Bakıcım BxB

32

Aslan ve Burak odadan çıktıktan sonra kendimi toparlayıp ayağa kalktım. Yatağı düzeltip dolaba gittim ve ikimiz için de kıyafet çıkarıp yatağın üzerine bıraktım. Aslan odaya döndüğünde bornozunu ona uzattım ve kendiminkini aldım.

"Hadi."

Belimden hafif bastırarak banyoya ilerletince önden gidip üzerimi çıkarmaya başladım. Aslan da suyu ayarlayıp hızlıca soyundu. Kabine girmem için yer verince yavaşça içeri girip önce yüzümü sildim. Göz yaşlarım kurudu resmen yüzümde. Sonra da burnumu çektim. Çünkü daha ağlamam yeni durmuştu. Aslan arkamdan gülerek bana uzanıp yanaklarımı sıkıştırınca elini ittim hafifçe.

"Ya Aslan."
"Sen de benim büyük bebeğimsin sevgilim."

Sıkıca sarılıp öpünce gülümsedim ve ben de onu öptüm. Suyun altında rahatlamaya başladığım sırada Aslan saçlarımı şampuanlayıp köpüklemeye başlayınca rahatlayacak kafamı omzuna yasladım. Boyu benden daha uzundu ve cüssesi kocamandı bu yüzden kendimi yanında rahat hissediyordum.

Bütün bedenim rahatlayınca tam ona dönecekken Aslan karnımdan tutup kendime bastırdı. Gözlerimi kapattım sıkıca.

"Aslan olmaz."
"Aşkım..."
"Sevgilim banyoda, yankı yapan ortamdayız. Annenler uyanık, olmaz."
"Sessiz oluruz bebeğim."
"Ama Aslan."
"Sen kendini bana bırak."

Vücuduma akan köpükler arasında elini arkama atıp deliğime hafifçe bastırdı.

"Şimdi... Sen sakin ve sessiz oluyorsun bebeğim. Ben ise bütün gerginliğini alıyorum."

Kulağıma yaklaşıp sessizce konuşunca kafamı salladım sadece. Belimden hafif iterek bir adım öne gitmemi sağladı ama karnımdan tutarak da çok ilerlememi engelledi.

"Tutunacak bir yer yok."
"Ben seni tutarım."

Arkamdan konuşurken bile sırıttığını anlayabiliyordum.
Parmağını yavaşça deliğime itti. Onun dediği gibi karnıma sardığı koluna tutundum sıkıca. Duvarlar ıslak ve köpüklü olduğu için çok kaygandı ve ben zaten ayakta zor duruyordum. Ve şerefsiz Aslan duş alacağız diye sokmuştu beni buraya.

"Şimdi sevgilim..."

Daha cümlesi bitmeden ikinciyi ekleyince ağzımdan kısık bir inleme kaçtı.

"Pardon senkronize olamadım."

Gülerek konuşunca onu umursamadan alışmaya odaklandım sadece. Şu an ayakta olduğum için normalde olduğundan daha çok canım yanıyordu.

"Alıştın mı sevgilim? Bence artık hazırsın."

Parmaklarını içimden çevirerek çıkarıp yaklaştı ve kendini konumladı aceleyle.

"Şimdi, gerçekten sessiz oluyoruz."

Yavaşça girmeye başlarken aynı zamanda boştaki eliyle yüzümü tutup yana çevirdi. Anında dudaklarıma uzanınca karşılık verip ben de boynunu tuttum sertçe. İçimde hareket etmeye başlayınca gözlerimi sıkıca kapatıp tırnaklarımı boynuna geçirdim.

"Yavaş."

Dudaklarımdan ayrılıp boynuma yavaş yavaş inerken hareketleri de durmadan devam ediyordu. Elimi beline atıp hafifçe dokundum.

"Aslan biraz... Biraz yavaş."
"Bebeğim daha yavaş olamam. O zaman da canın yanacak."

Tam bunu derken öyle bir yere denk gelmişti ki sanki bacaklarımdaki bütün güç çekildi bir anda. Attığım çığlık Aslan'ın dudaklarım üzerine koyduğu eline hapsolurken karnımdaki elini de sıkılaştırıp düşmemi engelledi.