Tsubasa & Victory Kickoff / Türk bir futbolcu kızın hikayesi

Yarı final

Çeyrek final maçı düşündüğümüz kadar zor geçmemişti. 3-2 yenmiştik. Auto 1 gol Kota 1 gol ve Sho 1 gol attı. Evet bu çok sinir bozucuydu. O golü ben atmalıydım. Neyse fazla umursamadım. Yarın yarı final maçı vardı. Ve Tagı olmadan ilerlemek gerçekten zorlaşıyordu. Karşılaşacağımız takımın maçını izliyorduk. Takım kaptanları Hanz forvet arkasıydı ve çok iyi oynuyordu. Aynı Tsubasa ve benim gibi. Forvetleri   Beil'da çok iyi şut çekiyordu. Kalecileri ise çok iyiydi ama Tagi kadar değildi ona gol atabilirdim. Yarınki maç çok zor geçecek anlamına geliyordu.

Maç başlamıştı. Kota ve Auto ilerde bekliyordu. Top rakip takımda olduğu için topu alacak ve onlardan birine pas atacaktım. Ha... Hanz daha ilk dakikada topla üstüme koşuyordu. Galiba bana meydan okuyordu. Pekala o topu alacaktım. Tam önüme geldiğinde durdu. Topla oynamaya başladı ne yapıyordu bu? Topu ondan almaya çalıştım. Ne ben topu alabiliyordum nede o bana çalım atabiliyordu. Birden topu havaya attı. İkimizde havada yükseldik. Kafa vuruşu yapacağını düşünüyordum ama Hanz benden önce davranıp rövöşata şutu çekti. Hayır bu bir şut değildi ileride bekleyen Beil'a bir pastı. Beil şutunu çekti Sho birden topun önüne atladı ve yüzü ile blok yaparak topu durdurdu. Bu harikaydı.
Aiko hemen topu bana fırlattı. Birkaç rakip oyuncuyu geçetim. Hanz ile karşı karşıyaydık. Santana dönüşü yaptım. Bunu yapacağımı bildiği için havaya atladı. Bende bunu yapacağını bildiğim için aşırtmayı alçaktan yapmıştım. Ama bu tap topa vuracağım sırada başka bir oyıncu araya girdi. A...bu Beil'dı. Erika'ya ve Ryuji'ye çalım attı. Ozo'yuda geçmeyi başrmıştı. Gerçekten çok iyi bir forvatti. Kota'ya baktım geri dönmek için koşmaya başladı dur diye bağırdım. Şutunu çekti ama Aiko tutmayı zorda olsa tutmayı başarmıştı. Beil çok acele eden bir oyuncuydu işte buda onu kötü tarafıydı. Akai topu Myojo'ya attı. Kaji ve Myojo gerçekten iyi bir ikili olmuşlardı. Birkaç oyuncuyu geçerek topu bana attılar. İlk yarının bitmesine son 4 dakika kalmıştı. Topu alır almaz koşmaya başladım Hanz'dan intikamımı alacaktım. Hanz olduğu yerde beni bekliyordu. Tam onunla karşı karşıya kaldığım vakit dik açı çalımı yaptım. Oda benim peşimden geliyordu. Birden durup topu üstünden aşırttım ve hemen yanından geçtim. Harika onu geçmiştim. Tam boştaki Kota'ya pas atacağım sırada Hanz benden büyük cüssesi ile üzerime kaydı. Aaaaaah. Top yerine ayağıma kaymıştı. Bilerek mi yaptı? bilmem ama hakem faul vermemişti. Ayağım çok acıyordu. Ama ne yaparsa yapsın top Kota'ya ulaşmıştı.

Kota

-Bu golü ne olursa olsun atmalıyım. Beniz kötü durumda ama herşeye rağmen topu bana ulaştırdı.

Yerde kanlar içindeki bacağımı tutarken bir taraftan maçı izliyordum. Evet kaleci çok iyi olsada Kota'nın çektiği Raiju şutunu tutamamıştı. İlk yarı bitmişti. Doktor durumumun kötü olduğunu söyledi. Genede yarına dinlenirsem final maçına çıkabilecektim. Oysaki bu maçtada oynamak istiyordum. Yedek oyuncumuz yoktu dolayısıyla takım 10 kişi kalacaktı. Neyseki kemiğim kırılmamıştı. Ama genede ayağım çok kötü durumdaydı. Hanz'ın bu faulü kasten yaptığı belliydi. Doktora yalvarırcasına baktım. Tsubasa kaç maçına sakat çıktı bende çıkabilirim dedim. Doktor bıkkın bir nefes aldı. Tsubasa senden daha dayanıklı ve bu senin ilk ciddi sakatlığın eğer bu maçta oynarsan durum ciddileşebilir belki futbola veda edersin ama 3 gün dinlenirsen ve ilaçlarını alırsan final maçında oynayabilirsin dedi. Haklıydı ayağım çok acıyordu ve bu benim ilk ciddi sakatlığımdı. Ama maça katılmalıydım. Gerçi 1 gol öndeydik. Takımıma güvenmeli yada maça çıkmalıydım. Ama Finalde de oynayıp kazanmak istiyordum. Doktor sakinleşmeyeceğimi anlayınca birini aradı.

Doktor

-Pekâlâ Beniz sana bir telefon var.