HAPSOLDUM SANA

Benden Uzak Dur!!

"Ateş giderken" Efsun 'a  ..."burdan dışarı çıkma!kimse gelmez benden başka." Sakın  saçma şeyler yapma!" demişti. 

Efsunsa hala kendini sorguluyordu, kafasını sallamakla yetinmişti sadece.  
Neden onu öpmüştü ki ? .Neden böyle bir şeye izin vermişti ki .  Peki neden hormonları  bu tepkiyi veriyordu. Ondan nefret ettiği halde "Neden neden ...  " sorgulayıp durdu .

O kadar sorguladı ki başına şiddetli bir ağrı girdi. Odayı aradı ,ama hiç bir şey bulamadı. Bir yudum su bile yoktu   .
Çeşit çeşit şişelerde içki vardı.  Hiç birinin adını bilmiyordu . Daha önce hiç  birini görmemiş ,hatta nefret ederdi o .

Odaya kimsede gelmez .Peki ben ne yapıcam şimdi bu baş ağrısıyla diyip ,kapıya doğru yöneldi. "Ateş çıkma!" demişti ama  bu Efsundu dinlemezdi ki .Hem şuan başı çok ağrıyordu . İlerledi ilerledi  ...

"Ahhh Ahhh !! "  .. "yapma yapmaa...!!" nolursun yalvarırım,  Kulun köpeğin olayım ".
diye bir ses duydu  ne kadar da çaresizdi o kişi .
_
Bir an durdu bu Ya "Yasinse"!! dedi .
Hızlı adımlarla sesin geldiği yere doğru ilerledi. Daha önce bu koridordan geçmişti ama burayı hiç görmemişti.

3 basamak aşağı indi .  Sarı ısıklar bordo duvarlar gözüne çarptı.  Burnuna metalik kan kokusu dolmuştu.  Midesi bulanmaya başlamıştı  . Çok hassastı midesi ama bu koku daha çok  alt üst etmişti onu .

Kapıya yanaşıp ,açmak için yeltendi ama açamadı. Kesin içerideki
"Yasindi " diye düşündü.  Kapıya tekme vurup açmak istedi . Ama açılmadı.  O sırada içeriden gelen sesler kesilmişti. Kapıya tekrar vurup açılmayınca, birkez daha "BİLMİLLAH"
diyip  tekmeyi attı. 

Tekmeyi  atmasıyla kendini"
  uzun boylu, geniş omuzlu,  taş gibi ,çam ağacı kokulu bir adamın kollarında buldu. Tahmin ettiği kişiydi Kesin bu . "Ateşti"  ..

"Ne işin var  burda !.."dedi "Ateş ".
Hala efsun kollarındayken. 
Efsun Ateş'in kollarından kurtulup ,deli gibi gözleri Yasin'i arıyordu."  Nerdeydi Yasin "..."Yasinmiydi o sesin sahibi." 

"Sana diyorum !"  "Ne işin var burda!! "
diye kükredi "Ateş ".

Efsun yutkunup  "ba -başım ağrıyordu dışarı çıktım" diyip açıklama yapıyor, gözleri Yasin'i arıyordu. Gördüğü kişi Yasin değildi ,ama görüntü hiç hoş değildi. 

Göğsünde yanık izleri  "A ve V" harfleriyle yapılmış damgalar.  Heryeri adete testereyle kesilmiş gibi yaralar,dışarı çıkmış etler . Kesilmiş parmaklar, oluk oluk akan kanlar içinde   yerde yatan bir adam vardı .

Efsun daha fazla dayamamış, kendini Ateş'in kollarına teslim etmişti.  Ateş onu alıp yukarı odasına getirdi.

Adamlarına "orayı halledin "demişti.
Efsun sayıklıyor ,gözlerini Bir türlü açmıyor ,sürekli kusuyordu. Ateş daha fazla dayanamamış Efsun'u eve götürmüştü . Efsun ateşler içinde yanıyordu . Yolda giderken Salih 'i aramış ... hemen eve geçmesini Efsun 'un iyi olmadığını durumunu anlatmıştı.

Salih eve gelmiş Efsun 'a serum takip ateş düşürücü yapmıştı.
"Biraz dinlensin .Ne oldu bilmiyorum ama etkilenmiş dedi."   Uyandığında hafif şeyler yesin ,bol su içsin ve yazdığım ağrı kesiciyi içsin demişti. 

Ateş korkmuş bir halde Efsun 'a bakıyor  ,nasıl bu hale geldi hemen diye sorguluyordu . İçeri annesi Selma gelmiş. " Oğlum " gel biraz dinlensin çorba yaptım, ona Salih Oğlum söyledi  ,
İyi gelmedi demekki mekanın havası demişti.

Ateş "Sen in annem ben yanında kalacağım demişti " .  1 saat olmuş serum bitmiş, Efsun hala uyanmamıştı.
Ateş sürekli Efsun 'un alnına koyduğu bezi değiştiriyor ama Ateşi düşmüyordu.