21.

17.1K 982 273
                                    

Sıkıntıyla nefes verdim, ve bakışlarımı Barına çevirdim. Okulda yanıma gelmiş, ve bir şeyler anlatıyordu. Bakışlarımı Alpe çevirdiğim sırada, Alp de bana baktı. Alp'in yanında da Melisa vardı. Alp de Melisayı pek dinliyor gibi gözükmüyordu. Yutkundum ve etrafıma baktım. Etrafta kızları göremeyince derin bi iç çektim ve bakışlarımı tekrar Barına çevirdim.

İremden devam;

Ege, bakışlarını bana çevirdi ve "yani şimdi senin bi tarafın rus mu?" diye sordu. Gülmemek için kendimi sıktım ve, "tabiki, ne sandın sen?" dedim. Egeyle birlikte oturmuş, soyumun nerden geldiğini çözmeye çalışıyorduk. Ege yutkundu ve, "bence biz seninle aynı memleketteyiz" dedi. Gülmemek için kendimi sıktım ve "çakma sarılar memleketi mi?" diye sordum. Ege gözlerini devirdi ve, "bi kere sen çakma sarısın, ben değilim ki" dedi. Gözlerimi devirdim ve, "çocukluktan beri saçlarını boyayan ben miyim?" diye sordum. Ege cebinden bir şey çıkarınca şaşkınlıkla baktım. Ege, cebinden oyuncak Maşa karakteri çıkardı. Ardından avucuma koydu. "Sana benziyordu, bende aldım. Sana vermek için" dedi ve şapşal bir şekilde gülümsedi. Maşayı gök yüzüne tuttum ve, "oha maşa aynı bensin ya" dedim. Ardından Egeye dönüp, "teşekkür ederim" dedim. Ege gülümsedi ve "yani işte hafif benziyordu. Sonuç olarak maşanın saçları boya değilmiş. Ama senin ki boya o fark var sadece aranızda" dedi ve kahkahalarla gülmeye başladı. Gözlerimi devirdim ve bakışlarımı Maşaya çevirdim.

Beyzadan devam;

Barınla Efsunu yanlız bırakmıştık. İçime sinmeyen bi noktaydı, ama kızlar yanlız bırakmamızı isteyince kendimi Erenin yanında bulmuştum. Eren sigarasını çıkardı ve bana uzattı. Gözlerimi devirdim ve, "ben sigara içmiyorum" dedim. Eren gülerek, "benim de en sevdiğim şeyler arasında sigara var" dedi. Ardından, sigarasını yaktı ve içine çekti. Tam ayağa kalkıp ortamı terk edecekken, "neden içmiyorsun sigara?" diye sordu. Öksürdüm ve, "astım hastasıyım çünkü" dedim. Eren sigarayı uzağa attı ve ayağa kalkıp söndürdü. Ardından, yanıma geldi ve, "kızım baştan söylesene" diye azarlamaya başladı. Gözlerimi devirdim ve hiçbir şey söylemedim. Yanıma oturdu ve, "iyi misin?" diye sordu. "İyiyim de sen böyle endişelenebiliyor muydun?" diye sordum. Eren gülümsedi ve, "biz pek duygularımızı gösteremiyoruz. Yani en azından ben gösteremiyorum" dedi. Ardından, "neden?" diye sordum. "Yetimhanede öyle ağlamak falan yasaktı. Bu şekilde büyüdük yani" dedi. İç çektim ve "duygulu veya duygusuz, çok önemli değil" dedim. Ardından, "ne olması önemli biliyor musun?" dedim. Eren şaşkınlıkla baktı ve, "ne olması önemli?" diye sordu. Gülümsedim ve, "Eren olması önemli" diyip göz kırptım. Eren kahkahalarla güldü ve, "sevdim bu lafı. Eren olması önemli" dedi. Gülerek bakışlarımı yere çevirdim. İçimi hüzün kaplamıştı..

Pelinden devam;

"Sıpa, biliyor musun birlikte gerçekten iyi ticaret yapabiliriz" dedi. Gülerek, "nerden geliyor bu ticaret sevdası?" diye sordum. Özgür bir şeyler anlatmaya başlayınca, bakışlarımı Efsuna çevirdim. Gerçekten sıkılmış duruyordu. Tam ayağa kalkıp yanına gidecekken, Özgür karşıma geçti ve, "kızım oraya gidersen İremler seni mahveder" dedi. Haklı olduğu için tekrar yerime oturdum. Bakışlarımı Özgüre çevirdim ve, "ama sıkılmış duruyor" dedim. Özgür güldü ve, "Alp de aşırı sıkılmış duruyor" dedi. Özgüre döndüm ve, "Alple Melisanın arasında bir şey mi var?" diye sordum. Özgür de aynı şekilde bana döndü ve, "asıl Barınla Efsunun arasında bir şey var" dedi. Ardından, "görmüyor musun?" dedi. Gözlerimi devirdim ve, "önce ben sordum" dedim. Özgür sıkıntıyla nefes verdi ve, "Alp bize pek bir şey anlatmıyor. Genelde odasına duruyor ve uyuyor. Yani tek dediği şey Melisanın çok yapışık bir kız olduğu" dedi. Ardından, "sıra sende" dedi. Güldüm ve, "biliyor musun Efsun da bir şey anlatmıyor ama, Efsun Barından hoşlanmaz. Ama görünen o ki Barın Efsundan hoşlanıyor" dedim. Özgür kafasını salladı ve, "orasını nenem de anladı zaten" dedi..

Komşu Düşmanlığı.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin