16.BÖLÜM

21 1 4
                                    

                                                                    16.BÖLÜM

              Nefeset çırpınıyor Sisibel’in elinden kurtulmak istiyordu ama onun gücüne karşı koyamıyordu. O bir kedi gücünde Sisibel yılan gücündeydi ona güç yetiremezdi. Oğluna haykırıyordu.

-          Merküralp yalvarırım kaç buradan. Bırak git ne olur? Lütfen kaç.

Merküralp ise annesini duymazdan geliyordu. Ne annesini, ne babaannesini ne de köpeğini bırakabilirdi. Lilibel onu zehirlemek üzereydi o ise ona saldırıyordu. Oda bir köpek olarak ona güç yetiremezdi. Etrafta bir yılandan güçlü hayvan olsa ona hükmedebilirdi ama köşeye sıkışmıştı. Lilibel onu zehirlemek üzereydi. Bu sırada Lilibel acı bir haykırışla kıvrandı. Aybüke mutfaktan bir satır alıp gelmiş. Saniye’nin bileğini sıkan kuyruk kısmına vurup koparmıştı. Lilibel acı ile kıvranırken Saniye’yi Fatma ile birlikte içeri aldılar. Lilibel Aybüke’ye saldırmak üzereyken onlar kapıdan güvenli bölgeye geçmişlerdi. Lilibel çatal dilini Aybüke’ye doğru uzatıp tısladı.

-          Sen. Bunun hesabını vereceksin. Seni yok edeceğim.

Yılan gözleri büyük bir nefretle baktı. Üçü de onun karşısında korkuyla donup kalmıştı. Lilibel acıya fazla dayanamadı hızla sürünerek kayboldu. Kızı Sisibel de onun kopan kuyruğunu alıp peşinden gitti.

              Saniye’nin ayağı mosmor olmuştu. Fatma şok geçiriyor ne olduğunu anlamadan boş boş bakıyordu. Aybüke kendini toplamış Saniye’nin moraran ayağına müdahale etmek istedi. Saniye buna izin vermedi. Ayağa kalkmaya çalıştı. Kırılmamıştı ama çok acıyordu. Yine de umursamadı. Topallayarak evden çıktı. Geri dönüp Fatma ve Aybüke’ye seslendi.

-          Sakın evden dışarı çıkmayın.

Aybüke onun için endişe ediyordu.

-          Saniye yenge daha felç atlatalı çok olmadı şimdi ayağın bu durumdayken nereye gidiyorsunuz?

-          Siz merak etmeyin. Ben iyiyim. Siz evde kalın sakın çıkmayın.

-          Tamam ama ayağını yukarıda tutman gerekir.

-          Ben hallederim. Arabanın ön panelinin üstüne koyarım.

Merküralp köpeğin içinden çıkmıştı ona baktı.

-          Arabaya geçelim. Hadi sür dedene gidiyoruz.

Merküralp başıyla tamam der gibi onayladı. Arabaya geçtiler. Saniye öne oturup ayağını ön panelin üstüne koydu. Arkasına yaslandı. Merküralp arabayı sürerken Nefeset arka koltukta belirdi.

-          Cihan’ı kurtaracak mısın?

-          Sen. Bütün bunların suçlusu sensin.

-          Ben kötü bir şey yapmadım. Asıl siz beni ve oğlumu esir ettiniz. Özgürlüğümüzü hayatımızı çaldınız. Benim hiç bir suçum yok.

-          Bunu sizin iyiliğiniz için yaptık. Bak daha özgür olduğun ilk günden herkesin hayatını tehlikeye attın.

-          Bu benim hatam değildi. Sen İlkinyas ile görüşmeyi kabul ettiğinde ona haber gönderecektim. Güvenle görüşecektiniz. Sen dışarı çıkınca Lilibel seni yakaladı. İlkinyas’ın yanında buna cesaret bile edemezdi.

-          Merküralp’i de tehlikeye atıyorsun. Asıl onu koruman gerekirdi. Ben önemli değilim. Sen nasıl bir annesin oğlunun hayatını tehlikeye atıyorsun? Onun hayatını kurtarmak için ona hasret kalmaya razı olmalıydın. Senin evlat sevgini tatmin etmen oğlunun hayatından önemli olamaz. Ama senin önceliğin oğlun ve onun sağlığı değil güç peşindesin.

ESİR CİN 1 Nefeset (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin