"Ilk adımlarımı attığım ilk kez düştüğüm, düştükçe kalkmayı öğrendiğim şehirime elveda ...
....
Zelal ve hüseyin artık eve varmıştı.
Kendilerini merakla kapıda bekleyen zübeyde hanım , hüsyin arabayı durdurur durdurmaz yanlarına koşmuştu.- kızım, zelal ne yaptınız hı ?
Tamam anne bukadar merak etme . Hallettik artık nikahlı karı kocayiz
Zübeyde hanım buruşmuş titrek ellerini sevinçle kalbine doğru götürüp, derin bir oturuş çekmişti.
- ya . Yan nezaman yolcusunuz .
Zelal bu soruya pek fazla ümit ile bakmıyordu.
- yani ... bugün akşam saat 12 civarında gideceğiz.
- Ne.... nee hayır olmaz bu akşam olamaz kızım. Siz delirdiniz mi daha vedalasamadik bile saat 9.30 .
Hüseyin hemen ortama sakınlık katma girişiminde bulunuyordu .zaten bu işte mükemmeliyetçi biriydi .
- bak teyzecigim ! Bizim şirket varya daha fazla aksatmaya gelmiyor izin gunlerim tam saat 12 civarında sona eriyor . Bunu asarsam olmaz hayatımız söz konusu . Hem zaten bi süreliğine gidip tekrar gelicez biz . Sen merak etme ....
- iyi ama ben .... ben kızıma nasıl dayanırım.
Zübeyde hanım ağlamaklı sesini iyice bastırıyor , yere çökmüş dizlerini küçük çakıl taşlarının üzerlerine sürtüyordu.
Zelal hemen müdahale etmeye çalıştı.
- bak , bak annecim biz geliyoruz hemen tmaam bir iki ay bilemedin üç veya dört ay ne olacak kii .
-Ama kızım me bileyim ben burada yanlız başına ne edrim koca karı halimle . Baban desen yok kimsem yok.
- e annecim bizimkin gel desek gelmeyeceksin , ne yapalım ki bilemedim ?
- yok kızım gelemem hem burada babandan yadigar kalan evimiz falan var onları bırakmam ki .
- e ozman mızmızlanma.
Hüseyin tekrar araya girmişti.
Yavaşta ellerinden tuttuğu kayınvalidesini omuzlarına koyup destek vermeye çalışıyordu.
- hadi hadi teyzem..
Yorma kendini tamam . Zelal sende hemen valizleri al cabuk gidelim . Oraya varmamız ancak 1 2 saat sürer hadi .- tamam . Hadi gel annecim , biz yukarıya çıkalım. Hem ben çantaları da alırım.
- hadi kızım
Zelal ve zübeyde hanım gizli bir şekilde yukarıya çıkmaya çalışıyorlardı.zübeyde hanım hala bu stres ve sıkıntıyı üzerinden atamıyor , bir türlü alışmak istemiyordu vu ayrılığa.
Ikisi birlikte yukarıya varmışlardı.
Zübeyde hanım anlık bir hal ile zelalin kollarınına tutuldu .
- kızım.... benim tek varlığım...
Lütfen kendine dikkat et olurmu ?
Ben ... ( sonrasından gelen ağlama)
Ben yıllardır senin arkandan koştum, hep düşeceksin diye korktum. Birgün olsun elini bıraktığımda sol yanimda hep bir ağrı, sızı dolanıyordu. Evet sen babasız büyüdün ama asla kendini ezdirmedin . Bense yıllardır içimde hep bir acı hep bir hüzün ile yaşadım hiç gülmek istemedim . Şimdi sende yoksun artık ... hani derler ya dışı kuş yuvadan uçuyor. Işte o kuş sensin ...kendine çok dikkat et . Amman ha kanatlarını kırma, kimsenin kırmasına da izin verme .... ve yine bana gelirsek ; beni hiç bir zmaan hasretinden bi haber bırakma emi güzel kızım... bir ihtiyacın bir yardımın olur hep ardındayım.
Allah'a emanet ol güzel kızım.....Zelal hem ağlıyor hem annesini tesellli etmeye çalışıyordu keza bu başarısızdı. Zaten çok duygusaldı bunları duyunca da epey bi afalladı. Sonra cümleye kendi devam etti ..
- gözün arkada kalmasın annem .... çünkü sen ali baydarın eşisin... bak hani diyorsun ya baban ölünce bile güldü. Sende öyle ol annnem dik başlılıktan zarar gelmez . Ağlama bosver .bana gelince evet gurbetlik kolay değil biliorum ama ben sonsuzluğa gitmiyorum yaa . Gelirim yanına... aramıza hasret , sitem girmesin... sen benim annemsin ben senin kuzun . O dişi kuş her nekadar uçsada yuvadan onunda ihtiyacı olacak geri dönmeye. Merak etme annem ....Şimdi allaha emanet ol!
Elveda !
Ikili artık birbirine sarılıp ağlamalarına bir umut cozum bulmuşlardı
- hadi annem ben gideyim . Hem geç kalırız allah korusun ..
- tamam kuzum . Beni ara tamam mı?
Zelal biraz olsa mutlu olmuştu. Güldü. Cantalari ellerine aldı. Uzun bir oh çekti.
- ararim annem .
- tamam kuzum görürürüz.
Zübeyde hanım kapıyı kapatmış. Artık kendi dunyasinda boş ve kırık kırık dolanıyordu. Zelal elindeki çantalar ile merdivenden zor bela iniyordu .
- bekle kız ben alırım.
- ay hüsyin al cabuk kollarim koptu. Zaten annem yüzünden afllaştim biraz .
- ağladı demi ..
- evet maalesef . E ağlamazsa birşey olmuş derdim annem hep böyledir.
- olsun . Hadi , hadi karucum gidelim geç kalacağız...
- tamam
Çantaları birlikte arabaya yerleştirip yerlerine oturmuşlardı. Sonra radyoya basıp uzun bir yolculuğa başladılar.
(Hirai zerdüşt - gitmem gerek )...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MEFTUNİYET
Romance"Bu hikayenin kazananı sen ol kahramanı ben" ♡ BEDENLERIMIZ AYRI OLABİLİRDI AMA KALPLERIMIZ VE RUHLARIMIZ HIC AYRILMADI ... "İKİ KALP BİR AŞK" ... Belki hayat sadece keşkelerden ibaret olandır yada var...