17.Bölüm

566 27 0
                                    

Alp Kutluer:

"Yani bu kız bunca zaman bok gibi bir hayatı yaşamış üstüne bir de hem senden hem benden darbeyi almış?" dedi Mert şok içinde. Kafamı salladım hafifçe.

"Yani babası dolandırıcıymış?" dedi. Yine salladım kafamı.

"Emre de yürümüyormuş aslında hiçbir zaman?" dedi. Tekrar ve tekrar kafamı salladım.

"Yani suçsuzmuş?" dedi Mert. Yutkundum. "Yani boşuna kıza yarak gibi davranmışız?" dedi. Bir daha yutkundum. "Yani Allah belamızı versin?" dedi. Ofladım.

"Şimdi elimizde iki kar küresi bir de hilalli kolye ile kalan salak sensin o değil ve biz iki yıldır bu kızın adını bile ağzımıza boşuna almamazlık ettik." dedi. Hala sindirme süreci yaşıyordu.

"Oğlum yemin ederim bok gibi bir durum içindeyiz ama bak bu durumda kendimi değil seni düşünerek bir tek şey diyebilirim." dedi. Ona baktım. "Yine de hiç aramayan o. Sana söylemekten kaçan o. Geri gelince bile anlatmayan da o. Hoş şu durumda senin gibi bir yarak kafalıya ben de anlatmak istemezdim bok gibi davrandın kıza...ama niye aramamış ki?"

"Utanmıştır kesin." dedim. Mert oflarken tekrar oturdu sandalyeye. "Hem ne şartlarda bulunuyor bilmiyorduk da." dedim ve masadaki kar kürelerine baktım. İlk aldığım içinde ağaç olan kar küresi ve son aldığım içinde koca bir kar tanesi olan küre duruyordu. Geyikli olan kırılmıştı sanırım. Mert, Arden'in onu aldığını söylemişti.

"Ne zaman dönecekti Arden?" dedi birden Mert.

"Bilmiyorum." dedim. Derin bir nefes aldı Mert.

"Alp."

"Efendim?"

"Dönse bile o kavganın üstüne...seni tamamen çıkartmış olabilir hayatından."

"Kız suratıma hala sana değer verdiğimi nasıl görmezsin dedi Mert."

"O ana kadar veriyor olabilir." dedi. Kaşlarımı çattım. "Sadece ufak bir hatırlatma kardeşim. Kendini üzmeni istemem." dedi. Derin bir nefes aldım. "Sonuçta sen inatçı bir pislik olabilirsin ama Arden saf bir kız olsa bile inatçılığı olmasa da kırgınlığı konusunda çok sert ve zor biri olabiliyor. Hatırlıyorum." dedi. Hatırlıyordum. Ben de hatırlıyordum. O on birinci sınıfa giderken yılbaşı partisinde onunla ufak bir tartışma yaşamıştık. Kıskançlığım tutmuştu ve Arden üç hafta yüzüme bakmamıştı. Dördüncü hafta zorla evlerine girdiğim için mecbur kalmıştı ve ben barışana kadar gitmem dedim diye annesigile yakalanmamak için benimle barışmıştı. Sonra burnumdan getirmeye devam etmişti ve bunu geçirebilmek için yemin ederim süt dökmüş kediye dönmüştüm.

Ufacık kızın beni getirdiği haller gerçekten NASA tarafından falan incelenmeliydi.

"Hem bak ben de severim iyi kızdır ama belki dolmuştur miadınız? Yani atlatıp başkalarına geçmeniz falan gerekebilir." dedi. Ona bakarken kaşlarımı çattım

"Mert sen bana ne dediğinin farkında mısın acaba şu an amına koyayım?"

"Kardeşim bak..."

"Mert iki yıl yoktu bu kız. İki yıl sonra bile hala kendini açıklamaya çalışıyor kız bana. Bırakmış vazgeçmiş insan öyle yapmaz sen de ben de biliyoruz."

"Bak ben seni her ihtimale hazırlıyorum. Döndüğünde ve o da döndüğünde ne gibi bir durum yaşanacak bilmiyorsun. Geldiği günden beri haklı sanarak kendini kıza bok gibi davrandığını unutma." dedi. Yutkundum. "O da sana aynen dönüş yaparsa yani garipseme. Çünkü biliyorsun ki hakkıdır." dedi.

"Çok garip." dedim birden.

"Ne?"

"Bundan iki hafta önce affedecek konumdaki bendim."

HAYAT VE AY (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin