Düşüncelerle boğuşurken yanıma gelen hemşire göğsümdeki cihazı çıkartmaya başlamıştı .
Bundan sonrası ise en zor kısımdı.
Sonucu öğrenmek ...________________________________
Acıtıyordu , tekrar tekrar aynı şeyleri duyacak olmam canımı çok yakıyordu .
Benim kaderim miydi bu ?Ne zaman kaçmaya çalışsam karşıma geliyordu. Durmadan bana kendini hatırlatıryordu bu hastalık .
Durmadan bana annemi hatırlatıyordu bu ...Tam unuttum derken ansızın çıka geliyordu bir bela . Sonra en başa sarıyoruk .
Kurtulmak istiyormuydum bu hastalıktan ?
Yoksa canımı da alsın gitsin miydi geldiği gibi ?Gidebilirdi artık . Ne almak istiyorsa , nasıl gidecekse.. artık istediği şekilde gidebilirdi . Korkmuyordum. Tüm korktuklarım zaten başıma gelmişti . Bundan sonrası beni korkutumaya yetmezdi.
Bıkkınca nefes verdim . Tam o sırada Rabia hanım -doktorun adıymış- konuşmaya başladı .
"Eftalya hanım testlerinizin sonucu sizinde dediğiniz gibi ileri düzey Taşikardi , Ventriküler Fibrilasyon ve Atrial Fibrilasyon . Taşikardi halk arasında basit düzeyde kalp çarpıntısı olarak bilinsede sizinki ileri düzey bir arritmi ." Arada bir kaç saniye dinlenip geri devam etti ezbere bildiğim konuşmalara .
" Ventrikürler Fibrilasyon ise Kalbin ventrikül yani karıncık bölgesinde meydana gelen bu durumda kalp kan pompalama işlevini yerine getiremiyor, sağlıklı atım yapamıyor sadece titreşiyor . Düzensizleşmiş elektriksel aktiviteden kaynaklanır.
Ventriküler fibrilasyon başta bilinç kaybı ve nabızın kaybolmasıyla daha sonra ise kardiyak arrest'e neden olur yani halk arasında kalp krizine .Artial Fibrilasyon ise kalbin atrium yani kulakçık üst bölümünde oluşan düzensiz ritimdir . Düzensizliğin sebebi anormal sayıdaki elektriksel uyarıdır ve bu nedenle atrium kaslarının kasılması kontrolden çıkabilir. Bu size bayılmadan önce aynı bir kaç saat önceki gibi titreme, kasların kontrol edilememesi, şuur kaybı , aşırı üşüme, burun kanaması gibi olaylara neden olur . Yani kısacası kalbiniz gereğinden çok fazla atımı sonucu oluşur . Tümü de tahmin ettiğim gibi çıktı , ileri düzey . Ama anlayamadığım kısım sizin tedaviyi kabul etmemiz . Eftalya hanım hayatınız söz konusu . Basit bir hastalık değil bu . " Dedi tüm nefesiyle .
Kaç dakikadır anlatıyor bilmiyordum ama boş bakışlarımı yüzünde gezdirmekten asla çekinmiyordum . Bildiklerimi bana tekrarlıyordu . Artık sıkmıştı bu olay . Karşımda oturan Deniz ise şaşkın bakışlarıyla doktora bakıyordu . Onu az çok tanıyordum asla başkalarına duygularını belli etmez -edemezdi . Ama bu sefer farklıydı , doktor konuşmaya başladığından beri milyon tane duygu geçmişti suratından ama aralarından en büyüğü acı ve şaşkınlıktı .
Rabia hanım sonunda konuşmasını bitirince ona bakarak "Bittiyse eğer çıkacağım Rabia hanım . Daha çok işim var . Bana artık müsade " deyip ellerimi dizlerime vurarak kalktım sandalyeden .
Deniz ve Rabia hanım bana öyle bir baktı ki sanki onlara ben böbreklerimi sattım o paraylada pavyon açtım dedim . O derece durum vahimdi .
Alt tarafı tedaviyi reddetmiştim ayol . Bu kadar da abartılmazdı . Deniz hızla ayağa kalkarak karşımda durdu . "Eftalya sen iyi misin . Ne demek bana müsade ? " Dedi .
Mala bakar gibi ona bakarak " E kalkayım artık gideceğim demek deniz , bunu da bilmiyorsan artık ne diyim sana . Hem daha çok işim var eşyalarım kaldı askeriyede, işim yarım kaldı onları halletmem gerek . Siz bol bol muhabbet edin doktor hanımla ama benim artık gitmem gerek . Hasta ziyareti kısa olurmuş . Hadi size kolay gelsin " diyip kapıya ilerledim .
Şaşkınlığını hemen üzerinden atarak çok ama çok hafif bir şekilde bileğimden tuttu . Sanki kırılacak bir şeymişim gibi, beni kendine doğru çevirip omuzlarımdan tuttu beni .
Herkesin hastalığımı öğrendiğinde bana davrandığı gibi davranıyordu . O da yapıyordu aynı şeyi . Bana acıyordu .Sinirlerime hakim olmaya çalışarak ellerinin arasından çıktım hızla . Doktor hanıma dönerek " Bakın doktor hanım ve Deniz . Ben 26 yaşındayım . Bu hastalığın tanısı bana 15 yaşımda konuldu . Tam tamına 11 yıldır ben bu hastalıkla başa çıkıyorum . Tek başıma , düşe kalka geldim bu yaşa . Kimsenin de yardımına ihtiyacım yok. Hele ki hiç bir işe yaramayan aptal tedavi ve ilaçlara hiç ihtiyacım yok . 5 yıl boyunca kullandım ilaçları . Ne işe yaradı . Beynimi uyuşturup adımı bile unutmama sebep olmaktan başka ne işe yaradı . Ben söyleyeyim. Hiç bir işe yaramadı . En iyi siz bilirsiniz o ilaçların yan etkilerini . Ben yemek yediğimi bile unutuyordum , aç olduğumu, uyuduğumu bile unutuyordum. Kusana kadar yemek yedim . Uykusuzluktan yollarda bayıldım ben . Ne işe yaradı , nefret ettiğim haytımı bir kaç yıl daha uzattı . " Dedim sinirle , ellerimle saçlarımı karıştırarak devam ettim
"Yani anlayacağınız beni ikna etmeye çalışmayın . Ben zaten kararımı çoktan verdim . Yaklaşık 6 yıl önce . Şimdi gidiyorum , test sonuçları da sizde kalsın . Atarsınız çöpe , kolay gelsin ." Diyip çıktım odadan .
Bıkmıştım bundan . Kısır bir döngü içerisindeydim . Sürekli aynı şey tekrarlıyor ama asla bir sonuca varamıyorduk .
Bir kaide vardı bize sürülen ve bunu kabul etmek zorundaydık . Yıllardır sıkışmıştım ben bu kaidede, ne zaman çıkmaya çalışsam en başa dönüyordum .
Hastanenin büyük binasından çıkıp Şırnak'ın serin havasını çektim içime . O sıra farkettim üstümde ince bir kısa kolluyla durduğumu . Sonbahar aylarındaydık ve buranın dört bir mevsimi de kış gibi soğuk geliyordu bana . Yıllar geçsede hala alışamamıştım .
Bahçeden de çıkarak yol kenarındaki kaldırımdan yürümeye başladım bir taksi bulurum edasıyla .
Dışarıdan biri görse bana kesin 'deli' lakabını yapıştırırdı. İncecik üstü kan olmuş kısa kollu ve sapsarı saçlarının birazı kan olmuş bir kız sabahın saat 06.37 'sinde te başına yürüyordu .
Pekala 'deli' sayılabilirdim . Ama herkes aynıyken benim deliliğimde bu olabilirdi .
En sonunda bir taksi bulup elimi kaldırdım . Bir an önce eve gitmek ve yatıp uyumak istiyordum . Çok bir şey değildi ya .
Akıp giden yolu izlerken , ellerimden akıp giden hayatımı düşündüm bir müddet . Giden gitmiş kara toprak almıştı sevdiklerimi benden . Gerisi zaten değişmezdi istesem de .
________________________________
Merhabalar.
Artık öğrnediniz Eftalya'nın hastalığını . Ne düşünüyorsunuz bakalım >
Bölümler kısa ama gün içinde çok bölüm atmaya özen göstereceğim.
Hatalarım varsa buraya >
İstekleriniz buraya >
Yıldıza basarak gözleriniz gibi kalbimi de parlatmayı, yorum yaparak değerli düşüncelerinizi naçizane ben ile paylaşmayı ve kendinize çok iyi bakmayı unutmayınız <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Grup Askeriye | Yarı Texting
Jugendliteratur0544: Sen ciddi ciddi bu grubu hackledin? 0532: Allah için bi anlatır mısın nasıl yaptın bunu? Siz : Evet hackledim , çok da basit yaptım. 0555: Baya baya bizi tanımıyorsun seni biride eklemedi bu gruba? Siz: Ya kardeşim neyini anlamıyorsun Allah al...