Taehyung
-Hala seviyorsun beni değil mi jungkook?
Evet karşımda oturmuş bir adet jungkook vardı. Hamlem onu buraya yeni bir eve getirmekti. Jimin ve J-Hope'a mesaj atmıştım. Bulundukları yeri konum atmalarını istedim. Ve Jungkook'u almak için adamlarımın geleceği sırada bulundukları mekanda sadece jungkook olsun istedim. Jungkook daha arakdaşlarının bu ihanetini öğrensin istemiyordum. Her şeyin zamanı vardı.
-Galiba hala seviyorum. Sen seviyor musun beni?
Sorusunu cevaplamamı beklemeden kendisi cevapladı.
-Tabii ki de hayır değil mi? İkimiz çok farklı sevdik birbirimizi. Sen beni yıllardır gözünde cesur her işi yapabilen korkmayan bir jungkook olarak gördün. Beni sana iyi bir katil arkadaşı olarak gördün. Sonra istediğin gibi biri olmadığımı anlayınca siktiri bastın.
-Peki ben seni böyle gözümde büyüttüm. Sen sen ne yaptın jungkook? Bana cidden ilk görüşte aşık mı oldun? Nasıl oldun? Sadece bir günde aşık olamazsın. Tanıştıktan iki gün sonra ağzına sıçtım senin amk. Nasıl aşık olabiliyorsun?
-Ben Andrew'e de böyle aşık olmuştum. Mahallemize ilk geldiğinde dedimki vay be ne yakışıklı. Tabii o zamanlar 10 yaşında flnım. İşte o gece çok düşündüm onu. Sabah dışarı çıktığımda onu gördüm. Gece o kadar çok düşünmüştüm ki sabah onu görmemle kalbim böyle ayy anlatamam o hissi. Sonra akşamı beni dövdü.
-NE DÖVDÜ MÜ?
Bunu beklemiyordum, büyük kahkaha atıyordum şuan. Jungkook da gülmeme eşlik etmişti. Bir kaç dakika sonra kendime gelince konuşmaya devam etti.
-Açıkçası kırılmıştım. Yani o bir gece de kalbimin bir kısmını Andrew ele geçirmişti. Ama akşamı da ayak yememle kalbimin diğer kısmı kin beslemişti. Neymiş bana gıcık olmuş. Hah götüm. Sonra mahallede arkadaş bulamayınca bana kaldı gerizekalı. Öyle işte ya ben onu arada seviyordum arada bana bağırınca fln sevmiyordum. Aşık dediğin insanı ne kadar çok düşünürsen kalbin o kadar ona yer ayırır. Yani ben seni çok düşündüm ilk iki gün ve kalbimde yer aldın. Sonra bana kendi evimde yüzüme karnıma vurman canımı çok yaktı. Kalbimin bir kısmı sana nefret besledi. Sonra öpünce kalbimin diğer kısmı sana olan yerini biraz daha büyüttü. Tabii sen bir sevgi ile yaklaşıyor bir nefret ile yaklaştığın için kalbim şaşırdı ne yapacağını. Bende senin hakkında bir şey merak ediyorum. Sorayım mı?
-Sor bakalım.
-Namjoon bana senin hakkında birkaç bir şey söyledi. Söylediklerinden yola çıkarak soruyorum bu soruyu. Bir sürü kişiliğin var taehyung. Karşına çıkan insanların hepsine farklı davranıyorsun. İlk cinayetini işlediğinde 16 yaşında olduğunu söyledi. Kendine böyle sert vurdum duymaz işte şuanki olduğun gibi bir karakter yarattığını söyledi. Birde bana karşı böyle olmak istemediğin için kendini değiştirmeyi çok denemişsin fakat olmamış. Cidden denedin mi? Beni olduğum gibi sevmeyi denedin mi? Hatta şöyle sorayım. Benim için ne denedin?
-Senin için hiçbir şeyi denemedim. Beni sevdiğin için sana acıdım ve seni sevmek istedim. Ama yapamadım. Sevemedim. İstediğim gibi değildin. O gece Logan ve Jack'i öldürürken ki o yüzünü cesurluluğunu gördüğümde biraz sevmeye başladım. Tabii hemen geçti.
-Aldattığını öğrendiğim için o kadını öldürmeye çalıştım diye ve duvara ismini vererek yazı yazdım diye mi geçti?
-Evet.
-Sen benden şunu istedin taehyung. Ben ne yaparsam yapayım jungkook hiçbir şey demesin. Her dediğimi yapsın. Bana tapsın istedin taehyung. Ama üzgünüm ben bu değilim.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SET ME FREE -TAEKOOK
FanfictionRuhunu özgür bırakmak isteyen bir adam ile ruhunu çoktan şeytana teslim etmiş bir adamın aynı gün aynı yerde aynı teknikler ile cinayet işlemeleri onları birbirine çeken en özel bağ olmuştu...