Eveeet... İkinci parta geldik. Bundan sonra tek bir part kaldı. O partta bittiğinde veda notuyla kitap bitmiş olacak...
Bölüm şarkısı: Esin İris-Özledim
İyi okumalar...
Nazlı'dan
Belki hayallerinizi gerçekleştirirsiniz, belki gerçekleştirmezsiniz. Oysa ki benim ne çok hayalim vardı... Bu düğün alışverişine Onun'la gelmeyi isterdim. Evet! Onun adını söyleyemiyorum... Cünkü onun adını ne zaman ağzıma alsam sanki kalbime bıçak saplıyorlar... O gün beni neden terk etti bilmiyorum... Sadece babamın yarasının üstüne yaramı daha da kanatmıştı. Murat'la neden mi evleniyorum? Belki bir umut onu unuturum diye... Ama olmuyor. Sanki kalbime mühürlenmiş gibi. Çıkmıyor oradan. Çıkaramıyorum... Demek ki bizim kaderimiz böyleymiş... Kaderimiz ayrı yazılmış... Düşüncelerimden bana seslenen Murat sayesinde ayrıldım
"Hayatım bu nasıl?" Hayatım kelimesini onun ağzından duymayı o kadar özlemiştim ki... Tarifini anlatamıyordum... O 'Hayatım' kelimesini söylediğinde kalbimin ritmi bozulurken Murat'tan duymak sadece miğdemi bulandırıyordu... Murat'ın gösterdiği damatlığı inceledim. Aslın da güzeldi. Sadace onun üstünde olsaydı daha iyi olurdu... Kafamı iki yana sallayıp düşüncelerimden ayrıldım
"Bir dene istersen?" Kafasını sallayıp kabine girdi. Kabinden çıktığında 'Yakıştı mı?' Diye sorduğun da 'bunu alalım.' Deyip geçiştirdim. Bir an önce bu işkence bitsin istiyordum çünkü. Murat kasaya ilerlerken bende mağazadan dışarı çıktım. Mağazanın önünde beklerken karşıdaki mağazadan çıkan kişi dikkatimi çekti. 1 yıl sonra karşımdaydı işte. Yüzümü çökmüş bunun? Kafasını kaldırıp bana baktığında gözlerinde pişmanlık, hüzün, sevgi ve özlem karışımı vardı. Onu gördüğüm bir kez daha kırıldım. Biz böyle bir şeyi hak etmiyorduk. Bizim şu an birlikte olmamız gerekirdi. Ama olmadı malesef. O beni terk ettiği gün kaybetti. Şimdi bana sorsalar eğer imkanın olsa onu affeder misin? Diye. Hemen gidip boynuna sıkıca sarılırdım. İmkanım olsa ömür boyu öyle kalırdım. Elimin tutulmsıyla irkildim. Yanıma baktığım da Murat'tı.
"Hadi gidelim." Deyip yürümeye başladı. Tabi onun peşinden bende. Onun gözlerine son kez baktığımda hayal kırıklığı ve üzüntüye dönüşmüştü bakışları. Onu orada bırakıp önüme döndüm. Belkide gidip boynuna atlamalıydım. Onu orada bırakmamalıydım. Ama yapamadım işte. Arabaya binip radyoyu açtım. Çalan şarkıyı duyduğumda gözümü kapatıp onu gözümün önüne getirip mırıldanmaya başladım
"Bilsem ki bir tek şansım daha var bilmem arar mıyım?
Derler ki aşk ölümden bir duvar bilmem yıkar mıyım?
Bilsem ki bir tek şansım daha var bilmem arar mıyım?
Derler ki aşk ölümden bir duvar bilmem yıkar mıyım?
Seni niye özledim böyle aklım almıyor hiç kor alev şu kalbimi
Tenini bir koklasam şöyle geçer mi hasretin terk eder mi dün gibi?
Seni niye özledim böyle aklım almıyor hiç kor alev şu kalbimi
Tenini bir koklasam şöyle geçer mi hasretin terk eder mi dün gibi?"
Gözümden bir damla yaşın düşmesine izin verdim. Bakışları gözümün önünden gitmiyordu. Mırıldanmaya devam ettim
"Bilsem ki bir tek şansım daha var bilmem ara mıyım?
Derler ki aşk ölümden bir duvar bilmem yıkar mıyım?
Seni niye özledim böyle aklım almıyor hiç kor alev şu kalbimi
Tenini bir koklasam şöyle terk eder mi dün gibi?
Seni niye özledim böyle aklım almıyor hiç kor alev şu kalbimi
Tenini bir koklasam şöyle terk eder mi dün gibi?"
ÖZLEMİŞTİM hem de ÇOK...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Aşk Hikayesi #wattys2015
Teen FictionYeni bir güne uyanmıştım... Herşey çok güzel olsun istiyordum ama herşey berbattı. Çünkü annemle babam ayrılmıştı ve benim için o gün hayat bitmişti. Ben annemle kalacaktım. Artık yeni bir okul yeni bir hayata başlama vaktiydi.