AŞKIN GÖLGESİNDE

Alıntı

Hayretle açılan gözleri duyduklarını tasdik etmek istercesine kısıldı. Bu dediklerini yapar mıydı kocası?

Muammaydı...

Sağ elinin işaret parmağıyla kocasını işaret etti sağ kaşını hafifçe kaldırarak.

"Sen ?" Dedi. Sesi hayretin binbir tonunu andırırken parmağını bu sefer kendini işaret etti.

" Ben ?" Dedi ardından. Sıraç ise karısının tavrını izlerken yerine iyice kuruldu ve sırtını yasladı sandalyesine. Karısının ona inanmadığını biliyordu, inanç inşa edeceğinin farkındaydı. Bu duruma karısını kendisi itmişti.

İşaret parmağıyla ikisini işaret ederek etrafında yuvarladı ve öne doğru eğildi hafif.

"Yani biz?" Şaşkınlığından sıyrılamazken dudağını büktü.

"Evet Dila, biz !" Ne diyeceğini merak etse de uğraşmak cazip geliyordu. Onunla çocuklar gibi birbirine girmekten haz alıyordu Sıraç Şahsuvaroğlu.

"Çocuk mu yapacağız biz!"

Yok, yanlış duymuştu Dila. Buna inanacak kadar saf değildi. Kocası onunla eğleniyordu, gitmemesi için yalana basvuruyordu emindi.

Sıraç çayından bir yudum aldı ve ona inanmayan karısına yarım bir gülümsemeyle baktı.

"Evet jınamın. Hem de zevkle!"

Karısının kızarması ve elinde bulunan çatalı ona atmasıyla kahkaha attı. Onu sinir etmek çok kolaydı ancak dedikleri de doğruydu. Gerçek evliliğin vakti gelmişti.

"Sende gerçekten âr kalmamış!"

Yutkundu ve başını çevirdi kocasından. Zira ona gülümseyen gözlerle bakan kocasıyla kalpten gidebilirdi.

"Dedi nikahta beni öpmeye çalışan karım."

O sıralar bu genç kızı asla hazmedemiyordu. Zaten zorla evlendirilmisti ve karısı da tam bir baş belası çıkmıştı. Ona alışmıştı farkında olmadan ancak zor alışmıştı. Yeni hayatını arada yadırgasa da alışmak durumundaydı Sıraç.

Kocasının lafıyla dik dik ona baksa da ağzına bir tane zeytin attı. Lafının altında kalmayacaktı elbette. Ancak haklıydı da. Aşk sarhoşu olan Dila o sıra kendine hakim olamamıştı. Olamamakta haklı olabilirdi zira kaç yıllık sevdasına kavuşmuştu.

" Bendeki ar seni hiç alakadar etmez. "

Kalçasına saplanan ağrıyla yerinden kalktı. Otursa da dertti onun için . Hepsi kocası yüzünden olmuştu. Dik bakışlarını ona dikti ve söylendi.

"Senin yüzünden ne haldeyim !" Elini kalçasına götürmemek için zor tutuyordu. Gece yatağına girmeseydi kocası, kendisi korkup kendini yerde bulmazdı.

" Benim için kendini yere atacağını inan bende tahmin etmemiştim." Keyifli gülümsemesine mani olamazken çayını kenara bıraktı. Sonuna kadar uğraşacaktı karısıyla.

" Ben seni bir atarım bak yere görürsün!" Sinirle ayağını yere vurdu ve kalçasına tekrar ağrı saplandı. İki kollarını önünde birleştirirken sinirle nefesini verdi.

"Yatağa atarsan kabul edebilirim jinamın." Sol gözünü kırptı ve sandalyesini az geriye itti. Karısının üzerine gelmesiyle de iki bacağını açtı.

" Üzerine de beton atmamı ister misin!" Kocasının üzerine sinirle yürürken bu adama gelen cesarete hayret etti. İki gündür büyük değişme vardı kocasında ve elinde kalacaktı bu gidişle!

"Sen varken betona ne hâcet!" Karısının yanına iyice yaklaşmasıyla kolunu kavradı ve aniden kendine çekti dizine oturtarak. Bir eli de karısının ağzının üzerindeydi ve çığlığını engellemek için aldığı bir önlemdi.
Sağ dizine oturttuğu karısına yakından baktı ve yutkundu. Kokusunu içine çekerken bir bütün olmuş gibiydiler.

"Dizimden kalktığın an bebek çalışmasına başlarız. O yüzden efendice kahvaltına böyle devam edeceksin. Sandalyede de oturamadığına göre?"

Sessiz konuşması Dila'nın tüylerini diken diken ederken sinirli kaşlarını catmaktan bir an olsun vazgeçmedi. Ettiği tehdide burun kıvırırken cevabını verdi.

Kocasının elini ısırarak!

Dişlerini sert bir biçimde eline geçirdi acımadan. Kocasının elini çekmesiyle de yüzünde sırıtış meydana geldi. İyi olsundu!

"Manyak kadın!"

Elini kendine çektiğinde birkaç dişin izini görür olmuştu. Ayarı fazlasıyla yoktu karısının. Karısının belini sararken kendine iyice çekti.

"Bunun rövanşını emin ol çok güzel bir şekilde alacağım! Ve bu elinden olmayacak!"

Yakın tarihte yeni bölüm gelecektir. Yoğun tempoda anca bu kadar yazabildim arkadaslar. Geçmiş bayramımız da mübarek olsun bu arada 🌸🤍