Bölüm34 Briella

1.4K 121 8
                                    

*****Briella'nın bakış açısı

Kontun kayıp kızı. Uzun zamandır dışarıda ama kimse yerini bilmiyor.

Geçmişim hatalarla dolu olsa da bir şekilde bu noktaya geldim. Çok fazla çabaladım.

Ama nedense bu aralar önüme yeni bir sorun çıkmış gibi!

-Ne demek o çocuğu öldürmek istemiyorum!

-Briella bu kadarı yeter o sadece küçük bir çocuk.

-Haa ne zamandan beri bana karşı konuşuyorsun!?

Geçmişimi bilen herkes ölmeli. Gerçek asla ortaya çıkmamalı!

-Onu öldürmezsen neler olacağını biliyorsun.

Karşımda duran adam bana soğuk bir bakış attı. Haha demek beni öldürmek istiyorsun.

En büyük hatan o zaman bana yardım etmekti.

-Unutma bana bir şey olursa bu senin zararına. Ve dediğimi yapmazsan yine sen kaybedersin!

Adam ellerini sıktı.

İnsanlar böyledir. Statü ve para hepsine ne kadar sahip olursan ol her insanın bir zayıflığı vardır.

Önemli olan bu zayıflığı bulup nasıl kullanacağını anlamakta.

-Unutma sana verdiğim süre bitmek üzere. Eğer başarısız olursan sonuçlarına katlanırsın.

En ufak bir fırsatta beni öldürmeye gelecek ama tehdit edilirken değil. Gerçi düşes olarak korunmam üst seviye değil mi?

-Gidebilirsin.

Konuşmadan arkasını döndü ve gitti.

Dünya adaletsiz bir yer. Herkes üste çıkmak için yollar arar. İnsanlar bazı yolları kötü olarak adlandırır ama dışarıdan iyi gözükürsen herkes seni sever.

Yani kötü davranışlar senin kötü biri olman anlamına gelmez. Nasıl olsa insanların dillerinde neysek önemli olan bu değil mi?

Lüks bir hayat, partiler, statü ve aşk hepsine sahip olmak için çalıştım ve neredeyse her şey pürüzsüz. Geriye tek kalan şey bir kaç karıncadan kurtulmak.

Karınca demişken.

Camdan baktığımda o maskeli doktoru yürürken gördüm. Bu ara pek sık karşılıyoruz.

O gün beni bilerek düke yakalattı. Gerçekten zeki birisi değil mi? Ama ben olsam benim karşımda durmazdım hele sadece basit bir doktorsam.

Yatağıma uzandım ve yukarı baktım.

Artık herhangi bir şey için çalışmama gerek yok. Tek yapmam yatmak ve rahatlamak.

Her şey planıma göre ilerledi. Kont ve ailesi beni çok kolay kabul etti haha.

Tereddüt bile etmeden beni içeri aldılar.

Ah ve sonra o kıza ne demeli? Canım kardeşim kendi mezarını kazdı. Ah unutmadan mezarı bile yoktu değil ki?

Yeterince iyi değildi.

Ve sonucu ölüm oldu. Bu benim suçum değil. Açıkçası üzerinde yaptığım bir kaç komplo sayesinde bir anda dükle yakınlaştık.

Dük zeki bir adam olmasına rağmen erkek erkektir. Aslında kadınlarda aynı.

Güzellik bir yerde her şey. Eğer sakin ve itaatkâr bir güzellik olursan seni herkes sevecektir.

Bu her zaman böyleydi. insanlar öldükten sonra bile estetiğe önem verir.

Önceden mezar yeri alır ve güzel bir taş seçer kendine. Kısaca insan dünyasında güzelliğe sahipsen ve bunu kullanmayı biliyorsan yükselirsin.

İnsanların gözünü kör et ve zayıflıklarını öğren. Senin zehirli bir sarmaşık olduğunu bilmedikleri sürece kazanacaksın.

Bazenleri ise kazanmam için bazı kişiler feda edilmeliydi. Mesela kardeşim.

Ölmediği zaman onunla oynamak eğlenceliydi aslında. Ne yaparsam yapayım herkes bana inanıyordu yani asla kazanamayacağı tartışmalarda kendini savunmayı denedi.

Biraz acınası. Ama iyi bir basamak taşı oldu.

Ah ve tabi şu aile var. Haaah öldürmem gereken çok kişi vardı ama başardım.

Geçmişimi bilen neredeyse herkes öldü. Bu şekilde gerçek bir Briella olabilirim değil mi?

Biraz sonra dük odama geldi.

-Edwin. Hoşgeldin.

Gülümsedim.

-Briella. Nasıl hissediyorsun hala yemek yemeyi red mi ediyorsun?

Eh atıştırmadım değil ama bunu bilmesine gerek yok.

-Ben özür dilerim...

-Briella neden ağlıyorsun?

-Korkarim ki dosyalar hakkında hiç bir şey bilmiyorum ve çalışsam bile asla eski düşes gibi olamayacağım. Benden nefret ediyor olmalısın.

Bir iki damla gözyaşı ve...

-Hayır bu öyle değil. Sana biri mi böyle söyledi!?

-Hayır bu...

-Söyle kim böyle dedi?

-Bu baş hizmetçi.

-Ne?... Hayır dur bunun içine bakacağım.

Onu hemen kovmayacak mı?

-Sorun değil ağlama artık. Çalışmak zorunda değilsin. Baş hizmetçi senin yerine bu belgelerle ilgilenecek.

Ne dedin!

-A..ama baş hizmetçi...

-Sana dediği şeyler bir yanlış anlaşılma olmalı. Biliyorsun o anneme de hizmet etti. Ve onun ailesi de nesillerdir burada çalışır.

-Yine de eminim!

-Buna bakacağım dedim ya.

-...

Ah o baş hizmetçinin bakışlarında bana olan düşmanlığını hissedebiliyorum. Bu iyi değil.

-Ben çalışacağım.

-Hayır buna gerek yok. Kendini gereksiz insanlarla yatıştırma. Yapman gereken tek şey rahatlamak.

... Baş hizmetçiyle ilgilenmem gerekecek.

-Sen öyle diyorsan.

-Bu gece akşam yemeğini dışarıda yemeye ne dersin?

-Gerçekten mi?

-Evet.

-Teşekkürler Edwin! Hmm acaba ne giysem. Senin aldığın yeni elbiseye ne dersin?

-Haha bu harika olur. Bekliyor olacağım.

-Bende.

Haaah daha fazla iş. Belki de işlere karışıp yavaşça dükalığı ele geçirmeliyim.

Yine çok fazla iş. Sadece yatacağım. Sonuçta benim yerime herkesi öldürecek birine sahibim değil mi

________
Yazar:Villainesssss

Ölü Kızı Değişti Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin