39

307 34 31
                                    

Çalan kapının sesini duyunca Beomgyu içeri seslendi.

"HYUNJIN-AH!" Hyunjin esneyerek dağınık saçlarını karıştırıp doğruldu.

"Sen açamaz mısın?"

"Çıplak mı çıkayım amın evladı? Git aç kapıyı!" Hyunjin mızmızlanarak yatağına uzandı.

"Ya çıplak git ne olacak? Sanki millet senin olmayan yarrana çok meraklı." Beomgyu banyonun kapısını açıp içeri doğru bağırdı.

"Sana bir saplarım ne var ne yok görürsün." Hyunjin zoraki yataktan kalkıp adeta sürünerek odasından çıktı, dış kapıya ulaşmadan önce banyonun ışığını kapatmıştı.

Beomgyu'nun küfretmeleriyle keyiflenip ulaştığı dış kapıyı açtığında gördüğü kişi yüzünden bir süre duraksadı, uykusunu unutmuştu birden.

Jisung da üstüne yapışan atletiyle gördüğü Hyunjin'i süzüp yüzüne baktı ve elinden geldiğince gülümsedi.

"Selam." Hyunjin gözlerini kırpıştırarak kendine geldi.

"Selam, ne işin var burada?" Jisung istemsizce bakışlarını kaçırdı.

Hyunjin ile bile konuşmaya çekiniyordu, cidden şu utangaçlığına bir çözüm bulmalıydı.

"Sana onca zaman kötü davrandığım için bunu telafi ederim diye düşünmüştüm, eğer istersen yani..." Hyunjin kapıyı açarak Jisung'a geçmesi için alan tanıdı.

"Tabii, gel içeri hadi." Jisung sessiz bir teşekkür edip içeri girdi ve ayakkabısını çıkarıp kendisini takip etmesini söyleyen Hyunjin'in ardından salona geçti.

İçeri girip de koltuğa oturduğunda ne konuşacağını bilemeyip öylesine bir konu açmaya karar vererek Hyunjin'e döndü.

"Minho'yla konuşuyor musunuz hala?" Hyunjin gözlerini ovuştururken başını salladı.

"Beni o uyandırdı hatta, sonra Beomgyu da devam ettirdi. Ev arkadaşım olur kendisi."

"İkiniz bütün gün ne konuşuyor olabilirsiniz?" Hyunjin mırıldandı.

"Genelde Minho'nun kedilerini yemesini izliyorum, ya da bazen Beomgyu'yu anlatıyorum. Bilmiyorum ki, hep değişiyor. Geçen izlediği diziyi anlattı, sonra dizideki fantezileri Felix'le denemem için yüz dolar teklif etti. Daha henüz hiç sevişmediğimiz gerçeği yüzünden ona ileride düşüneceğimi söyledim."

"Fantezi ha..." Hyunjin başını yana yatırdı.

"Buraya mı takıldın?" Jisung omuz silkti.

"Felix fantezi seven bir tip değil, yerinde olsam o yüz doları Minho'yla fantezi yapmak için kullanırdım."

"Yerimde olmana gerek olduğunu sanmıyorum, her türlü fantezi için kullanabilecek gibisin." Jisung onun yaptığı imayı anlamış olsa da elini kaldırdı.

"Ben sizi shipliyorum ama, siz yapın." Hyunjin hafifçe gülümsedi.

"Siz Felix'le bütün gün ne konuşuyorsunuz? Yirmi yıldır arkadaşsınız." Jisung düşünmek adına duraksadı.

"Genelde seni yerimli konuşuyoruz hep, yani muhabbet etmek yerine birbirimizin odasına birden girip birbirimizi kemirmeye çalışıyoruz. Bak geçen kolumu ısırdı hatta." Jisung kolunu uzatıp üstündeki diş izlerini gösterdi ve Hyunjin'in gülmesini izledi.

"Bana da yapıyordu, durup dururken karnımı falan ısırıyordu." Jisung derin bir nefes aldı.

"Ayrılmanıza sebep olduğum için kendimi ne kadar kötü hissediyorum bilemezsin, ikiniz de birbirinizi seviyorsunuz." Hyunjin bakışlarını, Felix ile ortak kullandıkları yüzüğüne çevirdi.

I'm not me\MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin