I steal your treasure, crush it

105 13 4
                                    

୨୧

Silent Cry
Stray Kids
00:00 ●──────────────── 3:30
⇆ㅤㅤㅤ ◁ㅤㅤ❚❚ㅤㅤ▷

"Kanka harbili kalamam bak yarın
okulda var ablam sıçar ağzıma."

Yarım saattir Kai ve Yeonjun'u ikna etmeye çalışıyordum.

"İyi be git sana çok meraklıydık sanki." Kai'nin bir bacağını Yeonjun'un beline atarak söylediği şeylerle ağzım açık kaldı.

"O zaman neden oyaladın beni ırz düşmanı daha demin gitmiyim diye kucağıma çıktın!" Dediklerimi duymamış gibi Yeonjun'la konuşarak kahka atmaya başlamalarıyla sert bir nefes verdim ve evden çıktım.

Hava cidden çok kararmıştı. Sokağın ışıkları da olmadığından ortam iyice gerici olmaya başlamıştı. Hangi aptal bir sokağa lamba koymazdı ki?

Parkın oraya geldiğimde sonunda ışıklar ile karşılaştım. Ağzımdan küçük bir "ohh" çıkmasına engel olamamıştım. Bankta gördüğüm karartıyla gözlerimi kıstım daha net görebilmek adına. Bu soğukta bir parkın rahatsız bankında yatmak için gerçekten çok çaresiz olmalıydı. E malum evimiz yol geçen hanı bari bie ona da uğramalıyım öyle değil mi?

İyice yaklaştışım da uzun siyah saçlar ile kaşlarım çatılmış ağzım aralanmıştı. "Sadece benzettim. O olmasının imkanı yok." Belki var. Choi Beomgyu'nun değerli gururu ona  her şeyi yaptırabilirdi.

Artık dibine girdiğimde "Aptal." Kelimesi çıktı ağzımdan. Choi Beomgyu tam bir aptaldı. Sabah dediklerimi alınıp dondurucu soğukta bir parkın bankında yatıyordu. Dürttüğümde gözlerini açtı yavaşça. İlk doğrularak gözlerini kaşıdı elleriyle.

"Ah hadi ama beni değerli uykumdan kaldırmak için iyi bir sebebin olsa iyi olur Kang." Sonunda tamamen bana baktığında bir karış açılan ağzı ile istemsizce kıkırdadım. "K-kırmızı?" Saçlarıma hayranlıkla bakarak mırıldandığı şey sırıtmama neden olmuştu.

"Son derece ateşli göründüğümü zaten biliyorum canım da sen mal mısın?"

"Mal olurum ama sülük olmam."

Yüzünü buruşturarak söylediği şeyle inanamaz gibi baktım.

"Tek lafımla alınıp dondurucu soğukta yatmaya hazırsın yani? Daha iyi intihar teknikleri denemelisin, belki daha acısız olanları?"

Yerine geri uzanarak mırıldandı. "Ben bunu istiyorum ama."

"Ayh sen ve keçi inadın hiç iyi bi ikili değilsiniz söyliyim."

"Hmm rahat bırak şimdi beni."

"Sen gelene kadar burdayım Choi, istersen zor yolla halletmekten çekinmem." Kol kaslarımı sıkarak söylediğim şeyle sırıtmış ama sonra normal haline dönerek gözlerini kapatmıştı. "İyi o zaman yanıma uzan bari çok üşüyorum çünkü."

"Ocağın ortasındayız ve akşam ne bekliyordun prenses?"

"Şuan gözüme konuşan bi domates gibi gözüküyorsun."

'Ee ne varmış' gibi kafamı salladığımda devam etti cümlesine.

"Ve ben domateslerden nefret ederim."

Arada soktuğu lafla gözlerimi devirdim. "Bende senin hayranın değilim herhalde insanlık yapıyoruz ölme diye."

"Boşver titriyorsun git eve."

"Sende titriyorsu?"

"Bu senin için çok önem arz etmiyor bence."

"Evet yine sen ve kafanda kurduğun saçma senaryolar."

28 reasons ' TaegyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin