2.Maç

116 14 5
                                    

Kazanmıştık. Doğrusu daha ilk maçımızın böyle olmasını beklemiyorduk. Ama olsun. Maçlar ne kadar zorlu olursa olsun hepsini kazanıp şampiyon olacaktık. Otelimize geldir gelmez hemen yattım. Bir saat sonra kalkıp antrenman yapmaya bsşladım. Nede, olsa 2 gün sonra maçımız vardı. Gazetede okuduğum haber ile şok oldum. Kendi kendime geçmiş olsun Japon takımı dedim. ( Olayı söyleyeceğim eğer mangayı okuyan varsa spoiler yememek için diğer paragraftan devam etsin) Misaki'ye kamyon çarptığı için oynayamayacakmış. Buda Altın ikili olmayacak anlamına geliyordu.

Hemen telefonumdan babamın benim için söylediği numarayı aradım.

-Merhaba Tsubasa ben Benim

-A... Beniz numaramı nerden buldun?

-Babam sağ olsun. Nasılsınız? çok geçmiş olsun.

-A ( iç geçirme sesi) teşekkür ederim.

-Tsubasa biz bu şapyiyonayı kazanıp 1. olucaz ve sizde o şapiyonayı kazanıp 1. olun. Sonuna kadar arkanızdayım.

-Merak etme kazanıcağız.

-Eğer kazanırsanız ve bizde kazanırsak turnuva bittikten sonra maç yapalım Tsubasa.

-Tamam sen nasıl istersen.

Harika Tsubasa maç isteğimi kabul etmişti. Şimdi 1. olama isteğim daha da artmıştı.

2 gün hızla geçmişti. Sahaya çıktığımızda seyircilerin baya bir arttığını görmüştük. Sho'ya baktım ayakları titriyordu. Ozo ile aynı anda Sho sakin ol dedik. O bana bende ona baktım. Kısa süreli bakışmamızdan sonra maç başladı. Top Kaji'deydi. Başta Kendini beğenmiş biri olduğunu düşünsem de iyi oynuyordu. Onu ilk defa bu kadar istekli görüyordum. Evet bu maçı kazanacaktık. Topu Kota'ya pasladı. A...Hayır. Bu takımın videosunu izlemiştik. Takımın kaptanı çok iyi oynuyordu. Kota, Auto hatta belkide benim kadar iyi. Evet Kaji'nin attığı pası keserek topu almıştım. Hemen onun üstüne koşmaya başladım. Sırıttı. Gerçekten mi? Sen mi? beni yeneceksin dedi.

Hayır sinirlenmemeliydim. Olmazdı. Birden sırıtışı arttı. Ve birden hızlı hızlı hareket etmeye başladı. Kahretsin topu göremiyordum. Birden yanımdan o takımdan başka bir oyuncu geçti. Dur bir saniye o oyuncu topu almıştı. Boşluğuma denk gelerek takım kaptanları yanımdan geçmeyi başardı. Kendimi toparlayıp arakadından koşmaya başladım. Ben daha ona yetişemeden takım arkadaşı topu ona pasladı. Ne...

Kaleye bu kadar uzakken şut çekmeye hazırlanıyordu. Ve şutunu çekti. Şut kaleye çok hızlı ve çok sert gidiyordu. Tagi'nin elleri sakattı. Ya tutamazsa diye korkmaya başlamıştım. Hemen kaleye doğru koşmaya başladım. Tagi topu tutamadı. O yüzden topu yumrukladı. Durumu hiç iyi gözükmüyordu. Anlaşılan rakip takımın kaptanı topa çok sert vurmuştu. Ama hakem oyunu durdurmadı. Hayır! Top kaptanın önüne düştü. Şut çekmeye hazırlanıyordu. Ve şutunu çekti. Tsubasa'nın daha önce küçüklük videolarını izlemiştim. Tsubasa Whakabayashi ile yaptığı maçta ilk yarı defansta oynamıştı.

Top kaleye gidiyor sayın seyirciler. Ve G... Hayır Beniz topu ayağı ile uzaklaştırdı. Ve top taca çıkıyor.

Harika kaleyi savunmayı başarmıştım. Kaptanları topa çok sert vurmamıştı. Hiç iyi değildi. Tagi çok kötü durumdaydı. Yerine Akai girdi. Ben ilk yarı boyunca rakip takımın kaptanını markaja aldım. Böylece Auto bir gol atmayı başrmıştı. Ve ilk yarı böyle bitmişti. Akai iyi iş çıkarmıştı. Birkaç şutu kurtarmıştı. 2. Yarıda da kaptanı markaja aldım. Ama bu sefer rakip takım daha iyi ve takım halinde oynamaya başladı. Auto ve Kota'da savunmaya çekilmek zorunda kaldı. İleride birtek ben vardım. Ben bizim kaleyi izlemeye dalmışken. Rakip takımın kaptanı bizim kaleye varmıştı bile. Kendime gelip Kaleye doğru koşmaya başladım. Auto ile karşı karşıya kalmıştı. Auto tam topu alacağı sırada arkadaşına pas attı. Ama Kota tam zamanında pası keserek topu aldı. Hayır başka biri birden topu kayarak aldı. Reika'da ondan aldı. Ne oluyordu. Kale önü çok karışıktı. Her an bir gol yiyebilirdik. Son 5 dakika kalmıştı. Başka bir oyuncu topu Reika'dan aldı. Erika o oyuncunun üstüne koşmaya başladı. Tam o sırada takım kaptanlarına pası attı. Hadi Akai dedim içimden. O hayır ceza sahası içindeydi ve çok sert bir atış yapacağı belliydi. Bir oyuncumuz daha sakatlansın istemiyordum. Topu tutmaya fırsatı bile olmadan top kaleye girdi. Neyseki Akai sakatlanmamıştı. Ama ne? Şu an uzatmaları oynuyormuşuz. Ve 2 dakika kalmıştı. Eğer berabere biter ve uzatmalara kalırsa kaptanı daha fazla tutamayabilirdim. Akai topu bana at diye bağırdım. Hemen topu bana attı. Önümdeki geride kalan 3 kişiyi de teker teker çalımladım. Tam şut çekeceğim sırada rakip takımın kaptanı önüme geçti. Son 1 dakikaya girmiştik. Ne yapacaktım şimdi. Arkadan gelmekte olan Kota'yı gördüm. Auto 1 gol atmıştı bu yüzden oda bir gol atmak istiyordu. Ayrıca benden daha sert şut çekiyordu. Geri pas attım. Kota şaşırarak bana bakıyordu. Reika, Kota kendine gel rakipler geliyor diye bağırdı. Kota kendine geldi ve kaleye doğru koşmaya başladı. Son 30 saniye hadiiii. Kota sert bir şut çekti. Kaptanları vücüdü ile durdurmaya çalışsada top kaleye girdi. Hepimiz sevinç çığlıkları atıyorduk. Ha... Yerdeki işaret... Kota Raiju şutu çekmişti. Evet Hyuga'nınki kadar sert değildi ama Kota'nın Hyuga'nın yolundan gittiği belliydi. Kota yanıma geledi. Sen Tsubasa'ya özeniyorsun, Tagi Whakabayashi'ye bende Hyuga'ya dedi. Gülümsedim. İlerde Huyaga ile 1 numaralı forvet olmak için yarışıcaksınız dedim. Bu maçıda almıştık. İşte şimdi çeyrek final, yarı final ve final kalmıştı. Bekle bizi şampiyonluk sadece 3 maç kaldı.

Evet evet bölümü geç attım. Oruç oruç hiçbirşey yapasım gelmiyor. Artı hikayeme ne yorum yapıyorsunuz nede yıldız atıyorsunuz. Buda yazma isteğimi hepten ortadan kaldırıyor.
Hikayede shiplememi  istediğiniz  birileri var mı? Varsa yorumlara yazın.

Tsubasa & Victory Kickoff / Türk bir futbolcu kızın hikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin