Bir Aşk Hikayesi #wattys2015

♥BAH 26♥ Kalp Krizi

   Dün çok eğlenmiştik. Havuzda yarış yapmıştık, beraber güneşlenmiştik. Ama yarışta Erdem beni yenmişti. İtiraf etmeliyim ki çok hızlı yüzüyordu. Öğlen yemek arasında Kaan ve Merve'de bize katılmıştı. Bir de sürpriz olarak Bilal ve sevgilisi Gece de bize katılmıştı. Gece çok sıcakkanlı birisiydi. Merve'yle hemen kaynaşmışlardı. Bilal bana karşı çok yakın olduğu için Erdem sinirleniyordu. Ama bu zamana kadar sesini çıkartmaması tuhafıma gidiyordu. Normalde benim için sorun olmazdı. Ama Erdem hayatıma girdiğinden beri beni biraz geriyordu. Bilal bana ne zaman yakın olsa Erdem'in elini tuttuğumda biraz da olsa yumuşuyordu. Neyseki akşam olduğunda odamıza çıktık ve sorunsuz halletmiştik. Sabah uyandığımda Erdem hala uyuyordu. Giysi odasından kıyafetlerimi alıp duşa girdim. Duş aldıktan sonra mini kot şortumu onun üstüne Vini Uehara baskılı tişörtümü giydim. Evet ben bir Vini fanıyım. Ayağıma da siyah tomslarımı giydim. Saçlarımı kurutup dalgalandırdım. Odaya geçtiğimde Erdem buz rengi bir kapri üstüne beyaz sporcu atleti giymişti. Tatlı görünüyordu.

- Nazlı o şortunu çıkartıyorsun!

- Hayır!

- Çıkart dedim Nazlı!

- Bende sana hayır dedim!

- Of Nazlı of! Yanımdan ayrılmak yok.

- Tamam.

Telefonumu cebime koyduğumda birlikte aşağıya indik. Otelin restorantına gidip açık büfeden yemeklerimizi aldık. Merve'yle Kaan'ı bulup yanlarına oturduk. Günaydınlaştık ve kahvaltımıza başladık. Yanımıza iki sandalye çekildiğinde kafamı kaldırıp baktım Bilal ve Gece gelmişlerdi. Onlarla da günaydınlaşmıştık. Kahvaltımız bittiğinde ilk ben ayağa kalktım. Erdem bana soran gözlerle bakınca

- Aşkım ben yürüyüşe gideceğim.

- O şortla mı? O zaman bende geleceğim.

- Peki.

Bizimkilere veda ettikten sonra Erdem'le yürümeye başladık. Biraz kumsalda yürüyünce Erdem'in koluna girip başımı omuzuna yasladım. İkimiz de konuşmuyorduk. Sessizliğe dayanamayıp konuşmaya başladım.

- Hadi hayal kuralım.

- Nasıl bir hayal?

- Bilmem bir şeyler kuralım işte.

- Imm... Tamam o zaman düğün günümüzü hayal edelim.

- Tamam önce sen başla.

- Kır düğünü olsun.

- Hmm... Olabilir. Böyle herkes için ayrı masalar olsun. Bak baştan anlaşalım. Düğünümüzde hayal isterim. Öyle kokteyl düğünü filan istemem ben. Gülümseyip anlımı öptü

- Sen yeter ki iste. Sana unutulmayacak bir düğün yapacağım.

Başımı kaldırıp gülümsedim. Sonra aklıma gelen düşünceyle gülümsemem soldu. Erdem'de fark ettiğinde onunda gülümsemesi soldu.

- Ne oldu sevgilim?

- Ya o değilde siz şimdi bekarlığa veda yapacaksınız?

- Evet?

- Ben biliyorum bekarlığa vedanın sonu nasıl oluyor. O yüzden hayır.

- Aşkım ben hiç öyle bir şey yapar mıyım? Yapmam. Ben sana ihanet eder miyim? Etmem. O yüzden olacak.

- Siz yaparsanız biz de bekarlığa veda yapacağız!

- Hoppala! Bu nereden çıktı şimdi? Hem zaten sizin kına geceniz var.

- Biz de kına gecesi yerine bekarlığa veda yaparız.

- Olmaz öyle bir şey!

- Olur!

- Olmaz!

- Olur!

- Ben vaz geçmem boşuna uğraşma!

- Ben de vaz geçmem!

- Ama benim istediğim yerde yapacaksınız!

- Hayır!

- İnat etme Nazlı!

- Uf tamam be. Senin istediğin yerde yapacağız!

Biz konuşurken hava kararmıştık. Ve şu an ormanlık bir alandaydık. Biraz korkmaya başlamıştım. Erdem'in kolunu biraz daha sıktım.

- Erdem geri dönelim.

- Korktun mu?

- Birazcık. Hadi dönelim.

- Sen nasıl istersen prenses.

Geri dönüp yürümeye başladık. Otele geldiğimizde Merve etrafta dolanıp duruyordu. Kaan lobide ki koltuklardan birine oturmuş endişeli görünüyordu. Bilal ve Gece'de Kaan'ın karşısına oturmuştu. Bilal'in bir bacağı titriyordu. Gece'de ona bir şeyler söylüyordu. Merve bizi fark ettiğinde koşarak yanıma geldi ve boynuma sarıldı. Ağlıyordu. İyice meraklanmıştım. Merve'yi kendimden ayırıp

- Kanka ne oldu?

- Baban...

- Ne oldu babama?

- B-baban k-kalp krizi geçirmiş...

Donup kalmıştım. Bu kadar olay bana fazlaydı... Başım dönüp gözlerim kararmaya başladı... Son duyduğum şey Erdem'in 'Nazlı' diye bağırmasıydı. Gerisi KARANLIK...