37

366 33 15
                                    

Kolları arasında uzanan sevdiğine sarılırken Minho hayatı boyunca ilk kez böyle huzurlu hissettiğini fark etmişti.

Yavaşça Jisung'un saçlarına yüzünü gömüp birkaç öpücük bıraktığında Jisung mırıldandı.

"Sen böyle yaparsan ben seni nasıl sadece elimde tutabilirim?" Minho da mırıldanarak karşılık verdi.

"Bence gayet kolay olması lazım, bak." Jisung'un elini kavrayıp parmaklarını birbirine kenetlediğinde Jisung hafifçe gülümsedi.

"Şimdi seni elimde mi tutuyorum?"

"Aynen öyle."

"Mangaların çok güzel, iknayım. Seni sonsuza kadar elimde tutabilirim." Minho'nun parmaklarını okşadığında Minho yüzünü onun saçlarından çekip Jisung'un altında kalmış koluyla onu daha çok kendine yaklaştırdı.

"Tek derdin manga olsun, ben sana manga fabrikası bile alırım."

"Olur." Minho onun kolunu okşadı.

"Yarın alırız bir tane, hangisini istersen."

"Bu şakayı devam ettirmek isterdim ama siz zenginler gerçekten de alıyorsunuz."

"Paramız var ki harcıyoruz, hem... Sana almayacağım da boklu Hyunjin'e mi alacağım?" Jisung hafifçe gülüp başını kaldırdı ve ona baktı, Minho o konuşmaya başlamadan önce eğilip tekrar dudaklarını öpmüştü.

"Hyunjin nasıl?"

"Lee Minho gibi bir mükemmellikle aşk acısı çekti, harika tabii." Jisung onun eliyle birleşik elini yukarı aşağı doğru sallamaya başladı.

"Ya Felix için ne düşünüyor?"

"Felix'i cidden seviyor ve ondan ayrılmayı pek istediği söylenemez, sanırım konuşsalar halledilir. Ya Felix ne diyor?"

"Başta sinirli olduğu için Hyunjin onu terk edince biraz ağlamıştı, sinirlendiğinde ağlayan tiplerden olur kendisi. Sonradan Chan hyungla konuştu biraz, Chan hyung ona Hyunjin'den özür dilemesini söyleyince Felix de biraz ara vermenin ikisi için de iyi olabileceğini söyledi. Sanırım biraz bekleyip sonra tekrar Hyunjin ile konuşmayı deneyecek." Minho yavaşça Jisung'un alnına düşen saçları geriye yatırırken Jisung başını yana yatırdı. "Güzel miyim?" Minho hafifçe gülümsedi.

"Çok güzelsin."

"Sağol aşkosu sen de." Minho gülüp Jisung'un yanağını okşadı.

"Dudakların da çok güzeller, hep öpmek istiyorum onları." Minho ona doğru uzanamadan Jisung hafifçe geriledi.

"Bunun için onları kendine ait kılmalısın, ve onlar senin olsun istiyorsan beni de kendine ait kılmalısın." Minho mırıldandı.

"Sevgilim mi olmalısın yani?"

"Hm hm..."

"O zaman... Sevgilim olur musun?" Jisung yüzüne yayılan geniş gülümsemesiyle hala birleşik olan ellerini ayırıp Minho'nun göğsüne koydu elini.

"Olurum."

"Harika." Minho tekrar onun dudaklarına uzanmıştı ki Jisung onu hafifçe yatağa bastırdı.

"Bu kadar mı?"

"Evet, hadi öpüşelim."

"Ama özel bir şey falan-"

"Ben varım işte, sus ve gel bana öpüşmeyi öğret." Minho onun belini kavrayıp Jisung'u üstüne çekti ve dudaklarını dudaklarına bastırdı.

Jisung kıkırdayarak Minho'nun üstüne çıkıp önce dudaklarını öptü, daha sonra boynuna eğildi.

"Az önce yaptığım gibi yapacağım, sonra sen de bana yapacaksın ama. Boynumun öpülmesinden hoşlanırım." Minho boynunda hissettiği dudaklarla beraber gözlerini kapattı.

I'm not me\MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin