♡
(måneskin- the loneliest)
"Buğra!"
Nefes nefese bir şekilde koridorumdan uyandım. Ben uykularımda gördüğüm şeye "koridor" diyordum. Labirent de olabilirdi gerçi ama koridor benim için daha anlamlıydı.
Ona giden yolum koridordu. Yine koridor görmüştüm, hem kötü hem de iyiydi koridorum. Ne kabustu ne rüya. Sonu kötü biten bir koridor... Bir elimi sızlayan kalbime götürdüm ve derin derin nefes almaya çalıştım.
Diğer elim ile telefonumu kavradım ve ekranı açtım. Saat 06:38 idi. Okula 7'de gidiyordum. Hazırlanmam için 22 dakika bir hayli yeterliydi. İnternetimi açtım. Bildirimler ardı ardına dökülünce tek mesaj bildirimi olan Buğra'nın mesaj bildirimine tıkladım.
Buğra: iyi uykular (23:51)
Buğra: uyuyamadım (02:14)
Buğra: ben onu çok sevmiştim biliyor musun elfida (02:56)
Buğra: kalbim onunla dolu hâlâ, onun hayaliyle yaşıyorum (02:57)
Buğra: kokusunu özledim, ciğerlerimin onun vanilya kokusuna hasret olduğunu tüm benliğimle hissediyorum (02:59)
Buğra: beni seven birine bunu söylüyorum ben? (03:00)
Buğra: özür dilwrim, kwndimi tutqmadım (03:22)
Buğra: çok ozyr dilwrim (03:22)
Titreyen ellerimi klavyede gezdirdim.
siz: hiç sorun değil
siz: sen nasıl mutlu olacaksan, ne istersen söyleyebilirsin bana
siz: için rahatlayacaksa benim için sorundan çok mutluluk yaratır
siz: bana istediğini paylaşabilirsin, arkadaş edin beni kendine (06:40)
Yutkundum ve telefonumu kapatıp yatağımın üstüne koydum. Okula gitmek için hazırlanmaya koyuldum. Telefonumu aldım ve kapıya yöneldim. Sabahları kahvaltı yapmazdım, midem almazdı. Telefonum bildirimle titrediğinde ayakkabılarımı giyiyordum. Geç kalmamak için hızlı adımlarımı durağa yönelttim. Servisi beklemeye başladım.
Buğra'dan gelmişti bildirim. Bu çocuk uyumamış mıydı? Eskiden çok uyurdu. Buluşacağımız, birlikte dışarı çıkacağımız günler hariç...
Buğra: teşekkür ederim
Buğra: günaydın (07:56)
Bi' an Buğra'dan eskiden aldığım günaydın mesajlarını anımsadım ve burukça gülümsedim. Anılar çok... Çok acıtıyordu.
🌬
siz: günaydınlar efendimm
yazıyor...
çevrimiçi
yazıyor...
Ne yazıyorsun bu kadar, şapşal çocuk.
Buğra: günaydınnn bal tenli, toprak saçlı, toprak gözlü, bilge bilmişim...
Mesaj böyle bitmiyordu, sonunda sayısız ve rengarek kalpler vardı. YERİM Kİ BEN BU ÇOCUĞU EFLA.
siz: buğra
siz: NİYE UĞRAŞTIN BU KADAR PIT PIT
siz: şapşal mısın
Buğra: öyleyim sanırım
Buğra: ehehehe
...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
elfida/yarı texting
Ficțiune adolescenți"eğer bu ölümse, ölümden korkmamalı. onun güzel yüzünde, ölüm bile güzeldi." •francesco petrarca & aklımdan çıkmıyor. aklım çıkıyor, o çıkmıyor. •oğuz atay ... ben değil, o değil, biz ölmüştük. bazen bir ölüm iki ruhu da beraberinde götürebilirdi. e...