ROYAL |BXB

16

🕯

Akan suyu kapatarak derin bir nefes aldıktan sonra, ıslak saçlarımı elimle geriye doğru ittim ve duşa kabinden çıktım.

Bedenimden yavaşça süzülerek yere damlayan sularla birlikte banyodaki dolaba doğru yürüdüm.

Dolabın önünde durarak çekmeceyi açtıktan sonra, içerisinde bir tane vücut bir tane de saç için havlu çıkardım.

Çıkardığım büyük havluyu belime bağladıktan sonra, elimde tuttuğum küçük havluyla birlikte bakışlarım aynaya çevrildi.

Gözlerim uyumaktan şişmişti.

Dün akşam hastalandığım için Gabriel doktor çağırmıştı. Doktor kısa bir muayenenin ardından serum takmıştı.

Bir süre serumun bitmesini bekledikten sonra, içeceğim ilaçları da yazıp serumu çıkarmış ve Teoyla birlikte evden ayrılmıştı.

Serumun vermiş olduğu rahatlamayla birlikte tekrardan derin bir uykuya yatmıştım koltukta.

Sabah gözlerimi açtığımda ise yatağımdaydım.

Gabriel'in birkaç kez terlediğim için üstümü değiştirdiğini hissetmiştim ancak uyanamamıştım.

Uyandığımda ise çoktan öğlen olduğunu görmüştüm. Dün akşam doktorun verdiği serum iyi gelmişti.

Derin bir nefes alarak gözlerimi aynadan çektikten sonra, elimdeki havluyu saçlarımın arasına daldırarak banyonun kapısını açtım.

Dışarı çıkarak kapıyı arkamdan kapattıktan sonra, kafamı kaldırarak koridora doğru baktım.

Gabriel kollarını göğsüne bağlamış, omzunu mutfağın kapısına yaslamış bir şekilde bana doğru bakıyordu.

Üzerinde dün akşam ki gömleği ve kumaş pantolonu vardı. Gömleği kırışmıştı, ve kollarını dirseklerine kadar sıyırmıştı.

Gördüğüm görüntü derin bir nefes almama neden olurken, yutkunarak boğazımdaki kuruluğu gidermeye çalıştım.

"Sen hâlâ gitmedin mi?" Dün akşam ona baya yük olmuştum.

İşe de gitmemişti.

"Seni bugün ben bırakacağım işe."

Dediği şeyle birlikte havluyu saçlarımın arasından çekerken, dudaklarımda alay dolu ufak bir tebessüm oluştu.

"Yemeğimi de yedirecek misin babacığım?"

Gabriel'in gözleri birkaç saniye boyunca üzerimde oyalandıktan sonra, derin bir nefes aldı.