young, dumb, stupid, Minchan

8

Ne diyosun Momo sen!"

"Bence dediğimi duydun"

Şaşkınlıktan geberip gidecekken Momo karşımda oturmuş cevap bekliyordu.

"Sınav haftanız geliyor biliyorsun, Chan ondan bahsetti biraz. Bu sene futboldan dolayı derslerine pek ağırlık veremediğini bu yüzden eksikleri olduğunu söyledi. Bende tanıdığım biri var istersen seni çalıştırabilir dedim aniden. Direkt kabul etti, büyük ihtimalle bana yaranmak için. Her neyse, kabul edersen yaz bekliyor. Ben yatıyorum şimdi iyi geceler"

Momo odamdan çıktığında kafamı yastığıma gömüp çığlık attım. İmdaatt.

Tamam, ona ders çalıştırmam yakınlaşmamız için iyi olabilirdi fakat benim elim ayağım götüme girerdi!

Birkaç dakika öylece uzanmış düşünürken anlık bir hırsla kabul ettim teklifi. Evet, Chan'a mesaj atarken bulmuştum kendimi.

"Arkadaşım seve seve sana ders verebileceğini söyledi!"

Yanıtı gecikmedi.

"Harika, yarın okul çıkışı benimle buluşsun, Minho'ydu değil mi?"

Onu onaylayan bir kaç mesaj gönderdikten sonra telefonumu şarja takıp yorganımın altına girdim. Umarım heyecandan tüm işe sıçmam.

^^

Okulda bizimkilere olayı anlattıktan sonra bir süre erkekler tuvaletinde takılmam gerekti çünkü Kazuha ve Yunjin'in çok insancıl tepkileri olmamıştı.

Duydukları gibi beni yumruklamaya başlamaları gibi.

Sanki damat hazırlıyorsunuz amına koyayım noluyoruz.

Çıkışta kapının önünde beni bekleyen Chan'ı görünce silkelendim. Tamam, sakin olmayı başarabilirim değil mi?

"Merhaba! Chan'dı değil mi?"

"Selam, Minho?"

Hızla başımı salladım. Şimdiden düşüp bayılacakmış gibi hissediyordum.

"Momo beni çalıştırabileceğini söyledi. Biliyorsun futbol falan derken derslerime vakit ayıramadım bu sene. Momo bahsetmiştir belki?"

"Evet evet bahsetti. Nerde çalışacağız peki?"

"Bizde diye düşünüyorum ben. Evde zaten kimse yok rahat oluruz falan.."

"Ah, nasıl istersen"

Gülümsemekten çenem ağırdı imdaatt

"Tamam o zaman gidelim"

Chan önden ben arkasından gittikten sonra siyah bir arabanın önünde durduk. AMAN TANRIM ARABAYI CHAN KULLANICAK DEMEYİN BANA!

Ve öylede oldu. İMDAATTT

Chan gülümseyerek benim için ön koltuktaki kapıyı açtığında başımla teşekkür ederek oturdum. Oda sürücü koltuğuna geçtiğinde kalp krizi geçirdim.

"Vay be, ehliyetinde mi var?"

Arabayı çalıştırırken sanırım utandığından dolayı saçlarını karıştırdı. "Ya şey evet, on sekizime girdiğim gibi almıştım..."

Anladığımı belli edercesine başımı salladım. O arabayı sürmeye odaklandığında anneme eve geç geleceğimi, Momo'yada başardım içerikli bir mesaj yolladım.

^^

Araba durduğunda kemerimi çıkarırken etrafa baktım hızlıca. Aman tanrım, nereye gelmiştik böyle!

Resmen bir villadaydım şuan!

Kendimi tebrik ediyorum, yine zengin bir koca adayı buldum kendime. Slay again!

"Oha burda mı yaşıyorsun gerçekten?" Kendime engel olamayıp ağzımdan çıkan kelimelerle utanarak ağzımı kapattım. O bana güldüğünde bu sefer yüzümün tamamını kapattım.

"Utanma, babamdan kaldı burası. Ablamla yaşıyoruz"

Ablan mı?

Zili çaldığında kapıyı beline denk gelen koyu kahverengi saçlı, kahverengi gözlü ve benden biraz kısa ve çok güzel bir kadın açmıştı. Sanırım ablasıydı?

"Hoş geldinizz"

O kadar neşeli birine benziyordu ki onu görünce otomatik olarak sizde neşeleniyordunuz.

İçeri geçtiğimizde Chan eşyalarını bırakıp yanımıza geldi. "Tanıştırayım," Karşımdaki kadını işaret etti, "Ablam Jihyo." Bu sefer beni işaret edip ablasına döndü, "Buda arkadaşım Minho, dün bahsetmiştim"

Jihyo onu başıyla onaylayıp bana döndü, "Merhaba Minho, tanıştığımıza memnun oldum. İstersen unnie diyebilirsin yada demesende olur bana fark etmez" dedi neşe içinde. Neden bu kadar mutlu bilmiyorum ama çok tatlı.

"Merhaba Jihyo unnie, bende tanıştığıma memnun oldum" dedim başımla selam vererek.

"O zaman ben sizi daha fazla tutmayayım, malum Chan beyin futbolcu olcam diye sınıfta kalıcağından haberi yok" dedi Jihyo unnie iğneleyerek.

Ben ona gülümsediğimde Chan kaşlarını çattı, "Ben ne zaman futbolcu olucam dedim!"

Jihyo unnie omuz silkip yanımızdan ayrılınca Chan'da bana döndü. "Hadi gel odama çıkalım" dediğinde başımı salladım.

O sırada bahçeye açıldığını tahmin ettiğim kapı açıldı ve içeriye sarı saçlı, uzun boylu ve baya çekici giyinmiş bir kız girdi.

Chan onu görünce göz devirdi ve kolumdan tutup beni ilerletmeye başladı. Sanırım onunla tanışmasamda olurdu...

-

GOD JIHYOM GELDI NABEERR