SET ME FREE -TAEKOOK

18.

Jungkook

-Ulan bana bakın lan! Tek bir yanlış istemiyorum. Adamı güzelce bayıltıcağız ve hemen arabaya bindireceğiz. J-Hope jimin anladınız mı?

-Bu arada aklıma bir şey takıldı.

-Ne takıldı jimin?

-Şimdi biz her öldüreceğimiz kişiyi kaçırırken J-Hope hep bir iğne yapıyor ya bu iğneleri nerden buluyor?

-Ah ben şey size söylemedim daha önce bunun için özür diliyorum. Küçükken uyuşturucu satıyordum ve kullanıyordum. Ordan böyle ilaçları fln biliyorum. İtalya'da tanıdıklarımdan rica ettim.

-Ah bir şey daha soracağım. Şimdi sen taehyung ile daha önceden tanışıyordun. Yani onunla yakınsan-

-Jimin lütfen böyle düşünme. Onunla o sıralarda evet yakındım dedesi sayesinde bıraktım bu kötü alışkınlıkları fakat sonra ikimizinde yolları ayrıldı. Benim tek yakın olduğum siz ikinizsiniz. Size ihanet etmem asla.

-Ya J-Hope sen bu Jimin'e bakma. Biliyoruz böyle bir hainlik yapmayacağını. Hadi siz ikiniz adamı şu köşeye çekin kameralar yok orada. Bende hemen arkanızdan araba ile geleceğim. Hadi başlayalım.

İlk defa beraberdik. Yani birisini öldürürken ben hep tek başıma kaçırır ve öldüreceğim yere götürürdüm. Jimin ve jhope sadece bana adamı kaçırmak için kameraların olmadığı yere getirmede yardım ederlerdi. Ve biz hep bu işleri konuşurken gizlice telefondan haberleşirdik. Bu yüzden Taehyung'un jimin ve J-Hope'un bu yardımlarından haberi olduğunu düşünmüyorum. J-Hope yurtdışında olduğu için bize sadece iğneler gönderiyordu.

Arabama binmiş az ötede olan jimin ve J-Hope'un yanına sürdüm. Benim yaklaştığımı gördükleri an adamın boynuna iğneyi batırmışlardı. J-Hope hemen arka kapıyı açıp adamı bindirdi. Öne, yanıma da jimin oturdu.

Kimse bir şey demiyordu. Yol boyu herkes sessiz kalacaktı anlaşılan. Bu adam öldürme listemde uzun zamandır yer alan birisiydi. Karısını ve kızını öldürmekten içeri girmişti fakat 2 ay sonra geri çıktı. Üstlerden tanıdığı çıkarmış diyorlardı. Bu ülkenin adaleti buydu işte. Ben bu katilden farklıydım.

Bizi katil yapan bunlardı. Suçsuz masum insanları öldürüyor ve sadece birkaç ay yatıp çıkıyorlar. Bizde daha fazla başkalarını öldürmesinler diye onları öldürüyorduk. Bence insanlar bundan memnundu. Ülkelerindeki kötü zararlı bakterileri temizliyorduk.

Bir kaç saatin sonunda Jimin'in bulduğu mekana gelmiştik. Evet buraya kimsenin gelemeyeceği kadar ıssız bir yerdi.

Ben ve J-Hope adamı taşırken jimin de bu depo gibi yerin kapısını açıyordu.
J-hopela içeri girdiğimizde gördüklerimiz ile Jimin'e baktık.

-Ne bakıyorsunuz canım. Adamı burda kestikten sonra buraları temizlemeyecek miyiz? Temizleyeceğiz. Ya kan lekeleri kalırsa yerlerde ve duvarlarda. İşte bu yüzden her yeri naylonladım. Tavanı bile naylon ile kapladım düşünün yani. Ayrıca şurada çanta var. İçinde giysiler var. Bunları giyeceğiz. Vücut koruyucu tulum var maskesi flnda var. Kıyafetlerimize bir kan bile gelmeyecek, yüzümüze maske sayesinde kan sıçramayacak. Sadece tulum kan olacak. Ayrıca cesetleri parçalayarak valizlere koyalım. Adamı öldürdükten sonra arabaya koyarsak arabayı temizlemek zor olacak. Yine bir leke kalma olasılığı yüksek. Valizlere koyduktan sonra ilk olarak tavandaki naylonu çıkartacağız. Sonra kenarlardakileri çıkartacağız ve en sonunda yerdeki ile beraber hepsini bir araya getirip dışarı çıkartacağız. Giysilerle beraber yakacağız. Zaman kazanmış olacağız. Temizlikle fln uğraşmamıza gerek kalmayacak.

-Mükemmel akıl etmişsin jimin ama cesedi parçalayacağız diye bir şey demedik ki?

-Ah Jungkook sonuçta sana Logan ve Jack'i parçalattırdı bu adam. Biz de Taehyung'un bizim yaptığımızı anlasın istemiyor muyuz?