kızım size emanet

2 1 0
                                    


Yakup ömerin yaşıyor haberini alır almaz sabri ile yunusun belirttiği bar' a doğru hızlı  adımlar ile ilerliyordu .

- sabri

- efendim?

- sabri eğer ömer herşeyi biliyorsa ...

- biliyorsa şimdiye kadar burada olurdu

- e tamam da bu adamın bir kızı var hiç mi merak etmiyor?

- ediyordur ama işte.. öğreneceğiz bakalım.

Yakup hala yatıstıramadığı korkuların aksine ölmek istiyordu.

Cebinden çıkardığı telefon ile hemen yunusu arayıp mekânın yanına gelip kendilerini karşılamasını talep etmişti.

Yunus kendilerini beklediğini ve ömerin orada hala oturduğunu belirtmişti .

Yakup hala korkak hisleri ile  yola devam ediyordu.

...

- mekan burası olmalı 
.

- galiba burası yunus görünecekti ama ...

- şu kırmızılı olan değil mi ?

- ha evet evet o


Yakup avazi çıktığı kadar bağırıyordu.

- yunus !

- buradayım abi gel !

- esen rüzgardan engel tanıtan sesler dalgalar eşliğinde anlaşılmıyordu.

- neeee!

Yunus sesin gitmediğinin farkındaydı.

Ellerini havaya kaldırıp' gel' işaretini gösteriyordu.

- sabri hadi !

- abi ...

- efendim?

- sen git ben geliyorum.

- niye ? Nereye ?

- ya bir isim var geliyorum ...

- tamam ama çabuk gel tamam .

- tamam tamam

Sabri hızla oradan ayrıldı.  Acaba onu oradan alıkoyan ne idi ?

- yunus ömer nerede ?

- içeride abi seni bekliyor.

- geleceğinden haberi varmı?

-E vet haber ettim .

- tamam koçum sagol .

- bisey değil abi

Yakup emin ama korkak adımları ile içeriye doğru yürüyordu.

Etraf pek tekin durmuyordu .eski insanlar yerini yabancı görünümlü tuhaf insanlar kapatmıştı. Yakup  Kafasını kaldırıp iyice etrafını inceliyordu ki arkadan birinin onu omuzundan sıkıp kendine çevirmesi onun dikkatini dağıtmıştı.

- ö- ömer !!

- ömer ya ... e nasılsın yakup efendi ? Mutlu musun, üzgün mü?

Yakup bu tereddütlü sorular ile epey ürpermiş yavaşça eğilerek omuzlarını çekmeye çalışıyordu.

- nn- Nasıl olayım ömerim ;iyiyim , mutluyum .

- he he hep mutlu ol abicim .

Yakup sadece sırıtıp korkusundan tüyo vermemeye calsiiyordu .

- ee ömer ölmüştün en son ne oldu erken mi dirilttiler ?

- yok be yakup o ahir zamanın da zaman daha çok ben öldüm ama dirildim hani bazılarının hesabını kesmek icin ?

- n- Nasıl yani abi ?

- şu hüseyini tanıyor musun?

- e - evet ne oldu ki ?

- o şerefsiz evimizi  ateşe verdi biliyorum ?

Yakup biraz rahatlamış ama yinede şüphede idi .

- nasıl yani nereden biliyorsun ki ?

- biliyorum, çünkü zelal ve ben hüseyinden  birlikte kaçtık onu bana ancak o yapar.

- yanı abi bilmeden ahkam kesme 

- bir suphen bilgin varsa paylaş yakup bey .

- y- yok da yani bilemedim ... e beni niye cagirdim peki ?

- seni şunun için çağırdım yakup ; benim yani zelal ve benim bir kızım var biliyorsun. ..

- evet

- kızımı ben yurt dışına gidip gelene kadar sana emanet ediyorum . Tamam mı

- tamam daa....

- ne tamam da ?

- yanı kızın şuan benim yanimda yok .

Ömer anı bir sinir ile masaya vurdu.

- nasıl nerede benim kızım?

- şey kızma hemen ... kizin annen ve kayınvalidenin yanında...

Ömer bir an duraksayıp masaya yaslandi

- annem ?

- evet geçen cenaze de gördüm kaçıyordu peşine takıldım kovaladım sonunda durdu ben firuza dedi...

Ömer içinden kendini yiyiyodu

- biliyordum işte şerefsiz ferhat ! Sonra ?

- sonra oturduk işte konuştu; ben oğluma doyamadan babası ayırdı diye . Bahsetti baya sonra bende bir torunun var diyince illa beni ona götür dedi bende duramadım yardım etmek istedim zübeyde hanimalra götürdüm  hala orada herhal de.

- sen ciddi misin şuan?

- evet ömer.

ömer yere çöküp sadece ağlıyordu ve ağzında çıkan tek kelime ' anne ' idi ..

Yakup üzgün bedenini ömer yardım ederek güldürmek istiyordu .

- kalk gideriz annene

- yok şimdi olmaz !

Ömer tekrar ayağa sınır ile kalkıp öfkesine hakim olamıyordu.

- dediklerimi yap !

- n -ereye  bekle sana ! Ömer!


Ömer hızla mekandan ayrılmış büyük ihtimalle dediklerini yapmaya gidiyordu .

Yakup sadece ardından bağırıp birazda rahat kalabiliyordu .

- bu sabri nerede kaldı yaa?

....

MEFTUNİYETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin