28 reasons ' Taegyu

I have no bad intentions

Son zamanlarda miktarını arttırdığım zehirden bir nefes daha çektim.

Uzun zamandır içiyordum ama bu zamanlar daha da bir sarmıştım.

Normalde okulda içecek kadar ciddi olmayan bağımlılık haddini biraz aşmıştı. Öyle ya bununla ilgili pek de bir sorunum yoktu

Kimsede bilmiyordu aynı zamanda.

Zehirli dumanı üflerken yandan gelen siyahlı ile sigaramı saklama gereği duymadım.

"Vay Choi okul arkasında sigara mı içiyor artık?"

Dediği şey ile göz devirmeme engel olamamıştım.

"Seni her gördüğüm gün özgüveninin biraz daha düşüş yaşaması beni çok eğlendiriyot biliyor musun?"

Konuşmadan zehirin içime nüfus etmesini sağlıyordum. Ona bakmıyordum bile fakat yine de yanıma oturmuştu.

Dediği gibi özgüvenim git gide düşüyordu. Bunun sebebi yalnızlık ve aile sorunlarımdı sanırım. Hayatımın her evresinde olan aile sorunları bile daha fazla etkiler olmuştu beni.

Sigaradan aldığım son zehir ile yere atıp ezmiştim.

"Gitsene."

"Kalmak istiyorum ama."

Dediği şeyleri 2 kere düşünmeden söylüyor gibiydi.

Bidaha baktığımda onunda bana baktığını farkettim. Kalkacağı yoksa ben kalkardım.

"Ailen seni çok şımartmış aşkım. İstediğin olmadığında ağla hemen."

"Bi bok bildiğin yok."

Tükürürcesine konuştuğumda sırıtmıştı.

"Baban istediğin telefonu almadı mı yoksa?"

Dün geceden oluşan yaralarımı açmak istedim o an. Ama zayıflıklarımı bilmemeli öyle değil mi?

Pes edip yerimden kalkmıştım.

"Laftan anlamıyorsun mal kafa."

"Oha sağlam hakaret."

Benimle birlikte kalkınca gerçekten çocuk gibi peşimde dolaşacağını anlamıştım.

---

Kantine sinirle giren siyahlı herkesi korkutmuştu. Ama asıl hedefi başkasıydı. Uzun saçlıyı yakasından tuttuğu gibi okuldan çıkardı.

Duvara doğru adeta fırlattığında uzun saçlı neler olduğunu hala idrak edememişti.

Yakalarından tutulmasıyla itiraf etmesi zor olsa da korkmuştu.

"Seni fazla saldığım için mi böyle oldu Choi?!"

Yüzüne yediği yumruk ile acıyla yüzünü tutmuştu.

Bahçedeki herkesin onları izlemesi daha da tedirgin ediyormuş çocuğu. Öyle ya kimse de müdahale etmiyormuş.

"Ne olduğunu söyleyecek misin lanet?!"

"Bilmemezlikten gelme sürtük, arkamdan dediklerini duymayacağımı mı sandın gerçekten?"

Söylediklerini ispiyonlayan kişiye lanetler okudu uzun saçlı. Kimseye güvenemeyecek miydi? Buradaki herkes neden Kang lanet Taehyun'un askerleri gibi davranıyordu.