selamss, nasilsiniz bakayim?
bu bolum her sey acikliga kavusuyor, boll boooll yorum istiyorum lutfrnn🥺
umarim hosunuza giden bir bolum olur, her ne kadar icime sinmesede bunu diyorum. yaklasim uc defa bastan yazmayi dusundugum bir bolumdu
keyifli okumalar dilerim 😽
✶
"Lan oğlum! Madem komutanı eniştemiz yapma gibi bir yeteneğin var, niye söylemiyorsun?"
Jaemin'in konuşması üzerine son yarım saattir bu konuyu konuştukları için hızını bir türlü normale düşüremeyen kalbim daha hızlı atmaya başladı.
"Ya yalvarırım, susun artık. Gerçekten bayılacakmış gibi hissediyorum biri duyar diye."
"Dert etme bebe, bu saatte herkes mışıl mışıl uyur yatakhanede. Biz de ancak yaptığımız boku temizlemek için cezamızı çekeriz."
Hoseok konuştuğunda omuzlarımı silktim. Yine hiçbir suçum yokken onların yanında yer alıyordum. Son iki haftadır, evet iki haftadır, Jaemin komutanla beni aynı kabine girerken gördüğü için bizim gruptan herkes bir şeyleri biliyordu.
Komutanla aramızda geçen ama artık olmayan şeyleri.
Ceza alma sebebimiz ise neredeyse bir ay önce kampta Komutan Namjoon'un bizi yakalamasıydı.
Henüz cezayı yeni vermişti. Biz de şaşırmıştık doğrusu. Unuttuğunu sandık ama bizi aniden odasına çağırıp, 'Unuttuğumu sandınız ama asla unutmam, unuttuğumu sandığınız an cezanızı veririm.' demişti.
Biz de el mecbur bir şey demeden cezamızı çekiyorduk.
Silah atışları yapılan kapalı alandaki yerleri silmemizi, tozlanmış yerlerin tozunu almamızı, silahları temizleyip özenle dizmemizi istemişti.
Yani sabaha kadar buradaydık.
Johnny, Hoseok, Yoongi, Jaemin ve ben.
Jimin kamptayken yaptığımız salaklığa katılmadığı için ellinci rüyasını büyük bir keyifle görüyor olmalıydı.
Ben ise yanaklarımı şişirip temizlemiş olduğum dördüncü silahı, temizlenmiş silahları dizdiğimiz masanın üzerine koymuştum.
"Bebe sen nerden öğrendin silah temizlemeyi?"
Hoseok kaşlarını kaldırarak bana soru sorduğunda gözlerimi kaçırıp, "Komutan Jeon," diye mırıldandım.
"Eniştemiz de baya hızlı ha. Ne ara öğretti silah temizlemeyi." diyen Jaemin'in omzuna sertçe vurdum. Yüzünü acıyla buruşturup kolunu ovdu.
"Enişten değil o senin. Anlıyor musun? Yok öyle bir şey, geçti gitti daha. Ceza olarak silah temizlemek zorunda kalmıştım geçenlerde. Orada öğretti. Bu kadar, fazlası yok."
"Tamam sakin ol detay istemedik zaten."
Jaemin hızla bunu söylemiş ve önüne dönmüştü.
"Detaya inecek bir şey de-"
"Tamam! Komutanla nasıl seviştiğini dinlemek istemiyorum." diye yükseldi bir anda.
Gözleri bana döndü. "Aman Tanrı'm!" dedi kollarını iki yana açıp beni kolları arasına alırken.
Elinin tekini enseme bastırdığında, "Kim bilir nasıl zordur onunla sevişmek. Yavrum benim. Kıyamam ben sana. Tamam, tamam. Anlatma anlıyorum seni." demesi üzerine hızla geriye çekilip, "Ben de bir şey oldu sandım manyak! Pis düşüncelerini benden uzak tutarsan iyi edersin." dedim ve birkaç adım uzaklaştım ondan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the military | taekook
FanfictionBir senedir askerlik yapan Taehyung'un, bölük komutanı değişir. kapak: humanlouvreart