Komşu Düşmanlığı.

7.

Pelo bana baktı ve "hala ses çıkarmadılar. Acaba umursamadılar mı?" diye sordu. Sinirle ayağa kalktım ve "Bi planları var galiba. Umursamamaları imkansız" diye cevapladım.

Beyza yattığı yerden kalktı ve "sude düzgün süremedi mi acaba?" diye sormasıyla, Sude sinirle gözlerini açtı ve "yaptığımız çok tehlikeli olmasına rağmen çok güzel bi şekilde sürdüm" dedi.

Gülerek "kavga etmeyin şu salaklar için" diye yanıtladım. Kapı açıldı ve içeri İrem girdi. Sinirle "yönetici Yaşar bey bizi akşam yemeğe davet etti" Dedi. Gözlerimi kocaman açtım ve "neden?" diye sordum. İrem "bilmem" dedi ve elinde ki Gratis poşetini kenara koydu ve yanıma oturdu.

Ardından "Efsun saçımı boyar mısın ya?" diye sordu. O sırada Beyza "akşam yemek yapamayacağım yorgunum. Bu yüzden yemeğe gidiyoruz" dedi.

Beyzanın dediği şeye güldüm ve ayağa kalktım. İreme dönüp, "kalk da diplerini boyayalım" dedim. İrem gözlerini kocaman açtı ve ayağa kalkıp koşarak banyoya gitti.

Gratis poşetini aldım ve banyoya doğru yürümeye başladım. İrem banyoda oturmuş beni bekliyordu. Boyaları karıştırdım ve güzelce sürmeye başladım..

***

İremin dip boyasını güzelce yapmıştım. Şimdi ise 40 dakikanın geçmesini bekliyorduk. Beyza banyoya girdi, girdiği gibi anında çıktı ve "kız sıçtınız mı banyoya?" diye bağırmasıyla kahkahalarla gülüşmeye başladık.

Saç boyası fazla iğrenç kokuyordu. Sude ve Pelin kendini diyette hissetmek amaçlı kendine salata yapıyordu. Pelin sinirle "tuz koymadın salak" demesiyle Sude gözlerini devirdi ve "koydum mal mısın?" demesiyle kahkahalarla gülmeye başladım.

İremin alarmı çalmasıyla ayağa kalktı ve koşarak banyoya girdi. Ayağa kalktım ve "hepiniz kalkın hazırlanın. Bırakın salatayı falan" diye cevapladım. Sude ve Peline ters bi bakış atmayı da unutmadım.

Odama girdim ve ardından Pelin de girdi. Hızlıca bir şeyler baktım ancak kombin ayarlayamamıştım.

İrem hızlıca kapıyı açtı ve "yemek bahçede olacakmış" diye cevapladı. Gülümsedim ve "ne güzel işte" dedim. İrem sinirle gözlerini devirdi ve "bil bakalım kimler de olacakmış yemekte?" diye sorguladı.

Yutkundum ve "düşündüğüm kişiler değildir umarım" diye cevapladım. İrem sinirle "Alpleri de çağırmışlar" demesiyle gözlerimi devirdim. Ayrı ayrı çağırsalar ne olurdu ki? bunları düşünürken, İrem Pelinle benim dolabımı açtı.

Ardından benden birkaç parça kıyafet çıkardı. Sonra da Pelinin dolabından birkaç birşeyler çıkardı ve kombin ayarladı.

Ardından "Pelo güzelim sen tam bu kombine uydun. Efso sende bu kombini giy haydin çıktım ben " dedi ve odanın kapısını kapatıp çıktı.

Gülerek giyindim ve odadan çıkıp makyaj yapmak için aynanın önüne geçtim. Sude yanıma geldi ve "kanka nolursun gitmeyelim ya o salakların meymenetsiz yüzünü görmek istemiyorum" dedi.

Gözlerimi devirdim ve "bende gitmek istemiyorum ama kabul ettik bi kere" diye cevapladım. İrem alnını tuttu ve "ay bana bir şeyler oluyor. Gitmesek mi?" demesiyle kahkahalarla güldüm ve bi yandan saçlarımı düzleştirmeye başladım.