-Seni seviyorum.
Duyduğum şey ile kalbim hızlı hızlı atmaya başladı. Yüzüm kızarmış aynı zamanda şaşkınlıktan ağzım ve gözlerim kocaman açılmıştı. Yavaş yavaş arkamı döndüm. Hiç şakası yoktu. Taksici abi işim gücüm var! diye bağırmaya başladı. Biraz daha müsade isteyerek Tsubasa'ya döndüm. C-ciddi misin? Diye sordum. Tsubasa gülerek evet diye yanıtladı.
İkimizde taksiye binmiş sessizce havalimanına varmayı bekliyorduk. Bu çok ani olmuştu ve cevap verememiştim. Havalimanına vardığımızda gereken kontrolleri yaptıktan sonra Tsubasa ile koltuklardan birine oturduk.
Bana öyle güzel bakıyorduki onun yüzüne bakmaya utanıyordum. Gülerek Utanıyor musun? Diye sordu. Ani bir şekilde cevap vererek hiçte bile dedim. Uçağın kalkışına az kalmıştı. Artık son kontrole girmem gerekiyordu. Tsubasa'ya cevap vermem gerektiğini biliyordum. Utanarak şeyyy... Tsubasa b-bende seni... Seviyorum! En sonda biraz bağırmıştım galiba. Tsubasa önce şaşırdı sonra güzel bir şekilde tebessüm etti. Artık gitmem gerekiyordu.
Tam koltuktan kalktığım sırada Tsubasa beni geri çekerek öptü. Ne diyeceğimi bilemiyordum. Tsubasa zorda olsa birşeyler söylemeye başladı.
-Beniz, biliyorum ikimizinde maçları var ama sık sık birbirimizi ziyaret edelim.
Haklıydı. Bunları duyduktan sonra dayanamazdım. Tamam dedim. Son kontrolden de geçip uçağıma bindim. Uçaktayken Japonya'dan ayrıldığım için kendimi kötü hissediyordum. Derin bir iç çektim. En kısa zamanda gene görüşelim.
14 yıl sonra
Gözüme vuran ışık ayrıca annem ile kardeşlerimin tartışması yüzünden uyandım. Ne ara sabah olmuştu. En son babam ile annemle yaptığım futbol antrenmanı yüzünden yorgun düşmüş ve uyuyakalmıştım.
Annem birden odama girerek Lila sen halâ uyanmadın mı? Diye sitem etti. Oooff kalktım diye kendi kendime söylendikten sonra yatağımdan kalktım. Kahvaltı sofrasına oturduktan sonra kardeşim Misaka,Eren annem ve babama günaydın diyerek yemeğe başladım.
( Beniz'in anlatımıyla )
Kaç yıl olmuştu bilmiyorum. Tsubasa ile tanışmış, futbolu sevmiş, iyi bir futbılcu olmuş ve kız futbolunu geliştirmiştim. Sonrasında Tsubasa'yı sevmiş ve bu harika aile tablosunu oluşturmuştum. Sofradaki herkes çok mutlu gibiydi. Lila 9 yaşında ve ikizler 6 yaşındaydı. Ne ara bu kadar vakit geçmişti. Tsubasa ile 19 yaşında evlenmiştim. 21 yaşına geldiğimde ise anne olmuştum. Tabi Tsubasa eve çok gelmiyordu. Bu gün eve nadir geldiği anlardan biriydi. Gerçi bende fazla gelmiyordum. Çoğunlukla Babanelerinde kalıyorlardı. Ama bizi gerçekten çok seviyorlardı. Akşamları eve geldiğimde yorgun olsamda onlarla vakit geçirmeye çalışıyordum.
Lila birden kız kıza alışverişe çıkmak istediğini söyledi. Pek anlam verememiştim ama kabul ettim. Nedeni ise ilk defa böyle birşey istiyor olmasıydı. Aslında bu beni mutlu etmişti.
Dışarı çıktığımızda 1 saatte 15 mağza gezmiştik. Bu kız ne arıyordu hiç anlamıyordum. Sürekli dergilere bakıp duruyordu. 20. Mağzadan sonra pes ettim. Lila bu kadar yetmez mi? Yarın ararız diye söylendim. Kabul etmedi. Tam bir mağzaya daha giderken karşılaştığım kişilerle şok oldum. Bunlar Ouzou ile Erika'ydı.
Biraz konuştuktan sonra özel bir gün için buraya geldiklerini söylediler. Eriks Lila'ya bakarak ayyyy kızın çok şirin Lila'ydı öyle değil mi? 7 senedir görüşmüyoruz dedi. O kadar olmuş muydu? Birbirimize veda ettikten sonra bir mağzaya doğru yürümeye başladık. Lila onların kim olduğunu sordu. Japonya'da ki ilk girdiğim takımdaki arkadaşlarımdı, daha doğrusu futbol ile kariyerimde bir başarı sağladığım ilk takımdı diye bir açıklama yaptım. Ouzou eskiden beni seviyordu ama sonra Erika ile evlendiler diye devam ettim. O sırada önümüzdeki mağzaya girdik. Bir süre sonra Beniz buldum diye çığlık attı. Hemen satın aldı. Bana ne aldığını sonra göstereceğini söyledi. Eve döndüğümüzde Tsubasa kapıyı açıp çekildi ve tam o sıra bir konfeti patladı. Neeee? Konfetiyi Erika patlatmıştı. Diğer herkeste burdaydı. Tüm Predators takımı. Neler oluyordu. Lila beni içeriye itikledi. Hepsi bir anda doğum günün kutlu olsun, diye bağırdılar. Neğğ? Bu gün benim doğum günüm müydü? Lila yanıma gelerek ilk hediyemi verdi. Ama b-bu bizim Predators ile 15 yaş altı dünya kupasında ki ilk zaferimizi, Almanya'da ki ilk zaferlerimi gösteren eski bir dergiydi. Demek bu yüzden bu kadar gelmiştik. Çok mutlu olmuştum. Herkese baktım. Millet çok teşekkür ederim dedim. Bu benim hayat hikayemdi. Asla unutamayacağım bir hikayeydi. Bir Türk kız futbolcunun hikayesi.
Eveeeeeeeet final oldu. Finali beğendiniz mi? Aslında dün atacaktım ama bir sorun çıktı. Bu günde çok geç attım biliyorum. Bittiği için üzüldünüz mü bilmem ama ben üzülüyorum şuan. Neyse son sözler olarak asla pes etmeyin ve aklınıza koyduğunuzu yapın. Kızlar için, ben kızım ben yapamam demeyin eminimki yapacaksınız. Sizleri çok seviyorum hoşçakalın. 👋👋👋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tsubasa & Victory Kickoff / Türk bir futbolcu kızın hikayesi
Teen FictionTsubasa ve victory kickoff un birleşimidir. Ama ana karakter Türk bir kızdır. Türk bir futbolcu olan Beniz babası ile Japonya'ya gelir ve hikaye burda başlar.