Yarışı kazanmıştı.
Buradaki bütün arabaların sahibi oydu.
Arabasından aşağıya inerek kafasını kaldırdı ve seyircilerim olduğu tarafa baktı. Yaptığı hareketle çığlıklar yükselirken, birkaç saniye gözleriyle seyircileri taradı.
Ardından gözleri ben...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Dediği şeyle birlikte şaşırırken birkaç tane hiçbir şey demeden suratına bakakaldım. Ne diyordu lan bu adam?
"Anlamadım?"
Suratına nasıl bir ifade vardı bilmiyordum ancak onu keyiflendirdiği dudağında oluşan tebessümden bile belli oluyordu.
"Neyini anlamadın?"
Sorduğu soruyla birlikte derin bir nefes daha alırken hiçbir şey demeden gözlerinin içerisine bakmaya devam ettim.
Karşımdaki adamı biraz olsun çözmeye çalışıyordum ancak yüzündeki ifadeden sadece hareketlerime karşı duymuş olduğu aldığı zevk belliydi.
İkimizde sessizliğimizi sürdürdüğümüz dakikalar içerisinde kurumuş dudaklarını hafifçe yaladım ve iç çekerek dirseklerimi dizlerime yasladım.
Şimdi ona doğru eğilmiş dikkatle yüzüne bakmayı sürdürmeye devam ediyordum.
Gözleri birkaç saniyeliğine dudağıma kayarken, boğazımı temizleyerek dudaklarım araladım. "Beni ne zamandan beri tanıyorsun?"
Beni taklit ederek dirseklerini dizlerine yasladı ve benim gibi öne doğru eğildi.
Gözlerini benim gibi yavaşça kısarken, sakince beni yanıtladı.
"İki yıldır."
Verdiği cevapla birlikte kaşlarım çatılırken, cevapların tutarsızlığına karşı huzursuzluk duyarak dudaklarım araladım.
"Az önce sorduğumda bir yıldan beri tanıyorum demiştin?"
"Bir yıldan beri tanıyorum demedim, bir yıldan beri sana bağlıyım dedim."
Kafasını hafifçe yana doğru eğdi.
Dikkatli bakışları sanki bedenim delip geçecekmiş gibi yoğunluğunu arttırırken, yüzündeki tebessümü sildi.
"İkisinin arasında çok fark var."
İçten içe sinirlendiğimi hissederken, Öfkeli bir soluk bıraktım ve sırtımı tekrardan koltukta buluşturarak rahat bir pozisyonda oturdum.
"İkisinin arasındaki fark ne?"
Sabit bir sesle sordugum soruyla birlikte beni tekrardan taklit ederek sırtını aynı benim gibi koltuğa doğru yasladı ve bacaklarını aralayarak gözlerimin içerisine bakmaya devam etti.
"İki yıl önce seni tanıdığımda sana duysal olarak bağlı olan bir adam değildim, benim gözümde sadece bir an önce yok edilmesi gereken, öğrenmemesi gereken bir şeyi öğrenmiş gereksiz bir insandın."
Kaşlarım dediği şeyle birlikte çatılırken, hiçbir şey demeden sözünü bitirmesini beklemeye devam ettim.
"Ama sonra, seni tanıdım ve senden hoşlanmaya başladım."
