Taehyung'un nazik bir şekilde beni yürütmesiyle yukarı çıkmış ve elimi yüzümü yıkamamı sağlamıştı. Hala minik minik iç çekmelerim arasında yüzümü havluya silerken aklıma gelenle yüzümden havluyu çektiğimde burnumu tişörtüme dayarak gerçekten o alfa gibi kokup kokmadığımı algılamaya çalışmıştım ama sadece burnuma Taehyung'un yoğun kokusu gelirken bunu algılayamamış ve ne yaptığımı anlamaya çalışarak bana bakan Taehyung'a dönerek konuşmuştum.
"Hala o alfa gibi mi kokuyorum? Duş alıyım mı?"
Aydınlanmayla yüzü gevşerken kafasını iki yana sallayarak elini kolumu sürterek elime doğru ilerlerken konuşmuştu.
"Hayır kokmuyosun fermonlarım yok etmiş onun kokusunu."
Anladığını belirtir şekilde kafasımı sallarken Taehyung kolumda gezdirdiği elini sonunda elimle buluşturmuş ve elimi tutarak bizi banyodan çıkararak yatak odasına sokup yatağa oturtmuştu beni. Hemen geliceğini söyleyip odadan çıktığında bana yeni kıyafetler getirmişti.
Yatağa kıyafetleri koydu ve bana dönerek tişörtümün etteklerini tutarken konuştu.
"Hadi ellerini yukarı kaldır güzelim."
Kafamı sallayarak ellerimi yukarı kaldırmıştım oda tişörü vücudumdan sıyırarak yana koyup ona ait olduğu belli olan siyah büyük tişörrü giydirmişti. Onun kyafetlerini gitmemi sevdiğini biliyordum ve nedenini sorduğumda ise güzel ve tatlı gözüktüğümü söylüyordü hep. Şimdi ise başka bir anlamı olduğunu biliyordum. Bir nevi ne olursa olsun samimiyetimizin yok olmıyıcağını göstermeye çalısıyor gibiydi.
Sıra pantolonunu geldiğinde bana bakmış ve ona bakmayı reddeden gözlerim ondan ayrılamamıştı. İzin ister gibi baktığını anladığımda ne kadar utansamda eğer izin vermezsem kaybetmekten korktuğum yakınlığımız sanki bozulcakmış gibi hissettiğim için yandığını hissettiğim yanaklarımla gözlerimi kaçırarak kafamı aşağı yukarı sallamıştım.
Düğmem ve fermarımı çok fazla ellerini değdirmemeye çalışarak açıktan sonra tutuğum nefesimi vererek karıncalanan kasıklarımı görmezden gelmeye çalışarak beni ayağa kaldırmasına ve pantolonunu kalçamdan sıyırıp geri oturturmasına izin verdim.
Pantolonda köşedeki yerini bulunca çaktırmamaya çalışarak uzun tişörtün baksırımı örtmesi sağlamaya çalışırken Taehyung çok sevdiğim rahat şortumu bacaklarımdan geçirerek baldırlarıma getirmiş ve tekrar kalkmamı sağlayıp güzelce giydirdiğinde belimden ve diz kapaklarım altından tutarak beni kucakladığında sıkıca boynuna tutundum.
Yatağa çıkarak dizleri üzerinde yatağın ortasına ilerledi ve eğilerek beni temiz beyaz çarflar serili yatağa yatırdıktan sonra kendiside yanıma yatarak kolunu kaldırdığında ne yapmak istediğini anlayıp kafamı kaldırmış ve o kafamın altına kolunu koyduğunda geri kafamı indirip koluna kafamı yaslamıştım.
Bir süre öylece göğsünde gözlerimi gezdirerek fermonlarını soludum. Onun bakışlarını üzerimde hissediyordum ama ona bakıcak cesareti toplamamıştım henüz. Kafamdaki binbir senaryoyu susturup fermonlarına odaklanmak benim için bir kaçış olmuştu bir süreliğine ama bu da çok uzun sürmemişti.
"İlk önce şu alfa'yı anlat."
Hala aynı konuda takıldığı için derin bir nefes vermeye hazırlanırken "lütfen" kelimesini duymamla bu sefer kapıdaki konuşma gibi kısa değilde uzun bir açıklama beklediğinin farkındaydım.
Bende istediğini yerine getirip kelimesi kelimesine hareketi hareketine ve düsündüklerime kadar her şeyi numaramı istemesine kadar anlattım. Ama orada duraksayarak kaşıdaki cam duvarlardan manzarayı izlemeye başlamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
First And Last Love |Taekook|
Fanfictionİki bir birine aşık dost. |omegaverse| |alfatae&omegakook|