Episode 33

190 24 184
                                    

Seokjin

"Hadi ulan hızlı hızlı yemek yiyin!"

"BOĞAZIMA DİZDİN HYUNG BOĞAZIMA!"

"Çok konuşuyorsun Jimin."

Jimin'i susturmak adına ağzına dayadığım kimbap'ı verdim ve susmasını sağladım. Ardından hızla ayağa kalktım ve ellerimi çırpıp "Hadi lan hadi! Kalkın hemen giyinelim!" dedim hızla. Taehyung ramyeonu tutarken gülerek bıraktı ve peçeteyi alıp ağzını sildi ve "Seokjin Namjoon'u görmek için heyecanlı, kalkalım hadi." dedi. Kulaklarım utanç duygusu ile alev alev yanarken hızla "Hadi lan kalkın!" dedim. Hoseok beni kolumdan tutup sandalyeye çekerken "Dur bir konuşalım." dedi. Kaşlarımı kaldırdım ve "Ne konuşacağız?" dedim meraklı sesle. Hoseok derin bir nefes aldığında gerilim. Ne oluyordu lan?

Jimin anında "Hoseok ölecek misin? Kanser misin? Ameliyatlı yerin mi ağrıyor?" dedi hızla. Taehyug çatık kaşlarla Hoseok'a bakarken "Oğlum adamı meraktan öldüreceğine söylesene!" dedi sertçe Hoseok başını indirdi ve "Benim..." dedi. Siktir siktir!

İşaret parmağı ile baş parmağı arasında küçücük bir boşluk bırakıp "Yoongi ile sevişmeme bu kadar kalmıştı..." dedi kısık sesle. İçimden tam geçireceğim şeyi Taehyung derin sesiyle "Şakana sokayım Hoseok, yapacağın şakaya sokup o şakayı da sana sokayım." dedi sinirle. Hoseok hızla "Ne şakası oğlum ciddi ciddi sikecekti beni!" dediğinde Jimin içtiği suyu püskürttü ve "Tamam lan ilişki arasında geçen bizi ilgilendirmez, ne anlatıyorsun!" dediğinde Hoseok bağırarak "AMA BİZ NAMJİN CİFTİNİ YAPACAĞIZ DİYE GÖTÜMÜZ AYRILIYOR AMA!" diye bağırdığında ayağına tekmeyi çakıp "Tüm apartman duydu ezil olduk rezil kepaze seni!" dedim sinirle. Ve ayağa kalkıp "Kalkın artık!" dedim. Taehyung büyük bir alayla bel altını göstererek "Sadece Jeongguk kaldırabilir." dediğinde uyluğuna hafifçe vurup "Kalk da ona rimming yapmak için hazırlan o zaman piç!" dediğinde Taehyung alaylı gülüşü ve öksürükleriyle masadan kalkarken "Hadi kalkın hazırlanalım." dedi ve odasına doğru yöneldi. İlk anlamasam da sonra jeton yeni düştü. Ani tepkiyle "LAN!" diye bağırdığımda Taehyung kahkaha atarak odasına geçti.

Bende ayağa fırladım ve Hoseok'un kolunu çekiştirip ayağa kaldırmaya çalışırken Hoseok hızla ağzına yemek tokuşturmaya devam etti. Gözlerimi kocaman açıp bir yandan Hoseok'u çekerken "Lan, lan aç sincap, dur oğlum artık doymadın mı, ne bu yemek aşkı, yemeği Yoongi olarak mı görüyorsun lan?!" dediğimde Hoseok püskürtür gibi güldü. Hemen ağzına peçete ile örtüp "OĞLUM DURUN BEN EVEBEYİN MİYİM YA!" dedim ve Hoseok'un ensesinden tutup kaldırdım. Onu bırakmam için orangutan eşleşmesi gibi hareket etmeye başladı. Ensesini bırakıp ona tuhaf tuhaf bakarken gözlerimi yavaşça kapattım ve net bir sesle "Git hazırlan." dedim. Hoseok öksürüklerle giderken arkasına sırıtarak baktım. 

Bakışlarım Jimin'e döndüğünde halen tıkanıyor olduğunu gördüm. Tam seojusunu almak için başını kaldırdığında benim ona attığım keskin bakışları gördü. Anında yerinden kalkmaya yeltenirken seojusunu başına dikti ve bardağı yerine bırakıp ayakta ağzını sildi. Ardından bana baktı ve asla kıyamadığım bakışı yaparak gülümsedi ve "Bende hazırlanmaya kalkmıştım hyungie~" dedi aegyo ile. Histerik şekilde güldüm ve ellerimi çırpıp "Hadi hadi." dedim. Jimin civciv adımlarıyla koşarken arkasından sırıtarak baktım. 

Gülerek odama çıktım ve dolabın kapağını açıp kıyafet bakmaya başladım. İlk bir dolabı karıştırdım ve beyaz bol tişörtü alıp yatağın üzerine attım. Altımda da açık mavi kotumu alıp dolabın kapağını gelişi güzel kapatıp hızla penceremin önünde bittim. Panjuru indirip kıyafetlerimin yanına gittim. Eşofman takımımı çıkarıp üstüme ilk beyaz tişörtümü giydim. Ardından altıma kotumu geçirip içime tıktım tişörtümü. Hızlı adımlarla banyoya geçtim sonra. İlk dişlerimi güzelce fırçaladım. Ardından aynanın yanında asılı olan dolabı açıp düzleştiriciyi çıkardım ve fişe takıp ısınması için kenara koydum. Hızla yüzüme nemlendirici bir krem sürdüm. Güzelce kremi yayınca çilekli lipbalmımı alıp dudaklarıma sürdüm. Dudaklarım daha canlı durmuştu. Aynadaki bakışlarımı indirip düzleştiriciyi aldım ve saçlarımı iki yana ayırıp düzleştirmeye başladım. Sol tarafımı güzelce yapsam da sağı yaparken zorlandım. Ama bu işi de başarıp aynada kendime baktım. Gayet güzel olmuştum. Makyaja gerek duymadım, zaten dünya çapında yakışıklıydım. Kendime aynada öpücük atıp çıktım banyodan ve çalışma masamın çekmecesini açıp takılarıma baktım. Sağ kulağıma üç, sol kulağıma dört küpe taktım. Ardından ucunda yıldız olan gri kolyemi taktım. Bileğime de siyah boncuklu bir bileklik takıp çekmeceyi kapatırken Jimin'in "SOKCİN SOKCİN!" diye bağrışını duydum. Kıkırdayıp aşağı indiğimde hepsi hazırdı. 

I'm Bad Boy | Namjin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin