36

153 17 8
                                    

Alnımda hissettiğim öpücükle gözlerimi açtım. Aman Tanrı'm, DÜN GECE CHAN'LA SEVİŞMİŞTİK!

Bana sırıtarak bakan suratına baktım. Utanmalı mıydım?

"Nasılsın?" diye mırıldandı boğuk çıkan sesiyle. Bana yine ateş bastı biriniz camları açın!

"Bilmiyorum..."

"Nasıl bilmiyorsun ya?"

"Bilmiyorum işte Chan.." Utanıyorum demiyorumda. "Sen nasılsın?"

"Ben çok iyiyim" dedi kocaman bir gülümsemeyle. Eridim ayol imdat!

Hafifçe uzanıp dudaklarımızı birleştirdim. Kısa ama güzel bir öpücüktü.

"Bende iyiyim.." dedim gülümseyerek.

Suratımın her yerini öpmeye başladığında kıkırdadım. Bu adam beni mükemmel hissettiriyordu.

Telefonuma düşen bildirimle telefona uzandım.

Yunjin'den gelen bilmem kaç mesaji es geçip bildirimlerin arasında gezindi gözlerim. Eyvah, anneme haber vermemiştim!

Hemen yatakta doğrulup annemi aradım. Chan merakla bana bakarken susmasını söyledim. O sırada annem çoktan açmıştı bile.

"Minho, nerdesin sen!"

"Üzgünüm anne, bir arkadaşımda kaldım da sana haber vermeyi unutmuşum..."

"Ne kadar endişelendim haberin var mı?!"

"Biliyorum anne bir daha unutmayacağım söz"

"Güveniyorum sana, ne zaman gelirsin eve?"

"Bilmiyorum, akşama doğru gelirim sanırım.."

"Tamam bitanem, öptüm seni çok"

"Bendee"

Telefonu kapatıp tekrar yatağa uzandım. Chan'ın tarif edemediğim bakışları üzerimde geziniyordu.

"Ne?"

"Bir arkadaşın da mı kaldın?"

Şimdi anlaşılıyordu sıkıntısı.

"Chan,"

"Arkadaşlar birbirlerinin adını inleyerek sevişir mi Minho?"

"Chan,"

"Ah, tabi sex arkadaşıysanız bu normal evet haklısın"

"Chan dedim!" Bu sefer sözümü bölmemişti. Derin bir nefes aldım. "Chan, annemin daha bu konu hakkında ne düşündüğüne dair un ufak bir fikrim yok. Nasıl tepki vereceğini bilmiyorum. Bu yüzden daha söylemeyi düşünmüyorum. Anlıyor musun?"

Saçlarını karıştırdı. Sanırım bana hak veriyordu.

"Sende haklısın tabii. Ama ne bileyim, beni gerçekten arkadaş olarak mı görüyorsun?"

Gözlerimi büyüttüm. İyice ona doğru döndüm. "Saçmalama Chan, ben seviştiğim kişilere arkadaşım diyebilecek kadar kalpsiz değilim"

Gülümsedi. Ona karşılık bende gülümsedim. "Beni çok mu seviyorsun yani?"

Ona doğru iyice yaklaşıp kucağına oturdum. "Seni çok seviyorum yani."

Dudaklarımızı birleştirdiğinde açlıkla öptüm onu. Gerçekten mükemmel hissettiriyordu.

Elleri belimden kasıklarıma indiğinde dudaklarımızı ayırdım. "Bugünlük bu kadar yeter Bang" deyip ayağa kalktım. Etrafa saçılmış eşyalarımıza bakıp kendiminkileri aldım ve banyoya girdim. Arkamda bıraktığım somurtan adamın şu tipini öpmemek için zor duruyordum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 13 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

young, dumb, stupid, MinchanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin