"Aleyna?"
Gözlerimi oyalayıp açtım. Ayşe karşıma dikilmiş bana bakıyordu.
"Ne oldu?" Diye mırıldandım.
"Dışarıya çıkar mısın?"
Olumsuzca başımı salladım,sınavlardan sonra hiç bir şey yapasım gelmiyordu.
"İyi misin güzelim?" Ayşe yanıma oturup yanağımı okşamaya başladı.
"Merak etme iyiyim ya sadece sınavlar bitti onun yorgunluğu çıkıyor." Dedim.
"Bir şey olursa ara tamam mı?"
Başımı salladım,beni öpüp çıktı.
Melek'te ortalıkta gözükmüyordu kesin o da gitti.Lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadıktan sonra şalımı ve telefonumu alıp aşağıya indim. Her zaman ki yerime oturdum. Hava bugün çok güzeldi. Telefonumun titremesiyle ekranına tıkladım. Mesaj gelmişti.
Alpay:
"Yavrum ne yapıyorsun?"Siz:
"Oturuyorum bahçe de.
Sen napiyorsun."Alpay:
"Go to Konya hahaha."Siz:
"Bindin mi uçağa?"Alpay:
"Bi 15 dakikaya bineceğim."Siz:
"Dikkat et iyi yolculuklar."Alpay:
"Sağ ol güzelim,senin bitti sınavlar ne zaman gidiyorsun?"Siz:
"Yarın gidiyorum ben de."Alpay:
"Kavuşacağız desene ;)"Gülümsedim hafifçe.
Siz:
"Evet."Alpay:
"İyi misin sen durgun gibisin yavrum."Siz:
"Uykudan yeni uyandım o yüzdendir."Alpay:
"Öyle olsun,gidiyorum şimdi inince yazarım sana,dikkat et kendine güzelim."Siz:
"Sen de dikkat et görüşürüz."Alpay:
"Görüşeceğiz güzellik."Telefonu kapatıp koydum.
Burnumu çektim ve gözümden akan yaşı elimin tersiyle sildim.
Beni daha canlı görmemiş adam bile benim için endişe ederken,beni merak edip sorarken kendi öz anne babamın bana bunları yaşatması haksızlıktı...