5. Bölüm

33 4 0
                                    

Geçen geceden sonra eve büyük bir yorgunlukla gelmiştim. Bir kaç kişi içki içip sarhoş olduğu için denize atlamışlardı. Ben ise tek bir yudum bile ağzıma sürmemiştim çünkü annem üstüne içki içtiğimi de duyarsa beni tek mutlu olduğum yere denize gitmekten alıkoyardı.

"Of bugün gerçekten çok sıcak." salonda kendimi koltukların üstüne atmış anneme bakıyordum. Sandalyeye oturmuş karşısında televizyonu izliyordu.

"Sıkılmadın mı bu klişe yaz dizilerinden?" diye sordum. Her zaman aynı şeydi. Zengin kız, fakir oğlan ya da tam tersi. Eninde sonunda aşk vardı ve alın size mutlu son.

"Bak bu dizi güzel ama." annem oturduğu yerde dikleşti ve gözlerini kısarak diziye bakıyordu.

"Konusu ne?" dememle bağırması bir oldu.

"Dur en heyecanlı yeri sorma bana bir şey!" eliyle garip hareketler yaptı. Annemin bu haline güldüm ve bahçeye çıktım. Yazlığın iki tane bahçesi vardı. Biri ön taraf diğeri de arka taraftaydı. Arka tarafı komşu binalara bakarken ön tarafı ise caddeye bakıyordu. Ben de ön tarafa geçmiştim. Burada komşuyla aramızda duvar olduğu için kolay kolay gözükmüyordunuz. Yine de ayağa kalkınca gözükme ihtimaliniz vardı.

Bugün denizi, plajı her ne kadar sevsem de gidesim yoktu. Dün akşamdan sonra gerçekten yorulmuşum. Grupla daha iyi anlaşıyordum. Sanırım bana alışmışlardı. Telefon numaramı alıp beni onların olduğu bir gruba eklemişlerdi. Ama henüz kimseyi kaydetmemiştim çünkü zaman yoktu.

Cebimdeki telefonu çıkarıp gruba girdim. Bir kaç kişinin attığı geceden kalma fotoğraflar vardı. Resimlere gülümseyerek baktım ve grup katılımcılarına girdim.

Bir profilde bulanık gözlüklü bir efektle çekilmiş resim vardı. Bulanık olduğu için kim olduğunu da anlayamamıştım. Bu yüzden onun altındaki kişiye geçtim.

Bu kişinin ise profil resmi yoktu. Ama bio kısmında "Deniz~" yazıyordu. Anlaşılan ilk kaydediceğim insan Deniz olmuştu. "Egoist" diye kaydetmiştim. Gerçekten egoist bir insandı.

Sonraki kişinin profil fotoğrafında neyseki kendisi vardı. Bu kişi de Ece idi. Onu normal ismiyle kaydettim. Denizin içinde çekilen bir resmini koymuştu.

Geriye kalan kişileri de tek tek bulup kaydettim. Bulanık profili olan kişi de Ahmet çıktı. Deniz hariç hepsi normal ismi ile kayıtlıydı.

Ege : Plaja niye kimse gelmiyor?

Güneş : Biz Ahmet ile marketteyiz. Geliriz birazdan.

Ege : Gelirken bira da alın

Melisa : Sana içki yeter Ege. Dün çok içtin zaten.

Ege : Sen öyle diyorsan :)

Böyle böyle konuşmalar sürerken telefonumu kapattım ve masanın üzerine koydum. Bahçede duran salıncağa uzandım. Hazır hava da eserken biraz uyusam fena olmazdı.
Fakat sürekli telefonum ötüp duruyordu. Bu yüzden elimi masaya uzattım ve telefonumu alıp sesini kısacakken grupta kendi ismimin geçtiğini gördüm.

Ece : Beste sen de geliyor musun?

Ege : O şu an gruptaki hiçbir şey yazmayıp sadece okuyan kişi görevini üstleniyor.

Melisa : usbwusbejd

Ece : Beste geleceksen biz plajdayız.

Yazmışlardı. Ama gerçekten gidesim yoktu. Şimdi hiçbir şey yazmamak da olmazdı.

Beste : Gelebilirsem gelirim. Biraz uykum var.

Ece : Tamamdır :))

Telefonu bu sefer sessize alıp kapattım ve yanıma koydum. Rüzgar salıncağı hafiften sallıyordu. Sanki küçük bir çocuktum ve beşikte sallanıyor gibi hissediyordum. Cır cır böcekleri ötüyordu. Kuşlar sanki melodik bir konuşma içindeymiş gibi şarkı söylüyorlardı. Yazı bu yüzden seviyordum. Tamam sıcaktı falan ama bütün o güzel meyveler de yazın çıkıyordu. Denize giriyordunuz. Akşamları yakınlarınızla buluşup sohbet ediyordunuz. Tatile gidilen yerlerdeki o hoş kokuyu içinize çekiyordunuz...

Yaz Rüzgarı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin