YEJİ'NİN ANLATIMI İLE
Merakımı önleyemeyip mesaja baktım. Mesaj abimdendi. Aynen şöyle yazıyordu "minho lanet olası, gel ve şurayı temizlememe yardım et."
Mesajı okuduğumda kıkırdadım. Genelde küçüklükten beri eğitimimiz nedeni ile çoğu zaman ayrı kalmış olsakta onu iyi tanırdım. O her zaman üşengeç biri olmuştu. İçmek için mutfaktan alacağı suyu bile başka birinden isteyen yada sırf üşendiği için yemek yemeyi erteleyen biri. Bu huyunun ondan ayrı kaldığım süre boyunca biraz bile değişmediğini görmek hoşuma gitmişti.Tekrardan önüme döndüm ve yemyeşil ağaçları ve ağaca konarak öten kuşları izlemeye devam ettim. Tanrı cidden onları eşsiz yaratmıştı. Doğanın sesi ve kendisi insanın içini huzurla kaplıyordu. Birkaç dakikalığına gözlerimi kapatıp etrafımdaki insan seslerinden kendimi soyutladım ve doğaya kuşak verdim. Sadece onları dinledim. Kuşları, ağaçları, ağaç yapraklarının yere düşerken birbirine sürtünerek çıkardığı sesleri. Bunu yapmaya dakikalarca devam ettim.
Kısa birkaç dakikanın sonunda kolumdan dürtüldüm. Gözlerimi açıp baktığımda karşımda minho hyung'u gördüm.
"Nereye dalıp gittin öyle?"
"Sadece biraz dinlenmek istedim. Şu aralar fazla uykusuzum. Lütfen aramızda kalsın. Abimin öğrenmesini istemiyorum bunu."
Ağzına hayali fermuarını çekti ve arkasına yaslandı. Onun sadıklığına güvenerek gülümsedim.
"Az önce telefonuna bir bildirimin geldiğini duydum. Bak istersen. Önemlidir belki." Dedim masada duran telefonunu göstererek.
"Ah, sağol"
Eline telefonunu aldı ve kaşlarını çatarak mesajı okudu. Mesaja yanıt verdikten sonra bana döndü.
"Ben gitsem iyi olacak."
Anlayışla başımı salladım.
"Daha sonra görüşmek üzere hyung"
"Görüşürüz yeji."
Kendime bir kahve sipariş ettim ve onu içtikten sonra daha fazla burada durmadan eve doğru yola koyuldum tekrardan.
**
YAZARIN ANLATIMI İLE
Minho kapıyı çaldı ve kapı hizmetliler tarafından açıldı. Neler olduğu onların yüzünden bile anlaşılıyordu. Her birinin yüzünde korku ve endişe vardı.
Minho daha fazla beklemeden üst kata çıktı ve işkence odasını buldu. Ciğerlerine dolan rutubet kokusu ile yüzünü buruşturdu.
İçeriye baktı. Her yer kan içindeydi ve hyunjin' de. Felix hâlâ vücudundan süzülen taze kanlar ile gözleri kapalı bir biçimde ameliyat masasında yatıyordu. Minho onun yanına doğru koştu. Vücuduna baktı. Hyunjin'e doğru elini uzattı.
"Kelepçe anahtarlarını ver."
"Biraz öyle kalacak."
"Aptal mısın kan kaybından ölecek. Yaralarını sarmalıyız."
"Bir şey olmayacak merak etme."
"Ver şu siktiğimin anahtarlarını!"
Hyunjin pes ederek anahtarları minho'ya attı. Minho hızlı bir biçimde felix'i çözdü ve onu bembeyaz tişörtünün kıpkırmızı kana bulanmasını umursamadan kucağına aldı.
"Şurayı temizlemeye başlasan iyi edersin."
Ters bakışlarını hyunjin'in üzerinden çekerek felix'i buradan çıkarttı.
Tekrar felix'in kaldığı odaya gitti ve felix'i yatağa bıraktı. Duvarda duran dolaptan sargı bezi, ilaç ve pamuk alarak yaralarına pansuman yapıp sardı. Fakat dikilmesi gereken derin iki yara vardı felix'in karnında. Minho bunu yapmak zorunda hissediyordu. Az önce ilaçları aldığı dolabı karıştırdı. Bir uyuşturucu iğne olmasını umuyordu."Lanet olsun." Diyerek sitem etti.
Odadan çıkıp felix'i bağlayacak birşey bularak geri geldi ve onu sıkıca bağladı.
"Canın az öncekinden çok daha fazla ve uzun süre yanacak. Yazık sana. Bu kadere mahkum bırakıldığın için yazık sana."
Minho da bunların aynılarını yaşamıştı. Daha önceden kendi yarasını dikmek zorunda olduğundan dolayı gidip bir eczaneden malzeme çalarak bunu terk edilmiş yıkık dökük bir evde bağıra çağıra yapmak zorunda kalmıştı. İyi bilirdi bu acıyı. Yarası onun vücuduna bu acı ile beraber sağlam bir şekilde kazınmıştı.
Odaya kimsenin girip dikkatini dağıtmaması için yanlış birşey yapmamak için kapıyı kilitledi ve yarayı dikkatlice dikmeye başladı.
**********
Yeni bölüm diye başımın eti yendi gerçekten bende bir an önce lanet hastalığımı atlatıp size yeni bölüm attım buyrun efenim.
Cidden bölümlere attığınız oylar, yorumlar, bölümlerin okunma sayıları ve yeni bölüm istekleriniz yb yb diye tutturmanız motivasyonumu arttırıyor. Daha çok yazasım geliyor. Bunun için herkese teşekkür ederim.
Keyifli okumalar :>>
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİLSİZ ŞEYTAN//HYUNLİX//
Novela Juvenil2. Kitabı çıkmıştır. ailesi küçükken ölen, evsiz ve konuşma engelli olan felixin başına bela olan sokak serserisi hwang hyunjin ve çetesi. Hyunjin:24 Felix:19 Yan shipler; •Minsung