"hyunjin ve minho mu?"
(Felix'in düşüncelerini bu yazı tipi ile belirticem. Küçük bir hatırlatma olsun.)İçeri giren hyunjin'in bir kaşı havaya kalktı. Yeji'ye bakarak sordu.
"Bu mu iki saat kapı da anlattığın çocuk?"
Yeji her zamanki heyecanı ile konuştu.
"Evet. Çok tatlı değil mi? Şimdiden onu çok sevdim."
"Hm hm. Öyle."
Hyunjin üstümü başımı inceledi. Ben ise onun karşısında titrememek için direniyordum.
Bana elini uzatarak konuşmaya başladı.
"Merhaba. Adım hyunjin, yeji'nin abisiyim. Peki ya sen?"
Bu kadar iyi nasıl rol yapabiliyor. Gerçekten şaşıyorum. Ben titreyen ellerimi arkamda gizlerken, o hiçbir şey yokmuş ve herşey normalmiş gibi benimle çok normal bir şekilde konuşabiliyor. Gerçekten şaka gibi.
Elimin titremesini durdurduğumda bana uzattığı elini sıktım. Fakat sorusuna cevap veremedim.
"Konuşamıyor abi."
"Sorun yok işaret dili biliyorum."
Bana gayet normal bir şekilde, gülümseyen yüzü ile bakarken ne yapacağımı bilemiyordum.
"Hey iyi misin?"
Karşımda hâlâ benden bir cevap bekleyen beden, konuşunca hemen kendimi toparlamaya çalışıp başımı aşağı yukarı sallayarak ellerimi oynattım.
"Felix."
"Güzel isim. Memnun oldum."
Tekrar başımı salladım. O benim karşımdan çekilip kendini bir koltuğa atarken, hemen arkasında duran, elleri ceplerinde bekleyen minho bana yaklaşarak dudaklarını oynattı.
"Minho."
"Memnun oldum minho."
Aynı ifadesiz suratı ile o da hyunjin gibi bir koltuğa oturdu. O hyunjin'in aksine rol yapmaya ihtiyaç duymuyordu. Ona şuan bakınca yine sokaklarda bana zorbalık yapan acımasız minho'yu görebiliyordum.
Yeji'nin hemen yanına oturdum. En azından onun yanında biraz da olsa kendimi iyi hissediyordum. Ama ya bunların hepsi bir oyunsa ve yeji herşeyi biliyorsa, şüphesi de aklımdan çıkmıyordu.
Onlar sohbet ederken, ben sadece ne yapacağımı düşünüyor, titreyen ellerim ve bacaklarımı kontrol altına almaya çalışıyordum. Resmen şuan 2 yılımı çalan sokak serserileri ile aynı ortamda bulunuyordum. Bu durum ister istemez insanın içindeki korkuyu açığa çıkartıyordu.
Sürekli ellerim ile oynuyor, sadece önüme bakıyordum. Sanki hipnotize olmuş gibi. Gözlerimi önümden ayırıp karşıma doğru baktığımda, karşımda oturan hyunjin'in beni izlediğini gördüm. Hemen gözlerimi kaçırdım ve tekrardan önüme bakmaya, ellerim ile oynamaya devam ettim.
"Hey Felix sen iyi misin? İyi görünmüyorsun."
Yanımda oturan yeji'nin sesi ile ona baktım ve ellerimi oynattım.
"Sadece biraz başım ağrıyor. Sanırım üşüttüm."
"Ah anladım. İstersen sen odanda dinlen. Ben sana yaptığımız yiyecek içeceklerden ayırırım."
"Haklısın. Dinlenmek iyi gelecektir. Ben gidip biraz dinleneyim"
"Peki."
Hızlıca ayağa kalktım ve yanlarından ayrılarak odama gittim. Yatağa uzandım. Titriyordum. Sanki kriz geçiriyor gibiydim ama ne olduğunu da tam olarak farkına varamıyordum şuan yaşadığım korku ile.
Yanımdaki komidin de duran bir bardağa su doldurarak tamamını hızlı bir şekilde içtim. En azından şuan biraz daha kendimi kontrol edebilir durumdaydım.
Yatağa uzanarak yorganı tamamen üzerime çektim. Gözlerimi kapatıp, düşüncelerimi ve bedenimi kontrol altına almaya çalıştım. Belki de biraz uyumak iyi gelir diye düşünerek uyumaya çalıştım.
**
Vücudumda bir el hissedince gözlerimi açtım. Karşımda gördüğüm kişi ile çığlık atacaktım ki elleri ile ağzımı kapatıp beni susturdu.
"Ses çıkarayım deme şeytan."
Karşımda duran ve nefret dolu bakışları ile elini bedenimde gezdiren hyunjin ile gözlerim dolmaya başlamıştı.
"Burada benden çekeceğin var şeytan. Benden ancak ölürsen kurtulabilirsin. Tabi ben öldürmeyi değil acı çektirmeyi sevdiğimden dolayı bu pek mümkün olmayacak ama olsun" o korkutucu gülüşünü bana sunarken benim gözlerimden yaşlar damlamaya başlamıştı.
Tek eli ile cebinden çıkardığı iğneyi görünce gözlerim büyüdü. Ne kadar kurtulmaya çalışsam da başaramadım.
"Bu iğne sadece ses çıkarmadan tekrar uyuman için. İyi geceler şeytan."
Koluma vurduğu iğne ile gözlerim yavaş yavaş kapandı.
**********
Hello millet. Nabersiniz? Vallaha fic yazmaya başlayalı noktalama işaretlerinin varlığını öğrendim. Normalde asla kullanamıyorum.
Fic'i okuyan birçok kişi var gördüğüme göre. Herkese teşekkür ederim o yüzden. Yorumlarınız için de, oylarınız içinde, okuduğunuz için de. Daha sık bölüm göndermeye çalışacağım ama sınav haftam olduğu için bu pek mümkün olmayabilir haberiniz olsun.
Kendinize iyi bakın. Bir sonraki bölümde görüşmek üzeree :>>
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİLSİZ ŞEYTAN//HYUNLİX//
Fiksi Remaja2. Kitabı çıkmıştır. ailesi küçükken ölen, evsiz ve konuşma engelli olan felixin başına bela olan sokak serserisi hwang hyunjin ve çetesi. Hyunjin:24 Felix:19 Yan shipler; •Minsung