Rüveyda

14.bölüm:Konağa dönüş

Şoför Hazar Kaya ve Rüveyda'yı konağa bırakınca.Kaya konağın kapısını çaldı kapıyı açan Sıdıka kadın koşun Ağam ile hanımım geldi. Buyurun Ağam hoş geldiniz.
Kaya Rüveyda'ya dönerek "sen odana geçip dinlen yol ve bugün yaşadıkların seni yordu."
Akşam yemeğinde Rüveyda'nın en çok sevdiği içli köfte yemeği vardı.Hiç iştahı yoktu.Aklı Ömer abisinde idi.Zorla da olsa yemeğini yedi.Sıdıka "Ağam Hazar gelince beni görsün demiştiniz geldi."
"Tamam gelsin bakalım."
"Buyur Ağam beni çağırmışsın."
"Ne yaptın Ömer evladı ve annesini evlerine kadar götürdün mü?
"Evet Ağam evlerine kadar annesine yardım ettim hatta yatağına bile yatırdım,annesi ve Ömer sana ve hanımıma çok dua ettiler sana çok teşekkür ettiler."
"Durumu nasıldı kendine geldi mi peki "
Geldi Ağam ben bırakınca iyidi.
"Yarın sabah yine git sor bakalım durumunu öğren bir ihtiyaçları olursa giderin."
"Emrin olur Ağam."
Rüveyda duyguları karşısında derin bir oh çekip yemeğini yedikten sonra uyumak için odalarına gitti.
Kendisine yere döşeğe yatak sermişti.Kaya ise yatağına uzanmıştı.Yatağında doğrulan Kaya Rüveyda beni dinle sana diyeceklerim var.
Rüveyda da döşeğin üzerinde doğrulup oturdu.
Gel yanıma yatağa otur yakından dinle beni.
Ailene gitmeden önce öğretmen geliyordu eğitimin yarım kaldı,okuma yazman yok imza atmayı öğrenmen lazım.Ananen den sana miras kaldı ben o mirasi asla kabul etmiyorum senin malındır.Senden önceki eşlerimin bu eve bir çöp bile getirmesine razi olmadım, ama sen öksüz ve yarım olduğun için seni daha fazla üzmemek için ses çıkarmadım.Senin aldığın mirasın yanında benim malımın mülküm daha fazladır sakin aldığın miras seni değiştirmesin.Bana karşı ilk gün nasılsan bundan sonra da öyle olmaya devam et.Benim olan hersey seninde hakkındır.
Resmen yaşıt olduğun zaman sana resmi hükumet nikahı da kıyacağım benim ne kadar bu konakta,malda mulkte hakkım varsa seninde olacak.Seni hiç bir zaman mahrum etmeyeceğim.
Kendini geliştireceksin.Kaya ağanın hanımı olmanın hakkını vereceksin.Tamam mi?
Ağam benim malda mülkte gözüm yoktur.Hayatim bir kuru ekmek yiyerek geçti.Sana asla nankörlük yapmam.Mirası almayi kabul etmedim zorla kabul ettirildim.Cevrendeki herkese sana ihanet etse ben asla sana ihanet etmem.Gözün kapalı bana güvenmeni isterim."
"Sen güvenimi peynir meselesinde kazanmaya başladın, dikkat et iyiyim hoşum amma tersim de pistir.Senden iki isteğim var."
"Buyur Ağam"
"Birincisi bana odamizda iken Ağam deme Kaya söyle,bunu sana daha önce de söylemiştim
"Ama ağam"
"Sözümü kesme.Ben senin eşinim diğerlerinin ağası.Ikinci olarak babanın evinde baktım da yine ayağında hal hal takmışsın ,ayağında unutmuşsun,o hal halı takmanı istemiyorum."
"Konuşabilir miyim?"
"Evet"
"Sen benim ağamsın bana iyilik yapıyorsun.Sen istemesende sen benim büyüğümsün ağamsın.Hal hal takmayı seviyorum o bana annemden yadigar ondan bana bir bu hal hal,bir kolye ve birkaç eşya kalmış,onun eşyalarını kullanınca onun varlığını yanımda oluşunu hissediyorum,o bana güç veriyor."
"Kolyeyi takabilirsin, ama hal hal olmaz."
"Neden ama hal halın nesi yanlış "
"Yanlış olan birsey yok takmanı istemiyorum, Eğer takmayı çok istiyorsan bu odanın içinde takmana izin veriyorum dışarıda asla takmayacaksın bir daha bana nedenini sorma içinden(hal halın ayaklarına çok yakıştığını,sana ilk hal halın sesini duyunca vurulduğumu nasıl söyleyebilirim) konuşuyordu.
"Olur söylediklerini hal hal takmamayı kabul ediyorum."
Rüveyda Kaya'nın yatağının köşesinden kalkarak kendi yerde bulunan döşeğine gidip uyumak için uzandı.Bir müddet sonra hafif ağlama sesi geliyordu Kaya sessizce yatağından kalkıp Rüveyda'ya bakmaya gitti,Rüveyda elinde annesinin kolyesini sıkıca tutmuş rüyada ağlıyordu, ayak bileklerini oynatınca hal hal sesine uyanıp karşısında Kaya'yı görünce önce korktu,sonra "birsey mi isteyeceksin Ağam buyur."
"Hayır kötü rüya gördün galiba ağlıyordun merak ettim seni bakmaya geldim,kedi hal hal sesine uyandın ben sana seslenmedim."Hemen koşar adımlarla yatağına gitti...

Evleneli 4 ay olmuştu.Rüveyda'nın iştahı gün geçtikçe azalıyor, kokulara dayanamıyordu.Hemen kusmaya koşuyordu.Bu olanları gören Kaya'nın gelini ve 2.kizi Nazlı şüphe etmişti.
Bir gün Kadriye ve Aslan yine gezmeye gelmişti.Onlara sofra kurulmuştu.Sofrada tereyağlı sırın yemeği de vardı. Rüveyda tereyağını kokusunu alınca yine midesi bulandı ve koşarak wc (helaya) gitti.Bu olayı gören Kadriye Rüveyda'yı bir köşeye çekip kız yoksa sen gebe misin?(hamile misin?)
"Ne hamilesi abla yok öyle bir şey.Ben henüz kendim çocuğum.
Çocukmuş küçül cebime gir.Sen evlenmeden bir ay önce ergenlik çağına girmedin mi?artık hamile de olursun,anne de olursun.Eğer çocuğun erkek olursa yaşadık Kaya ağa 4 kiz bir erkek çocuktan sonra bir erkek daha olursa dünyayı ayağın altına serer ,akıllı ol hamile değilsen bile elini çabuk tut bir evlat ver ona."
" Neler söylüyor bu kadın biz ayrı yatakta yatıyoruz bilemden hamilesin diyor.Ben daha bir çocuğum nasıl hamile olurum" içinden konuşuyordu."Sus abla bunları Kaya ağa duymasın ağa sana çok kızar."
Kadriye yine yapacağını yapmış Kaya ağaya.Ağam sana güvendim güzel kızımı emanet ettim kız zayıflamış, hasta galiba sürekli midesi bulanıyor bir doktora göründü mü,yoksa ben doktor getireyim kızım kıymetlidir."
Duydukları karşısında sinirlenen Kaya doktor getirmek icab ederse ben getirtirim, benim karımı benden çok düşünen yoktur.Sizin evinizden geldiği günden beri kusuyor doktoru kendisi kabul etmedi.Sizde ne yedi içtiyse midesi bozuldu demek.Akşam doktor gelip bakacak."
Akşam Kaya'nın özel doktu Bayram gelip Rüveyda'yı muayene etti.Nabzini kontrol edince cift nabız attığını gördü,Kızım hamile misin?
"Hayır. "
İki nabız var hamilesin.Sabah hemen hastaneye geleceksin bazı tetkikler yapılacak.
Kaya kapıda bekliyordu doktor dışarıya çıkınca "neyi varmış Bayram."
"Tahminime göre çok iyi birşeyi var ama yarın tahkik(tahlil )yapmak için hastaneye bekliyorum sizi."
"Neyi var be adam insanı delirtme de söyle."
"Müjdemi isterim."
"Ne müjdesi çıkar şu ağzındaki baklayı."
"Tahminimde yanılmam ama hanım ağa olmadığını söylüyor,6.kez baba olacaksın Kaya ağa ben sizi yalnız bırakayım eşin ile."
Kaya "ne diyorsun sen 6.kez baba mı olacağım, doğru mu?"
Koşarak odalarına Rüveyda'nın yanına gitti."Doktor Bayram'ın soyeldikleri doğru mu?"
"Bilmiyorum ben,hamile nasıl olunur bilmiyorum."
Ah çocuk 16 yaşında yaşıtlarından daha mahsun çocuk, zorla evlendirilen çocuk.
"Hamile olmak için aynı yatakta uyumak gerekmez mi Ağam biz ayrı uyuyoruz doktor yanlış söylüyor.Onlara inanma."
Ayni yatakta uyuyarak hamile olacağını zanneden çocuk.Bak Rüveyda evlendiğimiz ilk akşam varya o yaşadıklarımız ile hamile kalınıyor, galiba sen o gece hamile kaldın 4 aylık bebek olmalı.Beni affet senden özür dilerim.Daha sen bir çocukken ben sana neler yaptım.Çok pişmanım o gece için ama sana yalan da söyleyemem bu haber beni çok mutlu etti.Eğer gerçek çıkarsa dile benden ne dilersen."Bundan sonra sen yatakta yatacaksın ben yerde dösekte uyuyacağım."
Sabah olunca ilk iş doktor Bayrama hastaneye gittiler.1960 yılıydı ve Türkiye de ilk ultrason makinesi sadece İstanbul ve Anakara da bulunuyordu."Hanımın çok şanslı Kaya bey bugün arkadaşım bana ta İstanbul'dan ultrason aleti getirdi eğitim vermek buradaki geceleri kısa bir süreliğine takip etmem için ilk hastamız siz olacaksınız,bu makine için 6 ay önceden sıraya girmek gerekiyor ama bizim merkezimiz özel olduğu için sıra beklemenize gerek kalmadı,belkide ilk ve son defa göreceksiniz bebeği makine geri gidecek."
Rüveyda "korkuyorum Ağam" Vücudu korkudan morarmaya başlamıştı.
Kaya sedyeye uzanan Rüveyda'nın ellerini sıkıca tuttu,"korkma ben burdayım."
Doktor karnına makineyi dayayıp baktığında işte bakın ben size söyledim burda işte oğlunuz.
"Oğlum mu olacak bayram gerçekten mi."
"Evet işte bak burada."
"Heyt be oğlum olacak,dile benden ne dilersen Rüveyda."
Rüveyda ağlıyordu,öyle böyle değil hıçırıkla ağlamaya başladı.
Doktor her anne adayı ağlıyor rahat olun içinizden geldiği gibi davranın ,bebeğin kalp seslerini de duymak ister misiniz?
"Kalbinin sesi de mi var."
"Tabi hanım efendi kalbi 5.haftada atmaya başlıyor bakın açıyorum dinleyin."
Küt küt kalp seslerini duyan Rüveyda ve Kaya göz yaşlarını tutamadılar.
"5 defa baba oldum ama ilk defa bu kadar sevinçliyim,bu çocuk bana çok değişik duygular yaşattı."
"Hanım efendi kendisine dikkat etmeli, iyi beslenme ve düzenli uyku ile güzel bir hamilelik dönemi geçirecektir.Asla stres,üzüntü yaşamamalı malum annenin yaşı çok küçük doğumda bir aksilik olsun istemiyoruz."
"Merak etme Bayram artık onları gözüm gibi koruyup kollayacağım, demek oğlan olacak ha emin misin?"
"Eminim eminim ,arkadaşım da baktı erkek evlat geliyor."

🌺💜

Sevinçli bir şekilde doktorun yanından ayrıldılar.Rüveyda ağlıyordu göz yaşları hiç durmadı,ben nasıl olur ben anne olamam.
"Ağlama Rüveyda mutsuz mu oldun.Senin ve benim bir parçamız oldu.Neden mutsuzsun."
"Hazar arabayı çarşıya sür,alışverişe gideceğiz."
"Olur Ağam."
Elazığ'ın en merkezi çarşısı olan Kapalı çarşıya gittiler.Tüm esnaf Kaya'yı tanıyordu.
"Oo kimler gelmiş Ağam buyur bir çedene kahvesi ikram edelim."
Önce kuyumcuya gittiler.Rüveyda'nın beyaz tenine yakışacak 3 metre uzunluğunda zincir ucuna ise 1 tane mavi turkuaz kolye ucu seçti.
" Kolunu uzat bana."
Rüveyda siyah çarşafının içinden utana sıkıla sağ kolunu uzattı. Sağ kolunu altın bilerzik ile doldurdu.
"Ağam yeter ben bunları taşıyamam."
"Yetmez yetmez hele dur daha bunlar ne ki."
Yandaki dükkandan çiçekli bir elbise ve çiçekli desenleri olan şalvar, yazma aldı hepsini Rüveyda'ya sormadan kendisi seçti.
Diğer dükkandan ayakkabı aldılar.
Baklavacı Murat ustadan 4 tepsi baklava aldırdı.
Alışveriş bitince konağa gitmek için arabaya bindiler.

🚗🚙

Rüveyda başını otomobilin penceresine dayamış hafif hafif göz yaşı döküyor.İçinden "annem de beni ilk öğrendiği zaman acaba bu kadar ağlayıp üzüldü mü?Ben daha çocuğum nasıl anne olacağım, tek elimi görünce ona ne anlatacağım.ona iyi bir anne nasıl olacağım.
Anne olmak bu kadar kolay mı?nasıl hemen bebek oldu.
Ben de annem gibi ya ölürsem, zaten Kaya ağanın kaderi sanki iki eşi doğumda ölümüş,ben ölmek istemiyorum olmaz ben daha küçüğüm.
Belki de ölmem çok iyi bir anne olurum.4 ay geçmiş bile doktorun dediğine göre 5 ay kalmış."
Omuzuna dokunan Kaya'nın eli ile sarsıldı gözündeki yaşları sildi.

Konağa geldiklerinde,herkes meraktan avluya inmişti onlardan gelecek haberi bekliyorlardı.Kayanın tüm çocukları,gelini,torunları tek sıra dizilmiş onları bekliyorlardı.
Oğlu Ahmet babasının eline uzanıp öptü."Hayırlı haberini bekliyoruz baba hele söyeleyesin."
"Hanım ağanız Rüveyda yüklüdür.Doğacak olan bebek erkekmiş,bu saatten sonra eli sıcak sudan soğuk suya girmeyecek istediği gibi özgür avluda ,konakta gezecek.Herkes bana nasıl saygı duyuyorsa ona da öyle davranacak,şimdiye kadar ona yapılan yanlışları affediyorum.
Hadi sen odana git dinlen."

Konak halkı duydukları mutlu haber karşısında sanki cenaze haberi almış gibi üzüntü ile karşıladılar, ama Kaya'ya belli etmemek için herkes hayırlı olsun diye barışmaya başladı.
Hazar arabadan alışveriş filelerini getirince özellikle gelini ve kızları çok sinirlendi.Rüveyda'ya başta eli olmadığı için acidilar,Kaya'nın ona bağlandığını hepsi farkına varmıştı.Artik ortaya kıskançlık tohumları serpiliyordu.Bebeğin erkek olduğunu duymaları hiç hoşlarına gitmedi.

Zavallı küçük gelin Rüveyda, daha 16 yaşında hem evlendi,hamile kaldı.Kendisi bir çocukken,kendisinden yaşça büyük insanlara üvey anne oldu.Kaya'nın torunları bile kendisinden kaç yaş büyüktü.

"Annen yoksa evinde yok,baban da yok, baban da babalık oluyor.Babası iyi bir baba olsaydı kızına değer verseydi bu aileye kurban etmezdi."