Yavaşça yatakta oturan sevgilisinin yanına oturduğunda Seungmin'in elleri nazikçe Chan'ın omuzlarını kavradı, Chan dalgınca dışarıyı izliyordu.
"Bak aldatıldığımı düşünmeme şu kadarcık kaldı..." Seungmin onun burnunu hafifçe sıkıp başını omzuna yasladı. "Kötü hissetmeni anlıyorum ama sadece bir aydır tanıdığın birisi için böyle depresyona giremezsin." Chan omzundaki ellerden birini tutup üstüne kısa bir öpücük bıraktı.
"Jisung ne diyor?"
"Hyunjin'in amına koyayım diyor ne desin." Chan sıkkın bir nefes verirken Seungmin kıkırdadı. "Çok yakışıklı ben buna uçarım diyor, yani Minho'yla görüşüp onu değerlendirme fikrinden nefret ettiği söylenemez."
"Ya sen?"
"Yaptığın büyük bir şerefsizlikti, yani Minho'nun hislerini fark ettiğinde ona gerçeği söylemeliydin. Ama affedilemeyecek bir şey değil, o Jisung'la mutlu diye devam etmişsin çünkü. Minho buna nasıl bakar bilmiyorum, konuşmayı denesen iyi olur sadece." Chan derin bir nefes alıp yanağını Seungmin'in saçlarına yasladı.
O sırada yemeğe geçmeden önce Felix'in odasında oturmuş onunla konuşan Jisung ise dayanamayıp isyan eder gibi inledi.
"Sikeyim, ne zamana ayrılıyorsunuz?" Felix duraksayıp anlamaz bakışlarla ona baktı.
"Jisung sana diyorum ki pantolon alacağım, ne ayrılması?"
"Olsun, siz yine de ayrılın." derin bir nefes alıp Jisung'un yanına oturdu ve nazikçe arkadaşının alnındaki saçları geriye yatırdı.
"Jisung, sorun ne? Neden sürekli Hyunjin'i böyle uzaklaştırıyorsun?" Jisung ilgi almanın verdiği huzurla Felix'e yanaştı.
"Ona güvenmiyorum."
"Sana bir şey mi yaptı?"
"Sence yapsa sessiz kalır mıyım? Seninle olmasını istemiyorum sadece." Felix oflayınca Jisung doğrulup onun ellerini tuttu. "Seni paylaşmak istemiyorum işte, eğer sen Hyunjin'e benden çok vakit ayırırsan o zaman ben kiminle manga almaya ya da alış veriş yapmaya gideceğim? Kim ben korku filmi izleyip korktum diye gece benimle kalacak?" Jisung onun boynuna sıkıca kollarını doladı. "İstemiyorum işte, onu seviyorsun ve benden çok sevmenden korkuyorum." Felix derin bir nefes alıp onun sarılmasına karşılık verdi.
"Sadece baş belasısın, alt tarafı sevgilim oldu diye seni bırakacak kadar aptal değilim. Hem Hyunjin benim ilk ilişkim değil ama sen ilk kez böyle tepki veriyorsun."
"Çünkü sen ilk kez birini gerçekten seviyor gibisin, her şeyi geç... Hyunjin seni kırarsa daha çok canın yanar ve ben senin üzüldüğünü görmek istemiyorum."
"Hyunjin beni kırmaz ki..." Felix gerileyip Jisung'un burnunu sıktı. "Benimle çok güzel ilgileniyor biliyor musun? Gerçekten beni sevdiğini hissediyorum, benim için sizin bu saçma salak laflarınıza bile ses çıkarmıyor. Ayrıca Hyunjin'i üzerek sen benim kalbimi kırıyor olabilirsin..." Jisung birden onun üstüne adeta atlayıp sıkıca sarıldı.
"Jisung sarıldı vee Felix'in kalp kırıkları geçtii!" Felix kıkırdayıp onun sarılmasına karşılık verdi.
"Geçti, aynen. Ee, Minho'yla ilgili ne düşünüyorsun?" Jisung hafifçe gerileyip ona baktı.
"Felix bak, bilirsin Hyunjin'i sevmem ama çok yakışıklı birisidir, yani kendimden sonra gördüğüm en yakışıklı insan. Ama Minho var ya o Minho... İkimizi de siker geçer, adam o kadar yakışıklı. Bak ben şimdi gay değilim say tamam mı? Artık gayim, Minho'yu gördüm. Sonra araştırma yaptım böyle gülüyor falan yemelik bir şey, ve taş gibi!" Felix kıkırdadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I'm not me\Minsung
FanfictionMinho, kendisine mesaj atan sözde Jisung'a aşık olmuştu fakat hayatında her şeyden daha önemli bir yer edinmiş bu kişinin sakladığı büyük sırrı bilmiyordu. 👉Texting👈 Not: Mafya hikayesi falan değil ama normal bir texting olduğunu düşünerek başlars...