Öncelikle şunu söylemek isterim:
Felixi öteki bölüm güçsüz,ağlak,korkak olarak gördük. Aslında ben onun yerine güçlü ve cesur bir karakter tercih ederim.
Felixin bu durumda olmasının sebebi taehyun'un yaptığı büyü. Bu bölümde öyle göreceğiniz için pick me bulmayın diye söylüyorum. :)
Taehyun'un felix'i öyle yapmasının sebebi tabiki ona ihtiyaç duymasını sağlamak. Eğer felix korkak veya ağlak olmasaydı taehyun'a karşı gelirdi.
Evett söyleyeceklerim bu kadar! Keyifli okumalar perilerim!
H:
Şaşkınca felix'e bakıyordum. Minho ise "lan salak sihri artık kaldırsana. Çocuk ağlamaktan kurudu!" Dedi.
Ona döndüm. "Zaten sihri geri aldım. Ama felix hala bu durumda?"
"Ne?" Dediğinde chan olaya dahil oldu. "Felix'e kara büyü kullanmış şerefsiz."
Minho "Ama yapamaz." Dediğinde bu sefer aklıma gelen olayla konuştum.
"Felix'in gözyaşına sahip olduysa yapar!" Dedim heyecanla. Anlamayıp bana bakınca açıkladım.
"Felix'in ağlaması normalde çok zor. Biliyorsunuz, kalbi kırılmadığı sürece ağlamaz bir lider peri. Ama taehyun ona sihir yaptığı için felix sürekli ağlıyor."
"Ağlaması normal çünkü taehyun ona kötü davranıyordu." Dedi jisung.
Minho jisungu görür görmez "jisung!" Diyip sarılınca,jisung şaşırmıştı. Ama ona sarılmasına izin verdi ve o da sarıldı.
Minho ondan ayrılıp "iyisin değil mi? Sana Birşey yapmadı o piç!" Diyip jisungu kontrol etti gözleriyle. Sonra birşeyi olmadığını görünce eski özüne geri döndü.
"Öhm- neden geldin ki aaa ben ne güzel bakım yapıyordum kendime. Bak yanaklarıma. Yumuş yumuş." Diyerek jisungu dakikasında kışkırtmıştı.
Felix'i ortalıkta göremeyince endişelenmiştim.
"Felix!" Odaları gezmeye başlayınca, kendi odasından ağlama sesleri gelmesiyle evde bulunanları kovdum.
"Bir evlat babasını kovabilir mi!" Diyip chan bana kızmıştı.
Ama onları dinlemedim çünkü felix daha önemliydi.
Onları evden kovduktan sonra odaya girebilmek için kapıya vurdum yavaşça.
"Felix, girebilir miyim?" Sesler kesilmişti. İçeriden sadece burun çekme sesi geliyordu. Oh my baby...
"Gel." Dediğinde içeri girdim. Gözlerini siliyordu. Yatağında oturmuştu.
Onun yanına ilerlerdim. Gözlerine baktığımda hala altın sarısıydı. Şu büyü bir bozulsun! Yapacaklarımdan sorumlu değilim. Ehe.
"Neden gelmiştin? Dediklerine göre burası benim evimmiş." Dediğinde onu onayladım.
"Evet senin evin." Sonrasında ona biraz baktım. Ne demem gerektiğini bilmiyordum.
Kollarımı iki yana yavaşça açtım. Bana merakla bakıyordu.
"Sarılmak ister misin?" Benimde ihtiyacım var.
Başta biraz tereddüt etmişti. Haklıydı, ona göre daha 2 günlük bir yabancıydım.
Kollarımı indirecekken birden "istiyorum ." Demesiyle bana yaklaştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Do You Like Fairy Tales? -HyunLix- ☆Vampire And Fairy☆
Teen FictionDünya üzerinde insanlar dışında, masalsı karakterlerde vardı. Bunlar deniz kızı ya da troller değildi. Onlar vampirler ve perilerdi. periler her yeni ayda uçma yetkilerini kaybederler ve dolunayda yeni güçlerini keşfederlerdi. kimileri yaşlıyken bul...