*yazarın anlatımıyla*
Jungkook neredeyse 3 gündür buradaydı. Burada olmak değişik hissettirsede kendini korunmuş hissediyordu. Ah tabi Chae her zaman, sanki kötü birisiymiş gibi davranıyordu. O ayrı. Bazen Bay Kim ona bakmaya geliyordu. Yani o bazen olduğunu sanıyordu. Oysa ki Bay Kim onu her dakika izliyor ve kontrol ediyordu.
Bu 3 gün içerisinde sürekli oturmuş, uzanmış ve öylece durmuştu Jungkook. Oflamış, poflamış zamanın geçmesini beklemişti. Çünkü ne onunla konuşan, sohbet eden nede oyalanabileceği her hangi bir şey yoktu. Sıkılmıştı bu yüzden.
Yine odada otururken içeri Bay Kim ve adamları girdi. Önce korkmuştu. Adamaları en az onun kadar iri yarıydı. Bay Kim kenarda ki koltuğa oturmuştu. Adamları ise ayaktaydı. Adamları dediğime bakmayın 3 taneyedi. "O pisliği bulduk. Getirin" dediği an adamlarından biri kapıyı açmış ve dıarı çıkıp diğerlerine seslenmişti. İçeri birkaç adam girmişti. Babası olacak adi pislik ise iki adamın kolunda idi. Elleri ise kelepçeliydi.
Minik beden babasını görünce korkmuş ve mırıltılar çıkarmıştı. Gözleri anında Bay Kim'i bulmuş ve umutsuz, korkak, yardım istercesine olan baışlarını yollamıştı. Tabi Bay Kim anında anlamış ve "Korkma. Bu halde siksen bi şey yapamaz. Şimdi özür dile seni pislik. " demişti konuşurken ayağa kalkıp, iki koca beden arasında duran suçlu ve iğrenç varlığa yaklaşmıştı. Konuşmasının sonunda ise ayak ucuyla yavaşça ayağına vurmuştu. "Ö-özür dilerim Jungkook. Gerçekten çok özür dilerim. Affet beni. Cidden çok pişmanım "
Minik beden cevap verememiş yine sadece Bay Kim'e bakmıştı. Çaresizdi bu sefer. Ne yapacağını bilmiyordu. Anlamış gibi tekrar
konuştu Bay Kim. "Ben olsam asla affetmezdim. 'Ölsün gitsin, bir kere bile olsa neler hissettiğimi anlasın piç 'derdim. Gerçi affetsende bir şey değişmez artık. Her şekilde ölecek. Ama belki affettiğinde direkt öldürürüm. Ha? "Minik bedenin aklına doluşan sorular ise şunlardı o an;'direkt öldürmezse ne yapacak ki? Bana yaptıklarını asla hissedemez ama? Ne yapacak acaba?'Minik beden, karşısında ki pisliğin nasıl öldürüleceğini merak ediyordu. Ama öğrenmek de istemiyordu. Çünkü öğrense o sahneleri gözü önüne getirip kendi kendini korkutacaktı. O yüzden sorukarını sormuyordu. "Ee affedecekmisin? " Bay Kim cevap beklercesine sormuştu. Minik beden ise çekingen bakışlar ile bakmıştı bu sefer. Yavaşça belli dahi olmayan şekilde kafasını aşşağı yukarı sallamıştı. "Ne!? Hayır!? " diyerek aniden minik bedene saldırmaya çalışmıştı. Kalan son dakikalarını da bunu için harcaması saçmaydı.
"Götürün şu oruspu çocuğunu. Depoda güzelce bağlayın. Az zamanı kaldı. " demesiyle pislik varlığı tutan adamlar, sertçe insan dahi olamayacak adiyi odadan çıkarmışlardı. Minik beden kapı kapanana kadar kafasını kaldıramamıştı. Sanki kaldırıp o pisliğin yüzüne baksa zarar görecekmiş gibi hissediyordu. Korkudan tir tir titremişti. O pislik odadan çıkınca ise korkusu azalmıştı. "Gitti. Korkma artık. Bi daha kimse sana elini dahi kaldıramaz. Ben olduğum sürece kimse sana elini dahi süremez. Ben seni her daim koruyacağım. "
"Ama... Siz bana neden bu iyiliği yapıyorsunuz ki? Beni tanımıyorsunuz. Sizi tanımıyorum. Bana bu iyiliği yapmak zorunda değilsiniz. Zaten beni ormanda kurtararak bana çok büyük bir iyilik yaptınız efendim. Neden? "
"Çünkü seni orda gördüm ve yardıma ihtiyacım vardı. Bende yardım ettim. Asıl nedeni bu. Ayrıca sen... " demiş ve minik bedene yaklaşmış. Elleriyle yaklaş işareti yaptıktan sonra kısık bir ses tonuyla;"Sen bu dünyada ki herkesten daha değerlisin. Bunun nedenini biliyor olman lazım dı. Baban hiç söylemedi mi? "
Minik beden kafasını hayır anlamında sallamıştı. Merak etmişti ne olduğunu. "Nedeni ne ki? " demişti. Merakla bakıyordu Bay Kim'e. "Yakında öğrenirsin o halde. Şimdi değil ama. Biraz merak et " demiş ve kırkırdamıştı Bay Kim. Minik beden merak etsede sesini çıkarmamıştı. Çünkü ona bu şekilde öğretilmişti. O'nca artık sadece beklemek ve Bay Kim'in söylemesinir dilemekti.
Derince nefes alıp Bay Kim'in gözlerine bakmıştı. Fakat bu bir hataydı. Çünkü; yanakları yanmaya başlamış, hayatında hiç olmadığı kadar utanmıştı. Tüm yüzü kıpkırmızı kesilince bakışlarını indirmiş ve üzerine örtülen battaniyeye dikmişti. Bay Kim belli etmeden sırıtmış ardından ise ayağa kalkmıştı. "Çok merak ettiysen söyleyebilirim. " demiş ve kapıya doğru yürümüştü. Elini kapının kulpuna atmış ve arkasına bi bakış atıp kıkırdamıştı. "Şaka yapıyorum. Yakında anlarsın. " diyivermişti. Ardından odadan çıkmıştı.
Minik beden odada tek başına kalmıştı. Bolca zamanı vardı artıkneden bu kadar önemliydi? Kimdi annesi babası? Neden o , kendisine bu kadar zarar vermişti? Ve dahası doluydu aklında. Gözleri dolarken o pisliğin yaptığı şeyler aklına ve gözlerinin önüne geliyordu. Göğüsündeb bir hıçkırık kaçmıştı. Ardından kendini tutamayıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştı. Sağlam kolunu kaldırıp yüzünü saklamaya çalışmıştı minik beden .
*1ay sonra *
Buraya geleli 1 ay olmuştu. Bay Kim ona çok iyi davranmıştı bu sire zarfı içerisinde. Korumalar her ne kadar minik bedenden nefret etsede iyi davranmak zorunda kalmışlardı. Bu yüzden minnettardı Bay Kim'e.Yine duygusallaşıp ağlamıştı. Öylece biraz ağladıktan sonra sakınmışmış , hıçkırıkları iç çekişlere dönmüştü. Tamamen sakinleştikten sonra, yatağın yanında ki kimisinin üzerinden , şu almıştı. Titreyen elleri ile suyu ,sakin olmaya çalışarak, içti. Odanın kapısı önce tıklatılıp ardından açılınca merakla kapıya baktı. İçeriye Bay Kim ve Chae girmişti . "Jeon . Gerçek baban burada . Seni görmek istiyor . Eğer sende istersen aşağıya inelim ." demişti . Minik beden şokla gözlerini ve azını aralamıştı." Nasıl?" Aniden "Buraya mı geldi?" Dedi .
"Evet,burada. Olanlardan bahsedince seni görmek istedi ve geldi. Seni görmek istedi. Eğer istersen görüşmeye bilirsin . Sen ne istersen onu yapacağız. " Minik beden şaşırarak kabil etmişti bu teklifi. Bay Kim , Chae ile beraber ,dikkatlice yataktan alıp sandalyeye oturtmuşlardı , minik bedeni . Chae tekerlekli sandalyeyi sürmeye başlamış ve odadan çıkmışlardı. Beraber dikkatlice aşağıya inmişlerdi.
Koltukta oturan kişi tanıdıktı. Hem de çok tanıdıktı. Biraz daha dikkatlice bakınca fark etmişti ki bu adam sürekli evlerine geliyor, onları ziyaret ediyordu. Burada oturan kişi o pisliğin ortağıydı. Şirket ortağıydı. Tanıdığı gibi kafasını kaldırıp şokla Bay Kime bakmıştı minik beden . Burada olduğu şokunun üzerine birde bu eklenmişti . Gözleri hala Bay Kim'de iken göz göze gelmişlerdi. Bay Kim, Chae' ye doğru elini kaldırmış ve onu durdurmuştu. "Bir sorun mu var Jeon. İstersen odana veri geri dönelim. " demiş ve eğilmişti. Yüzleri yakınlaşırken minik beden ;" Hayır... Sadece.Ben bu adamı tanıyorum " dileyebilmişti, kekeleyerek .
"Tanıyormusun? Nereden tanıyorsun ki ?" Demişti. "B.babamın ortağıydı. Yanı şirketten, ortaklardı. Beraber iş yapıyorlardı. He.hep bize gelirdi ." Diye cevap vermişti Bay Kim'e . "Anladım . Gidelim mi ,odana mı dönelim? Bak istediğin zaman odana geri dönebiliriz. Sadece söyle tamammı?"
"Olur . Söylerim . "
____________
Geri geldiiiimmm
Nasıldı bölüm?
Hadi buraya düşünceleriniz ve tahminlerinizi yaziiinn..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Missing Child \taekook ||DÜZENLİYOR
Fanfictionormanda ağaca bağlı olarak bulduğu çocuğa yardım eden Kim Taehyung , o çocuğun geleceği olacağını bilmiyordu.