaşıran adam kendini geriye çekti hızla. "En iyisini yapmaya uğraşıyoruz Emin amca."

Dişlerini göstererek güldü Emin Ağa. "Ey ey! Uğraşın." Bir süre sessiz kalıp karşısında kendine tedirgince bakan adamı inceledi sonra açtı dert ettiğini. "Cemal sen süt parasını verdin de yüz görümü vermedin bu kıza." Karşısındaki kızı kaşlarıyla gösterince gözleri istemsizce Asya'ya değdi Cemal'in.

Başını önüne eğen Asya'nın kızarmış bir vaziyette görünce içinden bir parçası koptu adamın. Babasının sözleri babasından çok Asya'yı utandırıyordu belli ki. Derin nefes aldı normalde adamın sözlerine sinirlenir Asya'yı elinden tutar götürürdü ama onu tutan çok etken vardı. En büyüğü ise köyde Asya'nın adının çıkması gerçeğiydi.

Asya'dan gözlerini çeken adam karşısında sırıtan Emin Ağaya baktı. "Asya için dünyaları bile veririm Emin amca. Sen merak etme düğünde Asya'ya değil sana takarım yüz görümünü."

Yüzü bozulan adam ne diyeceğini şaşırmış bir şekilde bir iki kere kekeledi. Sonrasında kaşlarını çattı. "Babasıyım bu kadar baktım büyüttüm tabii ben alacağım takıları."

Şimdi diyeceğini derdi de dua etsin büyüktü kaynatası olacaksa herif. "Hele sen bir sırada dur Emin amca, bakalım sana düşecek mi o altınlar?"

"Nasıl düşecek mi? Alırım vallahi kızı elinden görürsün ne düşer ne düşmez?"

"Eeee? Ne olacak sonra?" Diyen Cemal alaycıl bir şekilde adamın yüzünü inceledi. "Senin adın çıkacak Asya'nın adı çıkacak. Cemal iyi çocuktu. Kızda bir şey olmazsa oğlan şimdiye evlenirdi, diyecekler. Sen kendine etmiş olacaksın."

O an Emin'in gözden kaçırdığı detay aklına geldi. İyi tehdit ediyordu da bu adam kızdan vazgeçerse kızına bir daha görücü gelmezdi gelse de süt parası vermezdi. Eğer vermezse üç yıl önce kocasını kaybeden Kısmet Hanım'ı kendine kadın olarak getiremezdi bu eve. Daha önce kimseye pabuç bırakmayan Emin sustu o an korkusundan.

Gönül YangınıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin