Derste çok başarılıydım. Çoğu kişi bana baktı ama sürekli bakan birisi vardı. Marvalo... ne istiyorsa artık.
-Ders Bitişi-
Eşyalarımı toplamaya başladım. Yanıma biri geldi. Kafamı kaldırıp gelene baktım.
"Bir rakibim var ha? Hiç rakibim yoktu"
"Ne istiyorsun Marvalo? "
"Hiç, sadece haber veriyorum Chang"
Diyip gitti. Anormal, piskopat, manyak, ruh hastası ya. Bende diğer sınıfa gidip eşyalarımı koydum. Cho yanıma geldi. Birlikte bahçeye çıktık.
"Noldu canım kardeşim? "
"Dalga geçme Lydiaaa! Herkes sizi konuşuyor"
"Siz? Biz kim? "
"Riddle ile sen, noldu anlat"
"Ne diyorlar? "
"Riddle sürekli sana bakıyormuş onu konuşuyorlar"
"Duyduğunda susturamadın demi? "
"Lydia huyumu biliyorsun"
"Her neyse, bende dedim ki canım kardeşim ne istiyor benden acaba diyordum"
"Açıklar mısın? "
"Rakibim! Oldu mu? "
"Riddle mı!? O çok güçlü! Böyle bir şeyi sakın yapma. Kızlar onun için deliriyorlar. Sana zara veriler"
"Of Cho abartma en fazla ne olabilir ki? "
"Hep kafanın dikine git Lydia hep! "
"Bunladım bu konuşmadan gidiyorum"
Bir banka oturdum. Çoğu kişi bana bakıp fısıldıyorkardı.
"HEY NE BAKIYORSUNUZ AÇIKTA BİR ŞEYH MI VAR!? " diyerek bağırarak kalktığımda herkes sustu ve bana bakmaktan vazgeçtiler. Cho göz devirdi.
"Salak ya" dedi Malfoy. Ona baktım.
"İnsan nasılsa karşındakini de öyle sanarmış"
"Laflarına dikkat et Chang! " herkes bize bakmaya başladı.
"NE BAKIYORSUNUZ AYI MI OYNUYOR BURDA?! DÖNÜN ÖNÜNÜZE! HEMEN! " diye bağırmamla bakmayı kestiler.
"Lafım dokunduysa hak edicek bir şey yapmışsın"
"Sen kendine bakıyor musun be çirkin! " diyip beni itti. Sırtım birine çarptı. Arkamı döndüm. Cedric vardı.
"Boş yapma Malfoy! " dedi Cedric ve beni ordan götürürdü. İçeri gelmiştik. Ortak Salonda oturup konuşmaya başladık.
"Teşekkürler"
"Rica ederim, bu arda Ben Cedric"
"Bende Lydia, tanıştığımıza memnun oldum"
"Bende, arkadaş mıyız? "
"Arkadaşız Ced"
"Sevindim"
Biraz daha oturup konuştuk. Arkadaşsak birbirimiz hakkında bilgi edinmeliyiz değil mi?
Ced ile konuşmak çok iyiydi. Arda komik şakalar yapıyor, beni güldürüyordu. Eğlenceli birisiydi.
"Slytherin olduğuna emin miyiz? "
"Evet Ced, noldu ki? "
"Yani diğerlerinden daha farklısın"
"Eee kimle olduğuma bağlı değişir, havamı değiştiriyorsun diyebiliriz he? " dedim göz kırptım.
"Ne kadar şanslıyım" dedi ve o da göz kırptı.
"Hiç arkadşın yok mu Lydia? "
"Noldu bıktın mı? Tabi haklısın benden herkes bıkıyor"
"Yooo bıkmadım. Yanlış anladın. Sadece yeni geldin ya ondan dolayı dedim Lydia yanlış anlama"
"Bıkmayan tek insan olabilir misin biliyor musun Cedric, bilmiyorsun tabi de neyse"
Güldü. "Senden sıkmam mümkün görünmüyor" dedi.
"Şaşırtıcı" dedim ve bende güldüm.
"Neden bıkıyorlar ki? "
"Bilmem, fazla konuşup kafa şişirmemden olabilir"
"Bence öyle değilsin"
"Saol, bu arada tek arkadaşım sensin"
"İlkler unutulmaz"
"Evet, seninle daha çok sohbet etmek isterdim Ced ama ders saatim geliyor gitmeliyim. Sonra konuşuruz"
"Tabi görüşürüz Lyd
Sınıfa gittim. Tam zamanında gelmiştim. En arkadaki yerime oturdum. Sağa doğru oturup çantamı sol yanıma koydum. Kitaplatımı çıkartdım ve beklemeye başladım.
"Çocuklar size çok iki saat sürücek bir ödev veriyorum ama eşleşerek yapıcaksınız. Böylece bir saate düşücek ve puan vereceğim. İsteyen istediği ile eşleşsin hemen"
Bazıları yan yana oturuyordu zaten. Herkes eşleş ince tek ben ile Marvalo kalmıştı.
"Tom ile Chang siz de birlikte eşleşin. Yan yana oturun"
Yanıma gelip oturdu. Çantam elindeydi. Çantamı alıp aramıza koydum. Sanki duvarmış gibi.
"Nesin sen ilk seneye başlayan velet mi? "
"Evet sorun mu var Marvalo?! "
"Belli" prf. isimleri yazdı. Puan vericekti.
-Ders Bitimi-
"Şimdi kütüphaneye gidip yapıyoruz ve hemen bitiriyoruz. Değerli zamanımı harcayamam seninle"
"Ay bende sana bayılıyorum zaten! " eşyalatımızı toplayıp kütüphaneye gittik. İksiri yapmaya başladık.
"Şunu toza çevir" dedi ve bana bir çiçek verdi. Elindeki çiçeği aldım. Eli damarlı ve kemikliydi. En sevdiğim el tipi. Hep böyle elleri çok sevmişimdir.
"Hımm öyle mi? " diyip sırıttı. Ezdiğim çiçekleri onlara verdim. Neden dedi- Zihin okuma! Zihnimi hemen kapattım. Anlamış olmalı.
"Ne anlamda dedin onu? "
"Ellerin çok mu hoşuna gitti? " dedi alayla ve sırıttı.
"Hayır, elin hoşuma gitmedi. Başkasının eli olsa hoşuma giderdi. Bu tür hoşuma gidiyor senin elin dışında olabilir"
"Ben hariç ha?"
"İki rakip bir iksiri yapıyor desene"
"Bazen zorla olabiliyor böyle şeyler"
"Olmasaydı keşke de neyseee"
"Selam Lydia"
Sağıma döndüm. Cedric vardı.
"Aaa, selam Ced, nasılsın?, napıyorsun? "
"İyiyim sen? "
"Kötü, bir çok bilmiş psikopat, manyak, kendini bilmiş ile zorla ödev yapıyorum maalesef"
Kıkırdamaya başladı.
"Bende-"
"Sana soran olmadı"
"Sende aptal, boş konuşan, çirkin bir yaratıksın"
"Peki" yüzümde tek bir duygu zerresi yoktu.
"Kendine gel Riddle! "
"O bana sayarken iyi"
"Ced, takma onu, boş yapıyor"
"Peki
Dahada hızlı yapmaya başladım. Bana 'çirkin yaratık' dedi.
Yaratık... yaratık... çirkin... çirkin... zaten hep kendimi çirkin görürdüm. İnsan yerine bile koymadı. Pff çok umrumda değil insan yerine koyması. Bende onu insan yerine koymuyorum. Çirkin olduğumu da biliyorum. Diğer söylediklerini takmıyorum zaten. İşi bitirdik. Cedric ile bahçeye çıktık. Herkesten uzak bir banka oturduk.
" takmıyorsun onu demi? "
"Kimi?"
"Riddle ve dedikleri"
"Ceedd, o ve dedikleri umrumda değil"
"Güzel, sadece saçmalıyor zaten"
"Evet umursamıyorum zaten"
"Neyse boşver"
"Konuyu değiştiriyoruumm. Dersin nasıldı? "
"İyiydi" dedi gülümseyerek. Bende gülümsedim. Biraz daha sohbet ettik. Derslerim bitmişti. Gece Astronomi dersi için ayakta kalmam gerekiyordu.
"Bugün mışıl mışıl uyuyamiyacağım"
"Neden ki Lydia? "
"Astronomi dersi var maalesef"
"Üstüne bir şey almayı unutma üştme"
"Saol, unutmam"
"Benim bir kaç dersim daha var sonra görüşmek üzere"
"Görüşürüz Ced"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Özel- Tom Marvolo Riddle
Randomacaba Riddle aşık olabilir mi? sadece amacına mı odaklı? kalpi var mı? Sadece insanlatı kullanır mı?