Ambulanstaki Erva'ya baktım, her yerine kan bulaşmıştı. Sevdiği adamın kanı. Zırhlı arabadan inen ve koşarak yanımıza gelen Kartal timini gördüm. Kısa bir an Yiğitle göz göze geldik.
Düşündüm, eğer Erva'nın yerinde ben olsam ne yapardım diye. Canım yandı. Canımı daha çok yakanda bu durumu ikizimin yaşamasıydı. Biz Ervayla tek yumurta ikizi değildik ve o yüzden acılarını hissetmezdim. Ama gözlerinde gördüğüm acıyı iliklerime kadar hissederdim, şu anda olduğu gibi.
Yutkundum ve hızla ambulansa koştum. Baranı hızla ameliyathaneye götürdük ve başarılı bir cerrah ameliyata girdi. Baranın durumu ağırdı, çok kan kaybetmişti. Ameliyat saatler sürebilirdi.
Ameliyathaneden çıkıp Erva'nın yanına gittim. Hâlâ dimdik duruyordu, ama göz bebekleri titredi. Hemen yanına gidip sarıldım ona. O'da kollarını belime doladı.
"Korkma, Allahın izniyle iyi olacak Baran."
"İnşallah." dedi sessiz bir şekilde. Canı yanıyordu ve ben bunu ses tonundan anlayabiliyordum. "Merak etme iyiyim ben." diye ekledi.
"Değilsin." diye fısıldadım kulağına. "İstersen benim odama geçebilirsin."
O herkesin içinde ağlayamazdı benim gibi.
"Bekleyeceğim. O çıkana kadar buradan gitmem ben."
"Gitmezsin bilirim."
Son defa sıkıca sarılıp ayrıldı benden.
"Hadi sen git. Görev beklemez."
"Tamam. Ben boşluk buldukça geleceğim."
"Tamam."
...
İstemeye istemeye ayrılmıştım Ervanın yanından. Karnıma kramplar giriyordu. Çok korkuyordum Barana bir şey olacak diye. Cidden insanın sevdiğini kaybetmesi ne demekti? Ben hiç kaybetmedimde. Bunun için her gün rabbime şükür ediyorum.Her boş bulduğum zamanda içimden Rabbime yalvardım Barana bir şey olmasın diye.
Çok şükür şu anda acil boşalmıştı. Bende fırsattan istifade hemen Erva'nın yanına gittim.
Hâlâ bıraktığım yerdeydi. Hiç kıpırdamamıştı.
"Erva."
Adını duymasıyla yavaşça başını bana döndü ve bende hemen yanına gittim.
"Hâlâ haber yok mu?" diye sordum.
"Yok."
"Ben gidip bir bakayım."
Kafasını aşağı yukarı salladı yavaşça. Ben ise koşar adım ameliyathaneye girdim. Burnuma gelen kan kokusuyla midem ağzıma geldi. Bugün zaten midem çok bulanıyordu. Benim girmemle Baranın yarasını kapattılar. Ameliyat bitmişti. Doktordanda onayı aldıktan sonra hızla Ameliyathaneden çıktım.
Beni gören Erva gülümsedi. Yüzümden anlamıştı iyi geçtiğini.
"Ameliyat bitmiş. Çok şükür iyi geçti. Şimdi yoğun bakıma alacaklar."
Benim cümlemden sonra Kartal timi birbirine sarılmaya başladı.
"Benim komutanım güçlüdür. Kartala bir şey olmaz evel Allah." diye yükseldi hemen Can.
Güldüm ve hemen Erva'ya sarıldım. Erva'nın omuzları şimdi çökmüştü, çünkü omuzlarından büyük bir yük kalktı. Sevdiği adam iyiydi. Hikayeleri yarım kalmadı.
Ameliyathaneden çıkan doktor ile Erva'dan ayrıldım ve yine midem bulandı. Erva doktorun yanına gittiği için fark etmedi, ama ben hızlı adımlar ile tuvaleti gittim ve kustum. Ben kusunca ağlıyordum saçma bir şekilde.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elif
RandomSınırda görev yapan Gurbetçi bir Doktor'un hayatını değiştiren bir Üsteğmen... Hayat bazen hiç beklemediğin bir anda seni yakandan tutup atar başka bir dünyaya... "Onunla asla evlenmem!", demişti Doktor... ... "Birde Viyanadan gelmiş. Belli oldu bu...