15.bölüm:Yeni bir gelecek.👶🏻

525 17 6
                                    

Rüveyda için hayatında yeni bir sayfa açılmıştı.Kendisi daha 16 yaşında bir çocukken anne olacaktı.Bu duyguyu ilk defa yaşıyordu,onun için hem özel hemde korku veriyordu.Üvey annesinin kardeşi Aslan'a hamile olduğunda karnının ne kadar çok şiştiğini görmüş korkmuştu,benimde mi öyle kocaman göbeğim olacak ya göbeğim hep öyle kalırsa diye kendince konuşup üzülüyordu.
Kaya artık eve değişik kurallar getirmişti.Rüveyda kahvaltısını yada akşam yemeğini canı nerede isterse orada yiyebilecekti,kalabalık ortamda bulunmayacak,hiç bir iş yapmayacaktı.
Sıdıka kadın onun her hizmetinden sorumlu olacaktı.
Olanlara şahit olanların memnun olmadığı her hallerinden belliydi.Yüzlerine gülüp çok sevindik hayırlı olsun söyleyip arkadan ise bu kadın kesin kendisi gibi sakat çocuk dünyaya getirir inşallah babamız da bu sevinciyle boğulur inşallah diye gelini ve kızları dualar ediyordu.Bir insan üvey olsa bile daha doğmamış bir kardeşine, suçsuz bir bebeğe böyle beddua eder mi ?Yüreğinde merhamet olan hiç bir canlı böyle birşey düşünmez.
Rüveyda'nın hayatı çok güzel gidiyordu.Babası ona küçükken Kuran'ı Kerim'i öğretmişti odasında oturduğu zaman okuma yapardı,sesi çok güzeldi o okumaya başlayınca penceresine kuşlar konup onu dinlerdi.
Kaya haftada 1 gün öğretmenin ve Adabı muaşeret öğretmenini eve kabul ediyor,onları Rüveyda'nın odasına ağırlıyorlardı.
Artık Rüveyda ismini yazmaya kadar gelebilmisti,çok güzel ağlıyordu konuları dikkat ve özen gösteriyordu.
Adabı muaşeret öğretmeni Muazzez harika bir hanım olacak."Bir hanım efendi ilk önce oturup,kalkışıyla kendini belli eder."
Rüveyda sanki dünyaya yeni gelmişti.Hayatında ilk defa böyle özen görüyor,seviniyor, seviliyordu.
Kaya bazıları yerdeki döşeğinde oturup Rüveyda'yı izlerdi gizli gizli,bir gün "Rüveyda'ya izin verirsen karnına dokunabilir miyim?Bende bebeği hissetmek istiyorum."
"Tabi Ağam."
Ellerini karına bırakınca sertçe bir tekme ile sarılıp elini geri çekti beni sevmedi kerata...

Bebek 6.5 aylık olmuştu.Rüveydanın böyle sultanlar gibi yaşamasını hazmedemeyenler vardı tabiki,Kaya'nın gelini Namziye ve kızlarından Nazlı ve Cemile Rüveyda'nın yemeğine gizlice fare zehri bırakıp Sıdıka kadına tepsi verdiler.
En çok sevdiği içli köfteyi yiyip ,üzerine ayran içen Rüveyda ağzından köpükler gelerek bayıldı.Sıdıka yemek tepsisini almaya geldiği zaman odanın kapısını açıp Rüveyda'yı yerde ağzından köpükler gelmiş baygın bulunca avazı çıkana kadar bağırıp çığlık attı.
Kaya o sırada çiftlikte atların yanındaydı,sese koşarak geldi.Çitflik konağın hemen yanındaydı.Yerde baygın yatan Rüveyda'yı hemen kucağına aldı,aç o yeşil gözlerini yalvarırım aç ne olur.3. Defa bana eş acısı yaşatma.

Köyden şehire gelmek çok meşakkatliydi,Kaya Rüveyda'yı otomobilin arka koltuğuna uzattı başını dizlerini üzerine bıraktı,elleriyle Rüveyda'nın terleyen alnını siliyordu.Az dayan ne olur beni bırakıp gitme ,bizim hikayemiz daha başlamadan bitmesin,bebeği ve seni koruyamadım ben nasıl bir insanım.Hazar arabayı hızlı sür nefes alması yavaşlıyor.Rüveyda bir defa istiğfar edip hafif gözlerini açıp "arabanız battı affedin beni Ağam"
"Sana 10 araba feda olsun sen yeter ki iyi ol."
Hastaneye yetişene kadar,2 defa daha istiğfar etti.Bu istiğfarlar olmazsa idi Rüveyda hayatını kayıp edecekti.

🤰🏼👩🏼‍⚕️🏨

Doktor Halime hemen acilde muayene edip midesini yıkadıktan sonra Rüveyda'yı odaya servise aldırdı.Rüveyda kendinde değildi ağzının tadı bozulmuş ve ağzının içinde hep yaraların, dudaklarının yırtıldığını fark etti.
"Bana ne oldu burada ne işimiz var."
"Ben doktor Halime talihsiz bir olay yaşanmış yemeğinize fare zehiri karışmış, polise de haber verildi sizden olayı dileyecekler."
"İsminiz Halime mi?"
"Evet"
"Rahmetli annemin ismi.Yillardır bu isimde hiç bir insan karşıma çıkmadı, bir Halime bana can veren ,bir Halime beni kurtaran."
"Sen Rüveyda mısın?"
"Evet,beni tanıyor musunuz?"
"Çok iyi tanıyorum ben deden Mahmut ağa ve Annanen Halide Hanımın okuttuğu öksüz ve yetim bir kızım asıl ismim Zühre, onlar bana sahip çıktı kızımız Halime'ye sahip çıkamadık, ama seni okutup iyi bir evlat edelim dediler.Bana ninem bakardı onun tüm ihtiyaçlarını giderirlerdi, bayramda annenin mezarından sonra ilk bize ziyarete gelirler,bana güzel elbiseler hele kırmızı papuçlar asla unutmam alırlardı.Beni okutup bu güne getirdiler,onlardan Allah razı olsun...
"Onların vefat ettiğini duyunca artık Zühre de öldü, artık benim adım Halime onlara layık bir evlat olacağım..."
"Çok sevindim sana sahip çıkmalarına, keşke anneme ve bana da biraz destek olsalardı,benim başıma gelen olaylar da onları kayıp etmeme sebep oldu."
"Elimizdeki imkanlar kısıtlı, ilacın bebeğe ne kadar etki ettiğini bilemiyoruz,bebek hareketini gözlemlemeni istiyorum,iki haftada bir köy ebesine muayene ol,her ay da mutlaka doktor kontrolüne gelmelisin.Korkum bebeğin ciğerlerine bir sıkıntı olması,inşallah düşündüğüm olmaz ,ama bir hekim olarak bunları söylemeliyim."
Polis ve jandarma odaya girip Rüveyda'ya fare zehirli yemeği kimin verdiğini sordu.Rüveyda zavallı Sıdıka kadının ismini vermedi,bilmiyorum uyuyordum uyandım masada yemek duruyordu bende çok acıkmıstım yemek yedim,kimseden şikayetçi değilim olabilir böyle şeyler köyluk yerde yaşıyoruz hayvanların ilacı karışmış olabilir."
Jandarma ve polis gittikten sonra Kaya neden doğruyu söylemedin diye sorunca,
"Kimin yaptığı gayet belli bu bebeği istemeyenler, bunlarda kim ikimizde biliyoruz bir cahillik etmişler şükür hepimiz iyiyiz şikayetçi olmamı gerektiren durumda yok,ama eğer çocuğuma bir şey olsaydı tek elimle o konağı başlarına yıkardım."
"Gerçekten yapabilir misin?Söylediklerini,senin naif,kırılgan bir yapın var."
"Kendi hayatımı artık boş verdim,ailem yok kimsesiz bir insanım ama babamın bana yapmadığını yapıp canım pahasına çocuğumu koruyacağım sende buna şahit ol Kaya ağa."
"Bana ilk defa Kaya ağa diye seslendin,önceleri Ağam söylerdin."
"Bir kuşun yumurtasını,yada yavrusunu almaya kalkarsan,sana tüm gücüyle saldırır iç güdüsü yavrusunu korumaya bağlı.Karşısındaki kim olursa olsun hemen karşı korumaya başlar.Ben de öğrendim ki ( benim benden başka kimsem yok ) ama şimdi o var, benimle büyüyen, benimle nefes alan bir can var."Benim benden başka dostum yok."

Kaya duydukları karşısında irkilip içinden onu" sesiz, ezilmiş birisi olarak görüyor ona sürekli yardım eli uzatmak istediği aklına geldi.Demek ki acılar bazen insanları olgunlaştırıp, güçlendiriyor,Rüveyda o kadar acı bir hayat yaşamasına rağmen naif,kırılgan bir yapısı vardı bu yapısını bebeğinin hayatını kayıp edeceğini anlayınca yıkmış ve kaderiyle herkesle savaşmaya başlamış görünüyordu."

Rüveyda Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin