𝙶𝚎𝚌̧𝚖𝚒𝚜̧ 𝚅𝚎 𝙶𝚎𝚕𝚎𝚌𝚎𝚔 (Eremin)

(19.dina reiss geri döndü)

Eren: söz mü?
Armin: s-söz...

Aradan 2 gün geçti. Eren ile arminin hastaneden çoktan çıkmışlardı birlikte üniversite sınavlarına hazırlanıyorlardı. Arminin dersleri hep iyiydi o yüzden kendini biraz daha derslere verince istediği mesleğe ulaşacaktı. Eren ise büyük çalışmalar veriyordu üniversite de spor bölümüne girebilmek için ikisininde 4 ayı kalmıştı. Bu 4 ayı çalışarak geçirmekten kastı erenin hala hisakiye haddini bildirmesi an meselesiydi. Bir an önce hisakeye yaptıklarının dersini vermesi gerekiyordu.
Arminle eren okul dönüşü eve gidiyorlardıki erenin telefonu çaldı. Arayan kişi erenin babası grisha yeager'dı. Eren ne olduğunu anlamadı çünkü erenin babası ereni hiç aramazdı, sormazdı. Eren daha fazla merakına yenik düşmeden telefonu açtı ve babasıyla konuşmaya başladı. Armin ise erenin ne konuştuğunu anlamaya çalışacak şekilde bekledi.

Eren: efendim baba
Grisha: ahh eren merhaba oğlum seni rahatsız ettiğim için özür dilerim.
Eren: önemli değil de bir sorunmu var?
Grisha: evet eren hemde büyük bir sorun var.
Eren: dinliyorum?
Grisha: eren...dina hapisten çıktı.
Eren: N-ne? Nasıl?
Grisha: biliyorum bunu demem ani oldu ama hemen buraya gelmen lazım ben şuan yan odadayım dina içerde seni bekliyor seni görmek istiyor.
Eren: kahretsin!
Grisha: eren lütfen gel seni bekliyorum.
Eren: pekala baba bide şey...
Grisha: evet?
Eren: sevgilimle gelsem sorun olurmu?
Grisha: olmaz sen yeterki gel neyse görüşürüz.
Eren: görüşürüz.

Eren telefonu kapattı Armin ise meraklı bir şekilde erene sordu.

Armin: eren birşeymi oldu?
Eren: evet babam bizi evine çağırıyor acil gitmemiz gerekiyor
Armin: peki.

İkisi hızlıca eve doğru ilerledi. Biraz yürüdükten sonra eren babasının evine gelmişti. Eren derin bir nefes verdi ve kapıyı çaldı. Açan kişi grishaydı. Grisha eren ile yanındaki sarışını karşıladı.

Grisha: hoşgeldiniz çocuklar buyurun geçin.
Eren: sağol baba

Eren salona doğru gitti. Salonda koltukta oturan dina reiss gördü. Erenin bir anda tepesi attı ve dinaya bağırmaya başladı.

Eren: gerçekten mi? Hapisten çıkar çıkmaz ailemizin huzurunu mu bozmaya geldin dina?
Dina: b-ben konuşmak için geldim.
Eren: ne konuşacaksın sen! Annemi nasıl öldürdüğünümü? Yoksa bilerekten öldürmediğinimi itiraf edeceksin?
Dina: b-ben buraya bir konu hakkında konuşmak için geldim eren!
Eren: onca yaptıklarından sonra fırsat bilip böyle yüzsüz bir şekilde benimle ne konuşmaya gelebilirsin!
Armin: e-eren karışmak gibi olmasa da en azından ne dediğini dinlemekte fayda var önemli birşey demek için gelmiş olabilir.
Dina: e-evet eren lütfen dinle beni önemli birşey konuşmak istiyorum seninle.
Eren: ne söyleyeceksen çabuk söyle senin gibi bir yüzsüzle burada daha fazla duramam.
Dina: anlayışın için teşekkür ederim ama önce koltuğa oturur musun sakince?
Eren: isteklerinde başladı demek ha?
Armin: eren lütfen gel oturalım dinleyelim daha fazla huzursuzluk olmasın
Eren: peki öyle olsun

Eren koltuğa sakince oturdu ve dinayı dinlemeye başladı.

Dina: eren buraya bilirsin ki annenin ölümü için geldim ve şuan dediklerime inanmayacak olabilirsin ama bunu öğrenmen gerekiyor.
Eren: neymiş o önemli şey!
Dina: anneni ben öldürmedim...

Eren bu duyduğu şeyden sonra ağlamaya ve dahada sinirlenmeye başladı ve ayağa kalkıp bağırmaya geçti.

Eren: SEN BU YÜZÜNLE HALA NASIL YALAN SÖYLEYEBİLİYORSUN!!
Dina: NE YALAN SÖYLEMESİ DOĞRUYU SÖYLÜYORUM!!
Eren: SUS ARTIK KADIN!! SENİN SESİNİ BİLE DUYMAK İSTEMİYORUM HALA YALAN SÖYLEMEYE NASIL CÜRET EDİYORSUN!!
Armin: e-eren.
Dina: tamam inanmayacağını biliyorum ama kimin öldürdüğünü biliyorum.
Eren: SÖYLE KİM ÖLDÜRDÜ MADEM BİLİYORSUN SÖYLE O ZAMAN!!
Dina: Mike luzz öldürdü.
Eren: o-oda kim?...