Yeni bir kurguyla geldim.İyi okumalar🌺🤝🏻
"Jeon Jungkook nerede?"
Tam karşımdaki kendilerini havalı zanneden mafya çakması çocuklara bakıyordum.
Kore liseleri işte.. Buraya geldiğimden beri çok değişik olaylarla karşılaşmıştım. Ama bu okul zorbalığı ayrı bir seviyeydi.
Bahçede çok insan yoktu. Bu icra köşeye ise sadece bu tiplemeler gelebilir diye bir kural vardı.
Tahmin edin kim kural sınır tanımazdı?
Ağzında ki sakızı tüküren çocukla göz göze geldim. Diğerleri boş boş bana bakıyordu. Bu ise ayaklarını koyduğu masayı ittirmiş ve ayağa kalkmıştı.
"Senin ne işin var burada?" Dedi ağzını yaya yaya. Okul formasından bihaberlerdi. Saçı maviydi bir de..
"Soruya soruyla mı yanıt verilir kardeşim?" Dedim ciddi olmayan bir sesle.
Kore'yle ilgili öğrendiğim en önemli şey de saygıydı . Mutlaka büyüklere saygıyla seslenmemiz gerekiyormuş. Bana göre ise saygıyı hakedene saygıyla seslenmek önemliydi.
Kaşlarını kaldırmış beni baştan aşağı süzmüştü. Okul formamın üzerindeki isim yakama uzandı. Ne yapacağını bilmediğim için bekledim. İsim kartımı tuttu ve dalga geçer bir ifadeyle suratıma baktı.
"Ahn Sohee.. ismine göre fazla cesaretlisin ya da aptal?"
Aralarından bir iki tanesi güldüğünde göz devirdim.
Geriye doğru çekilince eli boşluğa düştü. Gözlerine dikkatlice baktım."Şu Jeon Jungkook denen çocuk nerede bana söyle, benim sabrım taşıyor. Çok bir şey istemedim."
Gülümsedi ve bir anda kafamı okşadı. "Ufaklığa bak sen.. sabrı taşıyormuş."
Aşağılayıcı bir şekilde bana bakınca diğerleri bu sefer daha çok güldü.Çıldırma.. çıldırma..
Gözleri gözlerimden aşağı kaydı. Dikkatlice bir yere odaklandı ve pis bi şekilde sırıttı. "O kadar da ufak değilsin ha?"
Göz kırptığını gördüğüm an daha fazla dayanamadım. Beni gözleriyle taciz eden bu çocuğun isim kartına baktım. Eli hala kafamdaydı.
"Kim Taehyung."
Şaşırdı. Ama erken şaşırmıştı.
Başımı okşayan elini bir anda tuttum ve ters çevirip bana arkasını dönmesini sağladım. Tam boşluğuna tekmeyi attığım an dizlerinin üstüne çöktü. Cebimden çıkardığım anahtarı hızlıca boğazına doğru götürdüğümde herkes ayaklanmıştı.
"Bakın.." Anahtarı sıkıca boğazına dayadığımda Taehyung denen çocuk savunmasız kalmıştı ve hareket edemedi.
"Son soruşum. Jeon Jungkook denen çocuk nerede!?" Bağırdığımda bana hala boş boş bakıyorlardı.
Taehyung kıpırdandı. "Bu yaptığın yanına kalmaz kızım! Başına büyük bela aldın se-"
"Kes sesini!" Anahtarı boynuna biraz daha bastırdım. Sustu. Digerlerine baktım durumun ciddiliğini anladıklarında birisi konuştu.
"Az önce okuldan çıktı.."
"Peki kardeşimin yerini bilen var mı aranızda? Ahn Hyeson. "
Gözleri kaçıran çok olmuştu. Sinirle anahtarı daha sert bastırdığım an Taehyung konuştu. "Dur dur! O da Jungkook'laydı en son!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
fake devil - jjk
Fanfiction"Jungkook, kardeşime ne yaptın?" "Öldürdüm." Kardeşimi bulmak için yola beraber çıktığım çocuğun arkamdan vuracağını bilemezdim. .... Okulda zorbalığa uğrayan kardeşinin intikamını almak isteyen Sohee, bilmeden intikam alacağı kişiden kardeşini bul...