Final (Part 1)

144 9 0
                                    

Sürpriz bir final oldu. Daha devam etsem hikayeyi batıracağımı biliyorum. Bu yüzden final yapmaya karar verdim. Final bölümü 3 parttan oluşacak. Diğer partı en az bir hafta içerisinde gelir. Part 2'nin hepsi Nazlı'nın ağzından olacak. Biraz da Nazlı'nın düşüncelerinden okuyun bakalım. Sizi bölümle baş başa bırakıyorum...

İyi okumalar...

Erdem'den 1 yıl Sonra

Geride bir sürü hatıramız vardır. Hiç bilmeden terk ettiğimiz arkamıza bile bakmadığımız anlar vardır... Ne olduğuna bakmadan çekip gittiğimiz anlar... Tabi sonra pişman oluruz çoğunlukla. Ama derler ya son pişmanlık fayda etmez. Ha! İşte benimkisi de böyle bir şeydi. 1 yıl önce hiç düşünmeden Nazlı'mı, prensesimi terk etmiştim. Saçma sapan bir neden yüzünden. Tabi Nazlı sadece öyle sanıyor. 1 yıl önce Murat'tan tehdit almıştım. Normalde tehditleri pek umursamam ama eğer Nazlı'dan ayrılmasaydım Dilara'm -ikizi- ölebilirdi. Ve bunu da kanıtlamıştı. Şimdi diyorsunuz ki nasıl kanıtladı? Dilara'ya suikast düzenlenmişti. Eğer Dilara'nın kolunu kurşun sıyırıp geçmeseydi ölebilirdi. Mafya baban var neden ondan yardım almıyorsun diyorsunuzdur. Adamlar o kadar iyi saklanıyorlardı ki onları bulamadık. O günün gecesi telefonuma gizli numaradan mesaj gelmişti. Şöyle yazıyordu 'Eğer Nazlı'dan ayrılmazsan Dilaracığa daha kötü şeyler yaparım.' Yazıyordu. Ben de işte ikizime bir şey olur kaybetme korkusuyla ani bir şekilde Nazlı'dan ayrılmıştım. Şimdi ben günden güne ölürken Nazlı, Murat'la çok mutluydu. Hatta inanabiliyor musunuz? 3 gün sonra düğünü var. Onun düğün haberini aldıktan sonra yıkılmıştım. Kalbim kırılmıştı. En çokta beni bu kadar çabuk unutabilmesine kalbim kırılmıştı. Ben onu bir saniye bile düşünmeden duramazken o bir zamanlar bizi kaçıran Murat'la evleniyordu. Nazlı'nın benimle evlenmesini o kadar çok isterdim ki... Ama olsun varsın o mutlu olsun... Ben mutlu olamasam her gün ölsem bile o mutlu olsun. Aşk böyle bir şeydi işte. Ben onun mutluluğuyla mutlu olmayı bilirdim. Elime telefonumu alıp mesaj bölümüne girdim

"Beni bu kadar çabuk unutabildin demek? Ne diyeyim be Nazlı'm bana sadece mutluluk dilemek düşüyor... Murat seni benim seni mutlu ettigimden daha mutlu edecek biliyorum. Kim bilir belki şu an sen de onu seviyorsundur. Beni unutmuşsundur bile... Ama bilki sen hep benim sol tarafımdasın. Hep orada kalacaksın. Tatilden dönmeden önce kalbimin üzerine 'prenses Nazlı'm' yazdırmıştım. Onu da sildirmeyeceğim çünkü dedigim gibi sen beni sevmesen bile ben seni hep seveceğim... Şu an bunları yazmak çok zor... Ama senden tek bir ricam var... Oğlun olursa adını Erdem koy olur mu?"

Elim gönder tuşuna gittiğinde bastım mesaj gönderildiğinde bende telefonumu komidinin üzerine koydum. Belki bir gün dedim içimden... Belki bir gün her şey eskisi gibi olur...

Bir Aşk Hikayesi #wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin