8.İstanbul'a Yolculuk

123 2 0
                                    

Sabah uyandık yataktan çıkmak bile istemiyordum ama mecbur kalkmalıydım ben gelindim severek evlenseydim sabah kalkardım gülerek  hazırlanırdım eteklerim zil çalardı ama ben zorla evlendirilen bir kızdım bana o gün uyanmak zulüm gibi geldi kalktığımda kahvaltı hazırdı annem hazırlamıştı herkes etrafına oturup kahvaltı etmeye başladı ama ben bir lokmayı bile ağzıma sokmadım daha sonra araba çağırdılar yavaş yavaş gitme vakti gelmişti köyün bütün kadınları arkadaşlarım köyün öğretmenleri Dudu Hemşire dahil herkes gelmişti sırayla hepsi bana gelip sarılmaya başladı gözümden yaşlar akıyor ne olduğunu anlamıyordum ne yani ben beş dakika sonra bu kapıdan çıkıp gidecek miydim sıra anne ve babama geldi acı dolu gözlerle bana bakıyorlardı hem bu kadar üzgün olup hem beni neden vermişlerdi minik adımlarla annem bana doğru yürüdü elini uzattı kızgındım elimi uzatmak istemedim aklıma birdaha onu görememe korkusu geldi doya doya kokusunu içime çektim kocaman sarıldım anneme sonra hemen babamın yanına gidip elini öptüm onla da sarılıp göz yaşı ile vedalaştım kız kardeşlerimi de öpüp kokladım sıra benim için en zor olan kişideydi abimdeydi hemen koştum abime doğru sarıldım ve hiç bırakmak istemedim abim eline kırmızı kuşağı alıp belime bağladı ben hala bir mucize olmasını bekliyordum abimin ağlamaktan gömleği bile ıslanmıştı ben de artık ağlamaktan etrafı buğulu görüyordum ardından herkesle hellalleşip  gözlerim arkada kalmış bir şekilde arabaya bindim bütün köy arkamdan ağlıyordu kaynanam kayınpederim görümcelerim ve birkaç akraba ile İstanbul'a varmak üzere yola çıktık

Beni Neden Görmediniz Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin