Ona sarıldım. "İstesemde gidemem ki.." başımı omzuna yaslayıp ağlamaya başladım. İkilemlerim arasında kafayı sıyırmak üzereydim. Aldığım nefes cigerlerime batıyordu. Sergen şaşkındı. Büyük ihtimal bu kadar dolduğum aklının ucuna bile gelmemişti. Ağlarken ona kollarımı daha sıkı sardım. "Özür dilerim... özür dilerim... özür dilerim..."
Onu bırakıp geriye adımladım. "Sergen ben kafamdaki sorulara cevap bulamıyorum kendimi yiyip bitiriyorum seni üzmemek için elimden geleni yapıyorum ama beceremiyorum." Derin bir nefes alıp arkamdaki tabureye çöktüm.
Anlık sakinlik çökmüştü üzerime sessizce yer parkesine odaklandım. Sergen önüme çöküp ellerimi tuttu. "Ben seni anlıyorum Tahsin.. sana hakta veriyorum." Burukça gülümsedim ve ellerimize baktım. "Ben kim olduğumu bilmiyorum ne için çabaladığımıda bilmiyorum. Bana biraz zaman tanı Sergen.. aklımı çok karıştırıyorsun."
Sergen başını salladı ve başını kucağıma koyup gözlerini kapattı. "Saçlarımı okşar mısın?" Hafifçe gülümseyerek ona baktım. "Hmhm.." saçlarını ilgiyle okşadım. Onu üzmek istemiyordum onun travmalarından biri olmak hiç. Sergen ayağa kalktı ve sessizce yatağına yürüdü bense sadece izlemekle yetindim.
"İyi geceler Sergen.. Görüşürüz." Yanına gidip üstünü örttüm ve alnını öpüp ışıkları kapattım. "Ne kadar belli edemesemde seni seviyorum." Gülümseyerek onu izledim. "Bende seni seviyorum Tahsin. Senin sevginide fazlasıyla kalbimde hissediyorum sen merak etme."
Başımı salladım ve eşyalarımı alıp odadan çıktım. Odama doğru yürürken Çağatay bi anda elini omzuma atıp kendine çekti. "Nabe-- neyin var lan senin?" Duygularımın yüzümden okunmasından nefret ediyordum. Sadece omuz silkip yürümeye devam ettim. "Yakında benide burdaki odalardan birine tepersiniz az kaldı." Burukça gülümsedim. Çağatay bana sıkıca sarıldı. "Saçmalama aptal." Bana sarılmasıyla tekrar ağlamaya başlamıştım. Çağatay kaşlarını çatarak beni izledi. "Şşş.. sakin ol tahsin. Neyin var anlatacak mısın?"Başımı iki yana salladım ve gözlerimi sildim. "Bana sakinleştirici vurur musun? Ben yoksa bu gece uyuyamayacağım." Çağatay başını salladı ve beni odama götürdü. Koltuğa uzandım ve elimi alnima götürdüm. "Başım çok kötü ağrıyor." Çağatay iç çekti ve sakinleştiriciyi vurup beni izledi. "Kendini perişan ediyorsun Tahsin.. ne konu hakkında olursa olsun yapma bunu kendine."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psikolog || TahSer
FanfictionOnu kaybetmekten cok korkuyordum. O karanlığımdaki güneşimdi etrafımı aydınlatmış görebilmemi sağlamıştı ve ben o karanlıga geri dönmek istemiyordum.