7. BÖLÜM: "Seni, sana rağmen seviyorum."

591 37 11
                                    

Selamss! Yeni bölüme geçmeden önce şunu söyleyeyim biliyorum bölümler biraz durağan ilerliyor ancak her şey sırayla ekşınlı bölümlerde yakındır.

Multi: Zeyd Ali Suvaroğlu

Evet her yerde bu adam var biliyorum ama yakışıklı napalım yani dğkxwğzlşw daha iyisini bulan yazsın

Oy ve yorum isteye isteye dilenci olduk iyice ama hâlâ tık yok sizde eşmdeşkdls neyso müessesemiz keyifli okumalar diler💗💕

Sürç-i lisan ettiysek affola.

Gözbebeklerini çevreleyen kahverengi çeper beni içine çekerken ne haldeydim, yüzüm nasıl bir ifade aldı bilmiyordum ama yüzü yavaş yavaş eski sakin halini aldı.

Sen sevmekten korkuyorsun, demişti bana.

Ne yazık ki doğruydu. Hayatıma birini alamayacak kadar korkuyordum aşktan, sevgiden. Bu yaşıma kadar köşe bucak kaçmıştım bana yabancı olan bu duygulardan. Korkuyordum, çünkü çocuklar babalarının kaderini yaşardı. Her zaman içimden bir ses aşksız kal, derdi. Aşksız kal ve sonun annen ve baban gibi olmasın. Kötü, acı ve viran bir son...

Aşktan, sevgiden köşe bucak kaçan ben, evlenmiş ve her hareketiyle bana değer verdiğini hissettiren bir adamla aynı odaya hapsolmuştum. Bazen öyle güzel öyle derin bakıyordu ki, kalbime bir şeyler oluyordu. Bu aralar kalbimi amansız sancılar ziyaret ediyordu ve bu benim hiç hoşuma gitmiyordu. Hissediyordum, günden güne güçten düştüğümü hissediyordum.

Ve biliyordum gün gelecek Zeyd Ali benim güçsüz tarafım, herkesten sakladığım yanım olacaktı.

"Korkuyorum..." dedi dudaklarım benden izinsiz, gözlerine bakmak belki de dilimin bağını çözüyordu, emin değildim. Kendimi toparlayıp yutkundum "...veya korkmuyorum ne fark eder? Söylesene bu neyi değiştirecek? Ben söyleyeyim hiçbir şeyi." Sakinliği kayboldu, çatık kaşları geri döndü.

Hiçbir şeyi değiştirmemeliydi çünkü unutmamıştım. Beni ve ailemi en aciz olduğumuz konudan yakalamış ve tehdit etmişti, zor kullanarak istediğini yaptırmıştı. Ailemin düştüğü çaresizliğe o sebep olmuşken bir anda nasıl her şeyi unutabilirdim.

Geniş göğsünde duran ellerimin altında deli gibi atan kalbi hissetmek dengemi bozuyordu. Avuç içlerimi göğsüne daha çok bastırıp birbirine yaslanan vücutlarımızı onu iterek ayırmaya çalıştım. Belimi tutan elleri tenime gömülmüş, ellerinin sıcaklığını elbisenin altından bile hissediyordum.

"Bırak şimdi," dedim gözlerimi kırpmadan gözlerine bakarken. Ne hissettiğini ne düşündüğünü yüzünden okuyamıyordum.

"Bırakmıyorum," dedi kadifemsi bir ses tonuyla beni kendine katarcasına bastırırken.

Etkilenmemeliydim, ses tonu beni sakinleştirmemeliydi. Evet vücutlarımız neredeyse iç içe geçecek yakınlıkta olabilirdi, evet bunu söylerken nefesi nefesim olmuş olabilirdi ama etkilenmemeliydim.

Yüzlerimiz arasında olan birkaç santime güvenmediğim için başımı yan çevirdim. Derin bir nefes aldığımda göğüslerim göğsüne daha çok yaslandı. Pişman olup koy verdim nefesimi, bu yakınlık beni alt üst ediyordu. Uzaktan çemkirmek kolaydı ama bu yakınlıktayken yapamıyordum.

"Zeyd Ali..." dedim son defa bırakması için.

Yüzümü başka tarafa döndüğüm için yüzünü göremiyordum. Yanağıma burnunu sürterek boynuma kadar indi. Kalp atışlarım deli gibi atarken boynuma ıslak bir öpücük bırakıp nefesimi kesti.

"Zeyd Ali diyen diline kurban olurum," dedi fısıldayarak ve yavaş yavaş ellerini üzerimden çekti. Beni bıraktığına emin olduğum an yüzüne bakmadan kaçarcasına kıyafet odasından çıktığım gibi kapıya koşup tamamen yatak odasında çıktım. Sıcaklayan boynum ve yüzümden kızardığımı hissediyordum, yüzümün bu halini görmesini istemediğim için bildiğin kaçmıştım. Peşimden gelir korkusuyla hızla mutfağa, kızların yanına indim.

MÜPTELA | ASKIDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin