|11| Beni mi kıskandın?

3K 360 280
                                    

The weeknd- İs there someone else

Akşam yemeğinden önce terasta son güneş kırıntılarının tadını çıkaran mahkumların her biri kendi sorunlarını konuşuyor ve hepsinin kafasını karıştıran farklı olaylar dilleniyordu.

"Bu kadın bize ayak bağı olacak gibi..."

Kendi köşeleri olarak belirledikleri yerde konuşan çete üyelerinin gündemi ise yeni hapishane müdürü ve onun kurallarıydı. Burada sürekli görev almak için üstlerine kendini ispat etmeye çalışıp, hapishane yaşantısına aykırı şeyleri öne sürüyor ve bu oyunları artık can sıkıcı hâle geliyordu. Onun burada kalıcı olması düşünüldüğü kadar kolay ve pürüzsüz olmazdı. Bu yüzden bir şekilde görevden alınması ya da taraf seçmesi gerekiyordu.
Aksi takdirde çetenin içerdeki gücüne zarar gelebilir ve dışarısı için de işler karışırdı.

Çünkü Moonbyul, geçmişte onları yıllarca zorlayan eski bir komiserin yeğeniydi ve intikam için burada olduğu çok belliydi. Olabilecek her türlü saldırıya hazırlıklı olmaları gerekiyordu.

"Bir şekilde onu etkisiz hale getirmemiz lazım." demişti Taehyung, ardından yeni bir sigara yakmış ve biraz ilerde Jisung ile konuşan çocuğa bakmıştı. Jungkook ile bakışları kesiştiğinde göz kırpmış ve Jungkook'un da göz devirmesine sebep olmuştu. Onunla uğraşmayı seviyordu.

"Aslında tek derdi Taehyung"

"Biliyorum"

Jay'in sözlerine katılmış ve sigarasını içmeye devam ederken  kafa sallayarak sohbette olduğunu belirtmeye çalışmıştı ama aslında tüm odağı Jungkook'un ta kendisiydi. Jisung ile olan konuşmasını bitiren çocuk, sırtını duvara yaslamış ve ara ara kaçamak bakışlar atarak Taehyung'u kontrol ediyordu. Her kontrolünde Taehyung'un ona baktığını gördüğünde ise gözlerini kocaman açıp, Taehyung'a hesap sorar gibi uzaktan el kol hareketleri yapmış ve ağzından bir şeyler geveleyip, önüne dönmüştü.

Taehyung ise gülüşünü bastırmak için başını önüne eğmiş ve birkaç saniye yanak içini ısırmıştı. Ardından tekrar kafasını kaldırmış ve Jungkook'un ona yan bakışlar attığını görmüştü. Hem Taehyung'a tavır alıp, hem de durmadan ona bakması komikti. Yaptığı tüm o mimiklerin Taehyung'u sinir ettiğini düşünmesi de...

Ama onun bu şımarık ve cazgır hâlleri Taehyung'un hoşuna gidiyordu. Onu çileden çıkartmak da bunun bir parçasıydı. Bu yüzden Jungkook bu sefer ona baktığında öpücük atmış ve çocuğun şokla önüne dönmesini sağlamıştı. Bu sefer kendini tutmadan gülümsemişti.

"Tabi Taehyung bambaşka bir âlemde şuan..." Minho'nun söylenmesi ile odağı değişmiş ve sohbete dönmüştü. Jungkook'a karşı olan bu tavırları Christian'ın hoşuna gitmiyordu ve Taehyung bunu çok iyi biliyordu. Bu yüzden hemen toparlanıp, konuyu dağıtmıştı.

"Bence Jay Park bu işi kolay bir şekilde bitirebilir."

"Ben mi?"

"Kadınlar benim uzmanlık alanım demiyor muydun?" diyerek topu attığında, Jay kararsız kalsa da kafa sallamıştı.

"Kadını kafalarsan bir süreliğine rahat oluruz" okları Jay Park'a çevirip, konuyu dağıtmada başarılı olmuştu. Aslında söylediği şeyler mantıklıydı. Karşı taraftan gelecek hamlelerin ne kadar yıpratıcı veya etkili olduğunu bilmeden bir atakta bulunmak doğru olmazdı. Bu yüzden biriyle savaş içine girmeden onu kendi tarafına çekme şansını kullanmak daha cazip geliyordu.

"Kadını çözebilir misin?"

Bu sefer Christian konuşmuş ve Jay kararsız kalsa da çaktırmadan onu onaylamıştı. Aslında buraya intikam için gelen birini baştan çıkarmanın kolay olmayacağını biliyordu ama kadınlar üzerindeki etkisinin farkındaydı ve hiçbir kadının ona karşı koyamayacağının da...

No Devotion | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin